Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı tarafından hazırlanan 12. Kalkınma Planı, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’na sunuldu. Planın sunumunu yapan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Üst gelir grubu ülkelerinden biri olarak dünyanın 10 büyük ekonomisi ve satın alma gücü paritesine göre ilk beş ekonomisi arasında yer almayı hedefliyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı tarafından hazırlanan ve 2024-2028 yıllarını kapsayan 12. Kalkınma Planı’nın TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda sunumu Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz tarafından yapıldı.
12. Kalkınma Planı'nın Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla sunulduğunu söyleyen Yılmaz, "Bu yıl itibarıyla 11'inci Kalkınma Planı'nın uygulama dönemi sona ererken; önümüzdeki 5 yıllık döneme ilişkin yeni yol haritamız olan 12'nci Kalkınma Planı, Sayın Cumhurbaşkanımızın imzasıyla yüce Meclis'imizin onayına sunulmuş bulunmaktadır. Küresel ölçekte belirsizliklerin arttığı bir ortamda planların ileriye dönük karar alma süreçlerine yardımcı olma işlevi daha da önemli hale gelmiştir. Kalkınma planları daha yüksek refah seviyesine ulaşılmasında topluma yol göstermekte, kısa vadeli yaklaşımların ötesine geçerek uzun vadeli temel amaç ve öncelikleri ortaya koymaktadır. Bu doğrultuda, ülkemizin ekonomik ve sosyal kalkınma süreci bütüncül, kapsayıcı ve çok boyutlu bir bakış açısıyla ele alınmıştır" dedi.
Yılmaz sözlerine şu şekilde devam etti:
“Dünyanın 10 büyük ekonomisi ve satın alma gücü paritesine göre ilk beş ekonomisi arasında yer almayı hedefliyoruz”
"Önümüzdeki 30 yılda dünyayı şekillendirmesini beklediğimiz bu gelişmeleri dikkate alarak ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkarma hedefimiz doğrultusunda kapsamlı ve uzun vadeli bir yol haritasını On İkinci Kalkınma Planı’yla beraber yüce Meclisimize sunuyoruz. Vizyonumuz; Türkiye Yüzyılında ‘Dünyadaki başlıca bilim, teknoloji, üretim, ticaret, kültür ve sanat merkezlerinden biri olarak insanlığa katkı sunan, milli ve manevi değerlerini koruyarak bölgesinin ve dünyanın barış, huzur ve refahı için küresel gelişmelere yön veren etkili, güçlü, müreffeh bir Türkiye’dir. Bu vizyona ulaşma yolunda 2053 hedeflerimizi belirlemiş bulunmaktayız. Bu kapsamda; üst gelir grubu ülkelerinden biri olarak dünyanın 10 büyük ekonomisi ve satın alma gücü paritesine göre ilk beş ekonomisi arasında yer almayı hedefliyoruz. İnsani Gelişme Endeksi’nde ilk 20 ülke arasına girmeyi, ailenin güçlendirilmesini, gelir dağılımında adaleti sağlamayı, çalışma çağındaki her bireyin üretkenliğinden faydalanarak işsizlik oranını yüzde 5’in altına düşürmeyi hedefliyoruz.
“Nitelikli beşeri sermayeyle azami istihdam oluşturan istikrarlı bir büyüme modeli uygulanacaktır”
On İkinci Kalkınma Planı, ülkemizin sürdürülebilir kalkınma sürecinin stratejik bir yaklaşımla yönetilmesini teminen mevcut kaynakların ekonomik ve sosyal açıdan en fazla katma değer üreten alanlara yönlendirilmesi için yol gösterici bir işlev üstlenecektir. Kalkınma Planı, toplumun tüm kesimleri için uzun vadeli bir perspektif ve hedef birliği sağlamaya hizmet edecektir. Kalkınma sürecinde insan odaklılık, katılımcılık, kapsayıcılık, hesap verebilirlik ve şeffaflık ilkelerini esas alan bütüncül bir yaklaşım izlenecektir. On İkinci Kalkınma Planı milletimizin temel değerlerini ve beklentilerini esas alarak kalkınma hedeflerimize ulaşılmasını sağlayacak kapsamlı bir yol haritası olacak, ülkemizin muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkarılması temel hedefimiz olmaya devam edecektir. Bu kapsamda yeşil ve dijital dönüşümü odağa alan, sanayi sektörünün tarım ve hizmetler sektörleriyle bütünleşik olarak başat rol üstlendiği, ülkemizin dünya ticaretindeki konumunun güçlendiği, kaliteli finansman imkânlarının sağlandığı, nitelikli beşeri sermayeyle azami istihdam oluşturan istikrarlı bir büyüme modeli uygulanacaktır.
