İlk kez 1937 yılında Uganda'da tanımlanan ve o günden itibaren dünyaya yayılan Batı Nil Virüsü, kuşları ısıran sinekler aracılığıyla insanlara bulaşıyor. Sağlık Bakanlığı, temmuz ayında İstanbul'un Avcılar semtinde, Batı Nil Virüsü (BNV) enfeksiyonu taşıyan 4 vakanın tespit edildiğini duyurdu.
Sözcü'nün haberine göre, Prof. Dr. Arman, hastalık ve alınması gereken önlemler hakkında açıklama yaptı. Afrika’dan kuzeye geçen kuşların virüsü bu bölgeye taşımasıyla, bu kuşları ısıran sivrisinekler taşıyıcı hale geliyor. Türkiye’de de virüsü bulaştırabilecek çok sayıda sivrisinek türü bulunuyor.
Kuşların kanında Batı Nil Virüsü çok fazla bulunduğundan sivrisinekler aracılığıyla insanlara geçmesi çok yaygınken, virüs insan kanında çok yüksek miktarda bulunmuyor. Bu nedenle insandan insana bulaşma riski çok düşük.
Ancak Batı Nil Virüsü; kan nakli ile insandan insana geçebiliyor. Ayrıca anne sütü aracılığıyla bebeğe de geçebiliyor.
Batı Nil Virüsü; ani yüksek ateş, baş ağrısı, sırt ağrısı, bulantı, kusma, deride kızarıklıklar ve daha ileri vakalarda vücut kaslarında zayıflık, boynu dik tutamama, uyuşukluk, zihinsel karışıklık, kas titremeleri ve sonuçta felçler ile kendini gösteriyor.
2-14 günlük bir kuluçka süresi olan virüs kişilerin yüzde 80'inde hiçbir belirti vermiyor. Enfekte olan kişilerin yüzde 1'inden daha azında ise ‘ensafalit-menenjit' tarzında bir klinik tablo da gelişebiliyor.
50 yaş üstündekiler, kanser öyküsü olanlar ve bağışıklığın baskılandığı hastalar, organ nakli, diyabet, böbrek yetersizliği olan kişiler Batı Nil Virüsü için risk taşıyor.
Tedavisi olmayan Batı Nil Virüsü’nü engellemek için sivrisineklerden korunmak oldukça önemli. Şüpheli durumlarda ise vakayı halk sağlığı merkezlerine yönlendirmek gerekiyor.
Batı Nil Virüsü'nün yayılımını engellemek için derelerin kurutulması, durgun suların tasfiye edilmesi, sivrisineklerden arındırılması gerekiyor.
Kuş ve at ölümlerin fazla olduğu durumlarda ilgili sağlık kuruluşlarına haber verilmeli.
Hastalıktan kişisel korunma için ise, sinek kovucular kullanılmalı, uzun kollu kıyafetler tercih edilmeli, özellikle geceleri koyu renkli kıyafetler giyilmeli ve pencerelere sineklik takılmalı.