Nusaybin’in bazı ara sokaklarında, sokağa çıkma yasağından geriye hendeklerin kalıntıları kalmış
Nusaybin’de bir duvarda: “Delikanlılık zırhlıda değil, yürekte olur”
Gençlerden biri “Nusaybin Suriye olur mu?” diye sorarken diğeri soruyu tamamlıyor: “Yani Nusaybin Kobanê olur mu?..”
Barikatın öte yanından müzik sesi gelince anlatıyorlar; “Devrimci şarkılar çalıyorlar. Biri, Kobane’de şehit düşen Viyan Peyman’ın anısına, Kobanê îro Xemgîne...”
Sokağa çıkma yasağında bu koca TIR’ı barikat olarak kullanmışlar...
Nusaybin’in Sara Başkan’ı “Bu savaşın en mağdurları çocuklar” derken Eş Başkan Cengiz Kök “Bu koşullarda özyönetim uygulamak mümkün değil” diyor
Beyaz yemenili annelerle oturuyoruz belediyede, bir anne anlatıyor: “Dört oğlum, iki kızım var. Bir oğlum dağda, bir oğlum zindanda
Perihan Anne: “11 çocuğum var, 2 oğlan şehit, dağda öldü. Kocam işkencede gitti...”
Gelinlikler savaşın içinde barışın simgeleri gibi duruyor
Güzel bir kız çocuğu el sallıyor, altında sarı kırmızı yeşil renklerle RAPERİN yazıyor, anlamı ‘ayaklanmak’, öğreniyorum ki kızın adı da Raperin...