Gündem
10 soruda Van'daki Abdullah Zeydan krizi
Van'da mazbatanın DEM Parti'den seçilen Zeydan'a değil AKP'nin adayına verilmesi sonrası gözler YSK'da. Kentte yaşanan mazbata krizinin perde arkasını 10 soruda derledik.
03 Nisan 2024 15:47
Van'da mazbatanın DEM Parti'den seçilen Zeydan'a değil AKP'nin adayına verilmesi sonrası gözler YSK'da. Kentte yaşanan mazbata krizinin perde arkasını 10 soruda derledik.31 Mart yerel seçimlerinde yüzde 55,48 oy alarak Van Büyükşehir Belediye başkanlığını kazanan Abdullah Zeydan'ın seçilme yeterliliğini kaybettiği gerekçesiyle mazbatanın yüzde 27,15 oy alan AKP'li Abdulahat Arvas'a verilmesine tartışma yarattı.
Van'daki kriz, Zeydan'ın memnu haklarının iadesi kararının seçime iki gün kala kaldırılması ve seçilme yeterliliğini kaybettiği gerekçesiyle adaylığının geçersiz sayılmasıyla başlamıştı.
Dikkatler şimdi DEM Parti'nin başvuruda bulunduğu Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) kararına çevrildi. Peki tüm süreç nasıl gelişti? Zeydan'ın memnu hakları nasıl iptal edildi? Bundan sonra neler olabilir?
DW Türkçe, Van'daki matbata krizi sürecinde yaşananları araştırdı.
Abdullah Zeydan'ın yargılandığı dava neydi?
Dönemin HDP Hakkari Milletvekili olan Abdullah Zeydan, dokunulmazlıkların kaldırılmasının ardından 4 Kasım 2016 tarihinde gözaltına alınarak tutuklandı. Bir dönem Selahattin Demirtaş ile birlikte Edirne Cezaevi'nde yattı. Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi, bir eyleminden dolayı 2017 yılında "terör örgütüne yardım" suçundan 5 yıl, "örgüt propagandası yapmak" suçundan ise 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası verdi. Toplamda 8 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına çarptırılan Zeydan'ın cezası önce istinaf tarafından usulden bozuldu. Yeniden yargılama sonucunda Zeydan 2018'de aynı cezaya çarptırıldı. Yargıtay, 22 Aralık 2022'de bu cezayı onadı. Ancak cezasının tümünü infaz eden Zeydan 6 Ocak 2023 tarihinde tahliye edildi.
Memnu hakların iadesini ne zaman aldı?
Abdullah Zeydan, cezaevinden çıktıktan sonra avukatları aracılığıyla Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesine başvurdu. Mahkemeye görüş veren savcılık talebin reddedilmesini istedi. Mahkeme, 4 Nisan 2023 tarihinde Zeydan'ın "terör örgütü propagandası yapma" suçundan kaynaklanan memnu (yasaklanmış) haklarının geri verilmesine karar verdi. Karar, savcılığın itirazı olmayınca 25 Nisan 2023'te kesinleşti. Mahkeme, bu kararı da gereği için 20 Haziran 2023 tarihinde Adalet Bakanlığı Adli Sicil ve İstitastik Genel Müdürlüğüne gönderdi. Bu arada Zeydan'ın avukatı Mahsuni Karaman, 29 Mayıs ve 29 Eylül 2023 tarihlerinde memnu hakların iadesi için iki kez daha mahkemeye başvurdu. Ancak her iki başvuruya ilişkin mahkeme, memnu hakların iadesi talebinin daha önce karşılandığı, sanık hakkında TCK'nın 53'üncü maddesinde düzenlenen dışında hak yoksunluğuna hükmedilmediği, bu nedenle yeni bir karar verilmesine yer olmadığına hükmetti. Cumhuriyet savcısı da karar öncesi verdiği mütaalada benzer bir görüşü savundu.
Zeydan'ın adaylık sürecinde itiraz geldi mi?
DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, Van Büyükşehir Belediye Eş Başkan adayının Abdullah Zeydan olduğunu 9 Şubat'ta açıkladı. Seçim takvimine göre belediye başkan adaylarının YSK'ya bildirilmesine ilişkin son tarih 20 Şubat olarak belirlendi. 24 Şubat'ta ise geçici aday listelerine itirazın son günüydü. 28 Şubat ise buna ilişkin yapılacak itirazların kesin olarak karara bağlanacağı tarih oldu. Ancak bu süreçte Abdullah Zeydan'ın adaylığına ilişkin AKP'den herhangi bir itiraz gelmedi. 3 Mart'ta Abdullah Zeydan'ın adaylığı kesinleşti.
