21 Kasım 2020

Avrupa ve "Ülkücü Hareket"

Avrupa kararını aldı. Fransa başı çekti, Almanya izledi, Hollanda devam edecek, Avusturya zaten zemini hazırladı. Bu kararın tüm Avrupa ülkelerine yayılacağı kesin. "Ülkücü Hareket" yasaklanıyor

Önce Fransa, şimdi de Almanya, "Ülkücü Hareket"in faaliyetlerini yasaklama yoluna gidiyor. Avrupa'da bu derneklerin faaliyetleri yakından izleniyordu.

Hatta Belçika'da sadece "Ülkücü Hareket" değil, aynı zamanda MHP'nin faaliyetleri de yakından mercek altına alınmıştı. Brüksel'in en popüler semti Saint Josse'un Belediye Başkanlığı'nı yürüten Türkiye kökenli, Emirdağlı Emir Kır, sadece Brüksel'i ziyarete gelen MHP'lilerle bir araya geldi diye Sosyalist Parti'den ihraç edildi. Belçika'da MHP'ye bir "terör örgütü" muamelesi yapıldı.

Avrupa'da "Bozkurtlar", "ülke güvenliğini tehdit eden aşırı sağ gruplar" olarak görülüyor. Üç hafta önce Fransa İçişleri Bakanı Gerald Darmanin, "Bozkurtlar" olarak bilinen Ülkü Ocakları'nın faaliyetlerini yasaklayacaklarını söylemişti. Ardından bu hafta içinde Avusturya'nın Başbakanı Sebastian Kurz, "siyasal İslam düşüncesi"nin fikri suçlar kapsamına alınacağını söyledi. Ve sonrasında da Almanya'nın tüm siyasi partilerinin üzerinde "fikir birliği"ne vardığı bir teklifle, Ülkücü Hareket"in "insan onuruna önem vermediği, biyolojik ırkçılık yaptığı ve antisemitik ve antiliberal olduğu, tüm bunların da demokrasi prensibiyle uyuşmadığı" gibi iddialar gündeme getirilerek yasaklanması istendi.

Federal Anayasayı Koruma Dairesi, her sene ülkedeki aşırı sağcı, aşırı solcu gibi farklı görüşlerden hareketleri, dernekleri, ideolojik temsilcileri bir raporla izliyor. Geçen yılki raporunda, "Ülkücü Hareketi" de geniş bir şekilde ele aldı. Ülkücü Hareket'in ADÜTDF ve ATİB'den oluşan iki farklı dernek altında organize olduğu söyleniyor. Almanya'da 12 bin 500 "Türk aşırı sağcısı" olduğu belirtiliyor. Bozkurtlar hareketi olarak tanımlanan sağ hareketler raporun sabit unsurlarından birisi. "Türk aşırı sağcılığı" başlığı altında ülkücü hareket "İslamcılık harici hareketler kapsamında değerlendiriliyor. Çatı derneği olarak da Almanya Demokratik Ülkücü Türk Dernekleri Federasyonu (ADÜTF) gösteriliyor. Derneğin yasal zeminde ama anne partileri olan MHP doğrultusunda hareket ettiği, MHP'nin de ultra milliyetçi bir ideoloji olduğu belirtiliyor.

Raporda yer alan ikinci dernek ise Avrupa Türk İslam Kültür Dernekleri Birliği. Bu derneğin ülkücü kökenden geldiğini onlardan 1987'de ayrıldığı, kendisini yeni bir yönelime soktuğu yazılıyor. Türk aşırı sağcı ülkücü hareketleri kapsamından ziyade "bu dernek ülkücü hareketin dini kısmını oluşturmaktadır" yorumu da yer alıyor.

İki yıl önce Almanya Başbakanı Angela Merkel, Brüksel'de gerçekleşen bir NATO toplantısında Avrupa Türk Konfederasyonu eski Genel Başkanı, MHP milletvekili Cemal Çetin ile bir araya gelmiş, bu buluşma Almanya'da büyük tepki görmüştü. "Merkel bu parti ve örgütlerine mesafe koymalı" denmişti.

Alman İç İstihbarat Örgütü "Anayasayı Koruma Dairesi" tarafından geçen yıl hazırlanan bir raporda da, Ülkücülerin son altı yılda, Kürt, Alevi, Ermeni, Yahudi ve eşcinsellere yönelik fiziksel saldırılarda bulunduğu bilgisine yer verilmişti. Raporda, "MHP sempatizanı" ve "ultra milliyetçi" olarak adlandırılan kişilerden şiddete meyilli olanların sayısının hızla arttığı da yer alıyordu. Raporda ayrıca, Türk milliyetçilerinin sosyal medyada İsrail ve Yahudi karşıtı propaganda yaptıkları ve bu savunularını birçok açık toplantıda hiçbir engelle karşılaşmadan rahatlıkla dile getirdikleri de kaydediliyordu.

Sonuçta Avrupa kararını aldı. Fransa başı çekti, Almanya izledi, Hollanda devam edecek, Avusturya zaten zemini hazırladı. Bu kararın tüm Avrupa ülkelerine yayılacağı kesin. "Ülkücü Hareket" yasaklanıyor. Sözü edilen dernekler kapatılacak. Üyelerinin faaliyetleri ve söylemleri çok yakından takip edilecek, para hareketleri, söylemler mercek altına alınacak.

Anayurtta ise bu hareketin mensubu olduğunu söyleyenler, ana muhalefet liderini "Bakla Kazığı'nın üstüne oturtmakla" tehdit ediyor.

Daha da vahimi, yeraltı dünyasından birinin bu hunharca tehditini, meşru bir siyasi parti liderinin "dava arkadaşım" diyerek savunması...

Yazarın Diğer Yazıları

Altılı masa ve sarsıntılar

Altılı Masa'nın şunu unutmaması gerekiyor: Bu halk masadan kalkan, zayıf karnından vurulan, masaya tekme atan, iktidarın oyununa gelen, sarsıntılara karşı dayanamayıp sallanan ya da yıkılanı hiç ama hiç unutmayacak

Avrupa-Türkiye karşılaştırması ve terazinin kefesi

Bu ülkede yaşayan gençlerin yüzde 80’inin Avrupa’da yaşamak istemesinin nedeni, Türkiye’de yaşanan bolluğu bırakıp, orada kıtlık içerisinde bir dünya kurmak mı? Sorun bakalım bu insanlara, ‘Terazinin kefesi hangi yönde ağır basıyor?’…

İsrail ile normalleşme süreci

Orta Doğu'da şekillenmekte olan yeni dengeler Türkiye'nin normalleşme çabalarına çok uygun bir zemin sunuyor

"
"