CHP İzmir Milletvekili ve Çevre Komisyonu Sözcüsü Murat Bakan, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kendi imkânlarıyla yapacağı Buca Metro hattı projesi için Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı tarafından 18 aydır verilmeyen onayı TBBM gündemine taşıdı. İzmir’in para değil onay istediğini belirten CHP’li Bakan, “18 aydır onaylanmayan proje İzmir’e her 1 dolar için yaklaşık 2 TL zarar ettirdi” dedi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kendi imkânlarıyla yapmak istediği Buca Metro Hattı projesi 28 Aralık 2017 tarihinde Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü’nden onay aldı. Ancak projenin yatırım programına girmesi gerekliliği için gereken onay Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı tarafından 18 aydır verilmedi. İzmir Büyükşehir Belediyesi projenin 2018 ve 2019 yılı yatırım programlarına alınması için 05 Aralık 2017, 18 Eylül 2018 ve 13 Mart 2019 tarihlerinde ilgili bakanlığa üç kez resmi başvuruda bulunuyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi projeyi uluslar arası krediyle yapacağını belirtmesine rağmen 18 aydır onay alamıyor. Döviz kurunda yaşanan dalgalanmalar nedeniyle artan maliyetin tek sorumlusu ise projeyi onaylamayan Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı’dır.
"İzmir'e zararı her 1 dolar başına 2 TL'dir"
28 Aralık 2017’den itibaren onay bekleyen Buca Metro hattı projesinin İzmir’in bütçesine verdiği zararın tek sorumlusunun Saray’a bağlı Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı olduğuna dikkat çeken CHP İzmir Milletvekili ve Çevre Komisyonu Sözcüsü Murat Bakan, “Buca Metro hattı projesine 18 aydır verilmeyen onay, Büyükşehir Belediyesi’nin İzmirlilere hizmetini de engellemektedir. İktidar partisinin sadece bu projedeki tutumu bile İzmir’e karşı dürüst ve samimi olmadığını gösteriyor! Büyükşehir, kendi imkanlarıyla hayata geçireceği proje için 18 aydır Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı’nın onayını bekliyor. Zamanında verilmeyen onayın İzmir’e maliyeti ise her 1 Dolar’da yaklaşık 2 TL olacaktır. Çünkü o tarihte 1 Dolar 3,7335 TL iken bugün 5.60 TL’dir. Yani İzmir her 1 dolar başına yaklaşık 2 TL zarar ettirildi. Projenin artan bu maliyeti ise direkt olarak vatandaşın cebinden çıkacak! Bu zararın tek sorumlusu ise Saray’dır” dedi.
İzmir para değil, onay isitiyor
18 aydır onaylanmadığı için projenin maliyetinin arttığını ve sorumlusunun iktidar olduğunu belirten CHP’li Bakan, sözlerini şöyle sürdürdü: Buca metrosunun yaklaşık 10 yıldır yapılamamasının tek sorumlusu ise iktidar partisidir. Ankara’nın yarım kalan metrosu için iktidar 2010 yılında yasa değiştiriyor ve Ulaştırma Bakanlığı 3 büyük kentte metro yapmak istediğini belirtiyor. İzmir’de o tarihte elindeki metro yapılmaya müsait alanları bildiriyor. Ancak bu süreç ilerlemiyor. Büyükşehir’de hem Buca hem de Narlıdere metrosu için yapım sürecini başlatıyor. İzmir’in kendi öz kaynaklarıyla yapabilecek güçte olmasına rağmen finansman ihtiyacı için mevzuat gereği yatırım programına girmesi gerekiyor. Bu devlet garantisi demek değildir. Zaten İzmir’in hiçbir projesinde de devlet garantisi yoktur! İzmir yatırım programına girme talebini hem Buca hem de Narlıdere için ayrı ayrı iletiyor. Bu talepler arasındaki fark ise 6 aydır. Bu süreçte ise başkanlık sistemine geçiliyor. Yeni sistemde ise yatırım programına girme kararını verecek olan Kalkınma Bakanlığı kaldırılmıştır. 18 ay onay verilmemesi nedeniyle İzmir projeyi 5.60 TL’den yapmak zorundadır. İstanbul gibi merkezi hükümetten desteklenmeyen, en çok vergi verdiği halde en az hizmeti alan İzmir, para değil onay istiyor! CHP İzmir Milletvekili ve Çevre Komisyonu Sözcüsü Murat Bakan, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay tarafından yanıtlanması istemiyle yazılı soru önergesi verdi.
CHP'li Bakan Fuat Oktay'a sordu:
1 – 28 Aralık 2017 tarihinde Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü tarafından onaylanan Buca Metro Hattı projesinin Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı tarafından hala onaylanmamasının nedeni nedir?
2 – İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kendi imkânlarıyla hayata geçireceği bu projede ortaya çıkan gecikmeden ötürü uğratıldığı zararı devlet nasıl telafi edecektir?