“12. Kalkınma Planı, beş ana eksenden oluşmaktadır”
Plan genel çerçevesinde;
Hukukun üstünlüğünü, demokrasiyi, temel hak ve hürriyetleri güçlendirmek, iyi yönetişim anlayışını kurumsallaştırmak, beşeri ve sosyal yapımızı geliştirmek, afete dirençli yaşam alanları, akıllı ve sürdürülebilir şehirler oluşturmak, ekonomide istikrar ve sürdürülebilirliği sağlamak, her alanda yeşil ve dijital dönüşüm odaklı rekabetçiliği tesis etmek, ihracata dayalı nitelikli büyümeyi sağlamak, enerji ve gıda arz güvenliğini tesis etmek ve uluslararası işbirlikleri ile stratejik ortaklıkları güçlendirmek konularında somut adımlar atılacaktır.
On İkinci Kalkınma Planı; “istikrarlı büyüme, güçlü ekonomi”, “yeşil ve dijital dönüşümle rekabetçi üretim”, “nitelikli insan, güçlü aile, sağlıklı toplum”, “afetlere dirençli yaşam alanları, sürdürülebilir çevre” ve “adaleti esas alan demokratik iyi yönetişim” olmak üzere beş ana eksenden oluşmaktadır.
“Dönem sonunda kişi başına gelirin 17.554 dolara ulaşması hedeflenmektedir”
2022 yılı itibarıyla Satın Alma Gücü Paritesi cinsinden GSYH büyüklüğüne göre dünyanın en büyük 11’inci ekonomisi olarak konumlanan Türkiye ekonomisi yaklaşık 906 milyar dolar cari GSYH büyüklüğü ile dünyada 19’uncu sırada yer almakta, 2023 yılında ise IMF tahminlerine göre 17’nci sıraya yükselmesi beklenmektedir. Plan döneminde, sanayi sektörünün verimlilik ve rekabetçiliği odağına alan üretim yapısıyla başat rol üstlendiği, hizmetler sektöründe döviz kazandırıcı alanların çeşitlendirildiği ve tarım sektöründe gıda arz güvenliğinin sağlandığı bir yapı tesis edilecektir. Bu çerçevede, Plan döneminde büyüme oranının yıllık ortalama yüzde 5,0 oranında gerçekleşmesi ve dönem sonunda kişi başına gelirin 17.554 dolara ulaşması hedeflenmektedir. Büyümenin Plan döneminde dengeli bir yapıda gerçekleşmesi, üretim faktörleri yönüyle verimlilik, üretim sektörleri yönüyle sanayi sektörü ve harcamalar yönüyle ise yatırımların ve ihracatın artırılmasına yönelik politikalar hayata geçirilecektir. Üretimde yapısal dönüşümün sağlanmasına yönelik sektörel önceliklendirme yaklaşımı aktif sanayi politikalarıyla sürdürülecektir. İmalat sanayii kapasitesinin geliştirilmesine odaklanılarak sanayi sektörünün GSYH içerisindeki payının 2023 yılı için öngörülen 24,7 seviyesinden Plan dönemi sonunda yüzde 26,9’a ulaşması sağlanacaktır.
“Cari işlemler dengesinde sürdürülebilir bir iyileşme sağlanması amaçlanmaktadır”
Küresel ticarette yeşil dönüşüm ve dijitalleşme, dünya genelinde önemli bir odak noktası haline gelmiş durumdadır. Bu bağlamda, Türkiye'nin değer zincirlerindeki konumunun daha ileri seviyelere taşınması yoluyla katma değeri yüksek ihracat potansiyelinin artırılması, enerji ve imalat sanayisinde ithalat bağımlılığının düşük seviyelere indirilmesi, turizmin yanı sıra yazılım gibi alanlarda hizmet gelirlerinin çeşitlendirilmesi ve böylece cari işlemler dengesinde sürdürülebilir bir iyileşme sağlanması amaçlanmaktadır. Gümrük Birliği’nin güncellenmesine yönelik Avrupa Birliği kurumları ve üye ülkeler nezdinde çalışmalara devam edilecektir. Plan döneminde uygulamaya konulacak politika ve tedbirlerle ihracatın 375,4 milyar dolara, ithalatın ise 481,4 milyar dolara ulaşması ve turizmde hedeflenen gelir artışıyla cari işlemler açığının milli gelire oranının dönem sonunda yüzde 0,2 olarak gerçekleşmesi öngörülmektedir.
“Pahalılığının yol açtığı zorlukları telafi edecek politikalar hayata geçirilecektir”
Bütüncül bir anlayış içerisinde para ve maliye politikası araçlarının etkin şekilde kullanımıyla enflasyonla mücadeleye kararlılıkla devam edilerek enflasyonun orta vadede tek haneli rakamlara düşürülmesi ve fiyat istikrarının sağlanması birincil önceliğimizdir. Bu doğrultuda, parasal aktarım mekanizmasının etkin işleyişi için tüm politika araçları kararlı ve bağımsız bir şekilde kullanılmaya devam edilecek, dalgalı döviz kuru rejimi sürdürülürken belirlenen hedefin gerektirdiği fiyat istikrarının sağlanması için gerekli ön koşullar tesis edilecektir. Enflasyonla mücadelemizi sürdürürken, hayat pahalılığının yol açtığı zorlukları telafi edecek gerekli politikalar da hayata geçirilecektir. Memurumuzu, işçimizi ve emeklimizi hiçbir şekilde enflasyona ezdirmeyecek, vatandaşlarımızın refah seviyelerini artıracak politikalar önceliklendirilecektir. Dezenflasyon sürecinin başarıyla hayata geçirilmesi ile kalıcı sosyal refahın zemini güçlendirilecektir.
