TARİH
02 Aralık 2023
Dolandırıcılar kimleri dolandırabilir? Çiftlik Bank skandalında asgari ücretle geçinen "gariban" insanlar üç kuruş paralarını bir tosuncuğun eline saymıştı. Şimdi, ünlü futbolcular milyonlarca dolarlarını valizlere doldurup "kolay para vaadine" taşıdı. Neden? Dolandırıcılığın kitabını yazan Sülün Osman kendini savunurken ne demiş: "Benim dolandırdığım insanlar da dolandırıcıdır!" Hak etmedikleri bir paranın peşindeler çünkü
Devamını OkuTARİH
25 Kasım 2023
Arjantin'in "Testere Milei"si varsa, bizim de Kurtlar Vadisi'nden "Testere Necmi"miz var. Aşırı sağcı Milei'nin büyük bir zaferle devlet başkanı seçilmesi, Necmi'nin "huzuru bozan kim varsa, biz de onu bozarız!" sözünü ülkece içselleştirmiş mafyatik-politik duruşumuz nedeniyle bizim için büyük bir anlam ifade ediyor
Devamını OkuTARİH
18 Kasım 2023
Konuşamayanlarla aşk yaşıyoruz. Hepsi ünlü oldu. Ne dediğini anlasaydık Bahar Candan'ı ünlü ve zengin yapar mıydık? Anlamadığımız gibi konuşamıyor olmamız da bir gerço. Neden konuşamıyoruz? Çünkü anlamıyoruz. Neden anlamıyoruz? Çünkü konuşamıyoruz
Devamını OkuTARİH
04 Kasım 2023
Tolga Şardan, yargıda yolsuzluk haberini Uganda'da yayımlasaydı, bugün cezaevinde değildi. Çünkü Uganda Ceza Kanunu'nun "halkı yanıltıcı bilgiyi yaymak" ile ilgili 50. maddesine göre gazeteciye şu soruluyor: "Kendini ikna edecek kadar araştırıp, doğruluğundan emin oldun mu?" Bitti, soru bu kadar. Gazetecinin en büyük mahkemesi, kendi vicdanıdır. Bir kere bunu çözmüşler, bravo. Ayrıca kamu huzurunu bozacak somut delil aranıyor, şiddet eylemine mi neden oldu, gösteri mi yapıldı, buna bakıyor mahkeme… Bitti, bu da bu kadar. Eee; beni Uganda'ya özendiren hayat, sana da aşk olsun!
Devamını OkuTARİH
28 Ekim 2023
100. yıl kutlamalarının sönük geçmesini istiyorlar. Var mısınız? Türkiye'den, Atatürk ve Cumhuriyet'i çıkar, geriye ne kalır? Haydi, asıyoruz bayrakları! Ve var gücümüzle bağırıyoruz: İyi ki, iyi ki Cumhuriyet!
Devamını OkuTARİH
21 Ekim 2023
Filistinli bir çocuk şöyle bağırıyordu: "12 yaşındayım, dört savaş gördüm, mezarda yaşıyorum!.." Bu; günün acısı çünkü yarın hatıralarımızda eseri kalmayacak. Biz bugün bilir, yarın unuturuz
Devamını OkuTARİH
14 Ekim 2023
Filistin-İsrail çatışmasına ait her şeyi görüyor, duyuyor, biliyoruz. Hatta canlı canlı izliyoruz. Peki katliam gibi savaş ortamını nasıl oluyor da film gibi izliyoruz? Bilgisayar oyunları bile “gerçekten daha gerçek” hissiyatı veriyor. Bizse gözümüzün önünde patır patır düşüp ölen insanlara “normal normal” bakıyor, “gerçeği, gerçek değilmiş gibi” sindiriyoruz. E, kahrolsun teknoloji mi o zaman?
Devamını OkuTARİH
07 Ekim 2023
Altın tozu atıp kahve içtiği, saçlarını bigudi yerine euro banknotlarıyla sardığı, güllerle kapladığı Ferrasi'yle hava attığı için günah keçisi haline dönen Dilan Polat, yalnız değilsin! Her şey, çevresindeki kapasite oranında değer görür. 7 milyon takipçin yanılıyor olamaz. Bu ışıltılı hayatı hep birlikte izliyoruz "aşkom"!
Devamını OkuTARİH
23 Eylül 2023
Kavgaların çıktığı, yumruklaşmaların, pet şişelerin, sandalyelerin havada uçuştuğu CHP kongrelerinin birinde divan başkanı salona şöyle seslendi: "Sakin olun, lütfen herkes yakınındaki kriminal tipleri durdursun." Fıkra bu kadar. Ama fıkra değil
Devamını OkuTARİH
16 Eylül 2023
Devlet; toplumu, piyasa anarşisinden korur. Yasalara göre ev sahibi kiracısına yüzde 25'in üzerinde bir kira artışını dikte edemiyor. Kağıt üzerinde 'okeyiz'. Peki, karşılığı var mı? Yok! İnsanlar birbirinin yolunu kesiyor, kapısına dayanıyor, yolda birbirine bıçak çekiyor, "çocuğunu sokağa salma, döverim" tehdidi savurarak kiracıyı kaçırmaya çalışıyor, kiracı evi ateşe veriyor! Arabuluculuk mekanizmasına çok da gerek yok aslında, ev sahibi ve kiracı birbirini kasten öldürmeye teşebbüs ederek bir ara yol bulmaya çalışıyor halihazırda!
Devamını OkuTARİH
09 Eylül 2023
Erozyonun asıl nedeni, toprağı koruyan bitki örtüsünün yok olmasıdır. Bugün sağlık sistemindeki erozyonun nedeni, onları koruyan bitki örtüsünün yani bizlerin yok olmasıdır. Doktorların hedef gösterilmesine göz yummamızdır. İtibarlarının yok edilmesine, "kutsal meslek diye diye tepemize çıktılar" diyerek bizi şüpheye düşürmelerine izin vermemizdir. Vurulan, sövülen, dövülen sağlık çalışanlarını duyunca "Vardır bir nedeni" diyebilme şuursuzluğudur. Şiddeti, saygısızlığı, hoyratlığı, kabalığı, küstahlığı, kısaca ayılığı olağan görmeye başlamamızdır
Devamını OkuTARİH
02 Eylül 2023
Türkiye’de son yıllarda yeni bir meslek türü var: TasvipÇİ. Herkese karışıyor, tasvip etmiyorlarsa utanmadan, gocunmadan bağıra bağıra konuşuyorlar. Görüşlerine uyulması gerektiğini düşünüyor ve ayar vermeye çalışıyorlar. Esasen kendilerinden memnun değiller ve bununla yüzleşemedikleri için “boş yapmayı” iş haline getirmişler: Ben yapamadım, sen de yapmayacaksın. Ben olamadım, sen de olmayacaksın.
Devamını OkuDaha Fazla
© Tüm hakları saklıdır.