Bakanlık nasıl devreye girdi, mahkeme ne karar verdi?
Adalet Bakanlığı Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğü, 29 Mart 2024 Cuma günü Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına yazı göndererek Zeydan'ın memnu haklarının kaldırılması kararının yasaya aykırı olduğunu savundu. Bunun üzerine savcılık, mahkemeden Zeydan ile ilgili daha önce verilen ve kesinleşen kararının kaldırılmasını talep etti. Mahkeme de seçime iki gün kala, yani 29 Mart günü saat 15.30 sularında Zeydan'ın yasaklanmış haklarının geri verilmesine ilişkin ek kararını kaldırdı. Mahkeme gerekçesinde, İnfaz Yasası'na göre Zeydan'ın cezasının onandığı 20 Aralık 2022'nin üzerinden üç yıl geçmedikçe memnu hakların iade edilemeyeceği savunuldu. Mahkeme ayrıca, yasaklanmış hakların iadesi kararının savcılığa tebliğ edilip "görüldü" işleminin yapılmaması nedeniyle kesinleşmiş bir karardan söz edilemeyeceğini savundu. Karar, saat 16.55'te Adalet Bakanlığına gereği için gönderildi. Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğü de aynı gün Zeydan'ın sabıkası olduğuna ilişkin adli siciline kayıt girdi.
Abdullah Zeydan'ın avukatlarının görüşü ne?
Zeydan'ın avukatı Mahsuni Karaman, mahkemeye verdiği dilekçelerde müvekkilinin cezaevinde toplam 5 yıl 2 ay 3 gün kaldığını kaydetti. Zeydan'ın 3 yıl 1 ay 15 günlük cezasının tutuklu kaldığı süreden mahsup edilmesini istediğini anlatan Karaman, bu süreçte mahkemenin bunu kabul ettiğini ve bu cezanın infazının 20 Aralık 2013 tarihinde tamamlandığını kaydetti. Karaman, bu nedenle yasanın aradığı üç yıl bekleme süresinin 20 Aralık 2019'da dolduğunu savundu.
AKP nasıl bir hamle yaptı?
Seçimlerin yapıldığı gün olan 31 Mart'ta AKP'nin adayı Abdulahat Arvas'ın avukatı Erdinç İpek ise Van İl Seçim Kuruluna başvurarak mahkemenin Zeydan hakkındaki memnu haklarının iadesi kararını kaldırıldığını belirtti ve Zeydan'ın adaylığının kaldırılmasını istedi. Arvas'ın avukatı, seçim sonuçlarının açıklandığı 1 Nisan'da da ikinci bir dilekçe vererek mazbatanın kendisine verilmesini istedi. Van İl Seçim Kurulu, 2 Nisan'da talebi kabul ederek Zeydan'ın seçilme yeterliliği olmadığından seçilmemiş sayılmasına ve mazbatanın en çok oy alan ikinci sıradaki adaya verilmesine karar verdi. Ancak bu karar kesin nitelik taşımıyor.
YSK'ya yapılan itirazın gerekçeleri ne?
Abdullah Zeydan'ın avukatı Mahsuni Karaman ve DEM Parti'nin avukatı Cihat Durmaz, bu kararın kaldırılması talebiyle 3 Nisan'da Yüksek Seçim Kuruluna başvurdu. Mazbatanın Zeydan'a verilmesi istenen dilekçede usulsüz olduğu iddia edilen memnu hakların iadesi kararının "kesinleşmemesi" tartışmasında Zeydan'ın bir dahlinin ve kusurunun bulunmadığı kaydedildi. Bunun mahkemenin sorumluluğunda olmasına karşın Zeydan'ın avukatlarının 10 Nisan 2023'te kararın savcılığa da tebliğ edilmesinin istendiği anlatıldı. Memnu hakların iadesi kararını Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğüne gönderenin de mahkemenin kendisi olduğu belirtilen dilekçede, "Kararın kontrolünü yaptıktan sonra Adli Sicil Kaydına işleyen de Adalet Bakanlığı personelleridir. Keza bunu bir yıl boyunca muhafaza eden de bakanlıktır. Sabıka kaydı olmadığına ilişkin adli sicil belgesini veren de Adalet Bakanlığıdır" denildi. Zeydan'ın seçime girme hakkının mahkeme ve Van İl Seçim Kurulu tarafından verildiği de anlatılan dilekçede, "Asıl olanın seçmenin iradesinin tecellisidir" ifadeleri yer aldı. Ayrıca Zeydan'ın adaylığına AKP'nin süresi içinde herhangi bir itiraz yapılmadığına işaret edildi.
