2018'de açılan sergide Çin'deki mahkûmların kadavrasının kullanıldığı iddiası Lordlar Kamarası'nda tepki çekti

Britanya'da milletvekilleri, Birmingham’da 2018’de açılan bir sergide kullanılan kadavraların Çin’de idam edilen mahkumlara ait olabileceği iddiaları üzerine tepki gösterdi. Lordlar Kamarası'nda tartışılan gündemde Lord Alton "Böyle bir şeyin 21’inci yüzyılda yaşanıyor olması inanılmaz ama gerçek. Kişisel olarak bütünüyle yasaklanması gerektiğine inandığım bu tür sergilerde kullanılan bedenlerin kökenlerini keşfetmemiz gerekiyor" dedi.

07 Şubat 2021 09:25

Britanya'da milletvekilleri, Birmingham’da 2018’de açılan bir sergide kullanılan kadavraların Çin’de idam edilen mahkumlara ait olabileceği iddiaları üzerine tepki gösterdi. Lordlar Kamarası'nda tartışılan gündemde Lord Alton "Böyle bir şeyin 21’inci yüzyılda yaşanıyor olması inanılmaz ama gerçek. Kişisel olarak bütünüyle yasaklanması gerektiğine inandığım bu tür sergilerde kullanılan bedenlerin kökenlerini keşfetmemiz gerekiyor" dedi.

The Art Newspaper'da yer alan habere göre, Britanya'da parlementonun üst meclisi olan Lordlar Kamarası, Birmingham kentinde 2018 yılında açılan "Gerçek Vücutlar" isimli sergiyi gündeme aldı.

Lordlar Kamarası'nda konuşan Lord Alton, sergide bulunan kadavraların "büyük bir ihtimalle Çin'de idam edilen mahkumlar olduğunu" söyledi.

Sergilenen bedenler, derileri yüzülerek insan anatomisini sunacak şekilde katılaşması için plastikle dolduruluyor.

New York Başsavcılığı'nın daha önce yaptığı bir soruşturma, sergideki bedenlerin Çin'de Dalian isimli polisten kadavra toplayan bir şirketten

Serginin Lordlar Kamarası'nda gündeme gelmesinin nedeni laç ve tıbbi cihazlarla ilişkin yeni bir yasa tasarısı oldu. Değişiklik, medikal ya da bilimsel amaçla kullanılmak üzere ülkeye giriş yapan her türlü insan dokusu, organı ve hücresinin kişinin (donörün) izniyle alındığına dair kanıtını belgelemesini gerektiriyor.

Kadavraların, mahkumların izni olmadan kullanıldığı iddiası üzerine milletvekilleri İngiltere’de böyle bir sergi yapılmasının kabul edilemez olduğunu belirtti.