“5 milyon ilave istihdam sağlanarak işsizlik oranının dönem sonunda yüzde 7,5'e gerilemesi hedeflenmektedir”
Çalışma çağında olup iş gücünün dışında yer alan bireylerin iş gücüne dâhil olma imkânları genişletecektir. Dönüşen iş gücü piyasasının ihtiyaçlarına yönelik olarak nitelikli ve odaklı eğitimin yaygınlaştırılması ile beceri uyumu artırılacaktır. Plan dönemi boyunca iş gücüne katılım oranlarındaki artışa rağmen 5 milyon ilave istihdam sağlanarak işsizlik oranının dönem sonunda yüzde 7,5’e gerilemesi hedeflenmektedir.
"Nükleer santral kurulumlarına yönelik çalışmalara devam edilecektir"
Akkuyu Nükleer Güç Santrali, bütün üniteleri ile devreye alınacak ve ilave nükleer santral kurulumlarına yönelik çalışmalara devam edilecektir. Tuz Gölü Doğal Gaz Yeraltı Depolama Tesisi'nin kapasitesi artırılacak ve Sakarya Doğal Gaz Sahası'ndan üretilecek doğal gazın ekonomiye kazandırılmasına yönelik faaliyetler sürdürülecektir. Madencilik alanında yerli kaynaklara yönelik arama, üretim ve Ar-Ge faaliyetleri artırılacaktır. Madencilik ürünlerinin yurt içinde işlenmesine ve uç ürün geliştirilmesine öncelik verilecek, denizlerde petrol ve doğal gaz arama faaliyetleri kapsamında sismik ve sondaj çalışmaları yoğunlaştırılacaktır. Yurt dışında uygun yatırım ve üretim imkanları belirlenerek maden, petrol ve doğal gaz arama ve yatırım konularında iş birlikleri geliştirilecektir
"Aile hekimi başına nüfusun 2 bin 700'e düşürülmesi hedefleniyor"
Sağlık hizmeti sunumunda bölgeler arası dağılımın iyileştirilmesi, fiziki altyapının ve insan kaynağının niteliği ve niceliğinin artırılması sağlanacaktır. Bu çerçevede, aile hekimlerince sunulan sağlık hizmetlerini nitelik ve nicelik olarak iyileştirmek suretiyle aile hekimi başına nüfusun 3 bin 40'tan 2 bin 700'e düşürülmesi hedeflenmektedir. Sağlık tesislerine yönelik yatırım planlanmalarıyla fiziki altyapının dengeli dağılımı sağlanacak, mevcut hastane yataklarının kullanım etkinliği yükseltilerek fiziki altyapının dengeli dağılım oranı 1,42'den 1,38'e düşürülecektir. Özel gereksinimi ve nadir hastalığı olan bireylere sunulan sağlık hizmetlerinin kapasitesi güçlendirilecektir. Ülkemizin bulaşıcı hastalıklara, ani sağlık şoklarına, afet ve acil durumlara hazırlık ve müdahale kapasitesi güçlendirilecektir. Üniversite hastanelerinin yönetim modeli eğitim, araştırma ve hizmet sunum fonksiyonları itibarıyla etkin ve sürdürülebilir bir yapıya kavuşturulacaktır
"Gerçekleşen hedefler yıllık olarak raporlanacak"
Kalkınma planı, başta orta vadeli program olmak üzere diğer üst politika belgeleri ile kurumsal strateji belgelerinin temel dayanağını oluşturmakta ve kamu idarelerine önceliklerini belirlemede yön verecek bir politika seti sunmaktadır. Kalkınma planı, aynı zamanda, bütçe sürecinde kaynak tahsisi açısından orta vadeli programlar için temel çerçeveyi oluşturmaktadır. Bu kapsamda, kamu idareleri yatırım ve cari harcamalarını, kurumsal ve hukuki düzenlemelerini planda öngörülen politika ve tedbirleri dikkate alarak gerçekleştirecektir. Kalkınma planının izlenmesi ve değerlendirilmesi Strateji ve Bütçe Başkanlığı'nın koordinasyonunda ve ilgili tüm kamu idareleriyle iş birliği içerisinde Cumhurbaşkanlığı yıllık programları aracılığıyla gerçekleştirilecek, plan hedeflerine ilişkin gerçekleşmeler yıllık olarak raporlanacaktır" (ANKA-DHA)