16 Şubat 2014

Bizzat, Bay Morgan

Son yarım yüzyılın en disiplinli aktörü sayarsak Michael Caine'i, herhalde abartmış olmayız

Son Aşk / Mr Morgan's Last Love (Assanat)

Oyuncular: Michael Caine, Clemence Posey, Michelle Goddet Yönetmen: Sandra Nettelbeck

Süre: 116'

2013

YB notu: ***

imdb notu: 6.9

Son yarım yüzyılın en disiplinli aktörü sayarsak Michael Caine'i, herhalde abartmış olmayız. Zaten o profesyonelliktir ki kendisini Hollywood'un en makbul aktörlerinden biri yaptı. Tabii buna o malum doğallığını da eklersek iyi ederiz. Yaşını başını aldığı için iyice, ona uygun başroller hala geliyorsa da şaşmayalım. Matthew Morgan, Amerikalı bir felsefe hocası. Emekli ve de dul. Eşini yeni kaybetmiş, bu kayıp nedeniyle hayat bezgini de olmuş. Paris'te bu halet-i ruhiye'de iken genç Pauline'e rastlıyor ve ona hayatı biraz hatırlatan bir yakınlaşma başlıyor. Derken, dramatik bazı gelişmeler oluyor. Ve Bay Morgan'ın etrafında, insana dair malum ve de bilinmesi güç gelişmeler birbirini izliyor. Öyle yazdığıma da bakmayın, aslında hareketi zayıf, gücünü diyaloglara, sözlerdeki satır aralarına vermiş, akla seslenen bir film bu. Caine, her zamanki gibi, kusursuz bir doğallıkta: Bay Morgan'ın ta kendisi.

 

Çılgın Hırsız 2 / Despicable Me 2 (Assanat)

Yönetmen: Pierre Coffin, Chris Renaud

Süre: 98'

2013

YB notu: ****

imdb notu: 7.6

Müthiş retro estetiğiyle, serin esprileriyle apayrı bir yerden çizgi film alemine giriş yapmıştı ilk Çılgın Hırsız ve çoğumuzun beğenisini kazanmıştı. Acaba devamı nasıl gelecekti diye sorduk tabii, ama hayalkırıklığı yaşanmadı. Gru gene aynı alemde, ama bu kez kutuplarda bir laboratuara fena şeyler olunca, kendisine başvuruluyor ve hikayemiz başlıyor. Ve gene birbirinden ilginç tipler, zaman zaman yerlere yatıracak kadar komik durumlar. Bu iyi bir devam olmuş. Herkese söylenmez ama yönetmenlerine iç ferahlığıyla durmak yol yola devam dedirten cinsten.

 

Yazarın Diğer Yazıları

İnsan haysiyeti, hak-hukuk ve demokrasi için

Oyunuzu ne için vereceksiniz, demokrasiye mi evet diyeceksiniz, despotizme mi?

'Kamu yararı'nı hiçe sayma demagojisi gırla gidiyor

Tam bir kargaşa yaşanıyor. Giderek laf salatasına, demagojiye dönüşen bir kavram kargaşası bu.

Medyadaki arkadaşlar, uyanın bu kış uykusundan!

Ortalığa saçılan ses kayıtlarında, Türkiye medyasının nasıl bir siyasi mühendislik ve operasyon merkezi haline getirildiği her geçen gün biraz daha iyi anlaşılıyor.