Hukukçular tartışmaya ne diyor?
Hukukçular, Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesinin hem memnu haklarının iadesi kararının hem de kesinleşmiş bu kararını daha sonradan kaldırılmasını yasaya aykırı buluyor. Ceza hukukçusu Prof. Dr. Adem Sözüer, mahkemenin yasak hakların geri verilmesi kararının hatalı olduğunu belirterek "Çünkü yasak hakların geri verilmesi için gereken üç yıllık süre geçmemiştir" diyor. Ancak Adem Sözüer'e göre mahkemenin ikinci kararı da hatalı. Sözüer, sosyal paylaşım platformu X'te yaptığı değerlendirmede. "Kesinleşmiş ilk karardaki yanlışı gidermek için verilen ikinci karar da yanlıştır. Çünkü ilk kararı veren Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi, kesinleşmiş bir önceki kararım hatalıymış deyip onu kaldırıp yeni bir karar veremez. Kesinleşmiş kararla ilgili tüm hatalar, kararı veren mahkemece değil, olağanüstü kanun yolu olan kanun yararı sürecinde giderilebilir. Başvuru Adalet Bakanlığına yapılmalıdır" ifadesini kullandı. Yani Adalet Bakanlığının başvurusu üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, bu kararın kaldırılmasını ilgili Yargıtay dairesinden isteyebilir. Sözüer, bu nedenle mahkemenin kararını, hiçbir hukuki sonuç doğurmayan yok hükmünde bir karar olarak nitelendiriyor. Adem Sözüer, "Yok hükmünde, geçerliliği olmayan bir karara dayanıp, mazbatayı seçilen aday yerine ikinci sıradaki adaya veren İl Seçim Kurulu kararı da hukuka aykırıdır" derken yapılması gerekenin kanun yararına bozma yoluna başvurulması ancak kazanan adayın mazbatasının verilmesi olduğunu kaydetti. Hukukçu Ece Güner ise tüm sürecin tüm taraflar açısından ağır hatalar içerdiği gerekçesiyle en makul çarenin seçimlerin yenilenmesi olduğunu söylüyor.
DEM Parti bundan sonra ne yapacak?
YSK'nın son kararını bekleyen DEM Parti, siyasi ve hukuki olarak mücadeleyi sürdürme kararı aldı. DW Türkçe'ye konuşan DEM Parti Antalya Milletvekili Saruhan Oluç, yaşananları "Büyük bir hukuksuzlik. Kayyum atamasından bile daha beter bir durum" diyerek özetledi. Yarın benzer durumun İstanbul ve İzmir gibi kentler için de yaşanabileceğini kaydeden Oluç, iktidara da "Yarın genel seçimde de ikinci parti olduklarında aynısının kendisine yapılmasını isterler mi?" diye sordu. YSK'dan olumsuz karar çıkması halinde hem siyasi hem de hukuki mücadelelerini sürdüreceklerini ifade eden Oluç, "Tek yol hukuku savunmaktır" dedi. Diyarbakır'daki mahkemenin memnu hakların iadesi kararını "hatalı bile olsa" düzeltecek makamın Yargıtay olabileceğini anlatan Oluç, "Adalet Bakanlığı bize tuzak kurmuş, kumpas kurmuş" diye konuştu. AKP'li adayın başkanlığı kabul etmesi durumunda belediyeyi yönetemeyeceğini söyleyen Oluç, "Yüzde 55 oyla seçilen Bir Zeydan gerçeği var. 14 ilçenin tamamını alan bir DEM Parti var. Şimdi hırsızlık malı kolduğa oturup da Van'ı yönetemez. Sokağa çıkıp insanların yüzüne dahi bakamaz" dedi.
DEM seçimlerin yenilenmesini kabul eder mi?
DW Türkçe'nin buna ilişkin sorusunu da yanıtlayan Saruhan Oluç, YSK'nın yapması gerekenin mazbatayı Abdullah Zeydan'a vermesi gerektiği olduğunu söyledi. Oluç, Zeydan'ın adaylığında sorun görmeyip seçime girmesine izin verenin YSK olduğuna işaret ederek "YSK hukuku seçerse mesele çözülür" dedi. Oluç sözlerini "Seçimlerin yenilenmesi kararı verilirse biz kendimize güveniyoruz" diye sürdürdü.
DW Türkçe'ye sansürsüz nasıl ulaşabilirim?