30 Haziran 2018

İnsan olmak

Okuduğu kitapları tahmin etmeniz zor değil ama ben onların gazete kağıtları ile kaplı olduğunu söyleyeyim

Erdoğan'la çok benzer coğrafyalardan, duraklardan (ikimiz de Ege bölgesindeniz ve ikimiz de parasız yatılı şehir liselerinden mezunuz)  geçerek, 1976 yılında gelmiştik Hacettepe Tıp Fakültesi'ne ve Hacettepe Yurduna. O hep daha az konuşan ya da konuştuğu zaman cümlelerini tamamlamayan (düşünme halinde bir adam) birisi oldu; bense biraz coşkulu anlatıcı oldum sanırım. Erdoğan, Hacettepe merkez yurdunda erkek etüt salonunun girişinde hemen sağdaki masada, karşısında benim zaman zaman Çinli olduğunu düşündüğüm (o zaman içinde bulundukları siyasi grubun yankısı da olabilir bu) bir kızla karşılıklı oturup kitap okurdu hep.

Okuduğu kitapları tahmin etmeniz zor değil ama ben onların gazete kağıtları ile kaplı olduğunu söyleyeyim. O zamanlar da şimdi olduğu gibi çok sigara içerdi ve odasındaki kül tablaları ağzına kadar izmarit dolu olurdu. Bazen forumlarda konuşur ama ne dediği pek anlaşılmazdı; daha doğrusu düşünceleri tamamlanmazdı. Bunu ona ve başkalarına söyledim bir kaç kez. Zaten daha sonra Aksu Bora'da onun yazılarının izleyen tamamlasın diye sonu olmayan güzel filmlere benzediğini yazmıştı bir kez.

Sözü uzattım sanırım ama Erdoğan ile Hacettepe yurdunda volta atarak derin düşüncelere daldığımız zamanlardan şimdiye hep su geçirmez kardeş olarak sürdürdük ilişkimizi ama esas aşağıdaki linkteki yazıda cebelleştiği insan olmak ana temasıdır bu arkadaşlığın.  Erdoğan’ı da  insan olmaya cebelleşen birisi olarak anlatabiliriz; o kadar ki 1980 sonrası zamanlarda “Ne oldu, neler geldi başımıza?”yı anlamak için tıp fakültesini bırakıp başta Kapital olmak üzere, bütün kitapları yeniden okumak istediğini söylüyordu. Bense her zamanki gerçekçiliğimle onu okulu bırakmamaya, daha sonra tıpta uzmanlık sınavına girerek yoluna devam etmesine ikna etmeye uğraştım. Şimdi İstanbul’da ruh sağlığı uzmanı olarak çalışıyor Erdoğan ve Birikim’de bazı temaları derinden inceleyen seri yazılar yazıyor ve bir yanda da insan olma mücadelesinden ağır yaralar alarak çıkan Cengiz Türüdü gibilerin hekimliğini yapıyor.

Erdoğan Özmen’e bunları yazmak için demek ki bu yazısını bekliyormuşum. Hadi biraz klişe de olsa "Bütün suçumuz insan olmak" sözü ile ve Erdoğan’ı selamlayarak okumanızı önereyim aşağıdaki  linkteki yazıyı.

http://www.birikimdergisi.com/haftalik/8969/insan-olmak#.WzUrTRIzYch

 

 

Yazarın Diğer Yazıları

Sensörlerin SGK kapsamına alınması kararı için teşekkürler

Bundan sonra bu hakkın 18 yaş üstünü kapsaması, sensörler için desteğin artırılması ve insülin pompalarına adil erişim sağlanması için çaba göstermeye devam edeceğiz

Çocuklara, kreşlere ve kreş kavramına zarar vermeyin!

Çocuklar ve kreşler kutsaldır ve bir söz ederken bin kere düşünmek gerekir. Her yere musallat olan siyaset kurumu sözcüsü kelimeleri ile konuşarak lütfen çocuklara ve kreşlere dokunmayın, kreş kavramına zarar vermeyin

Diyabet tedavisinde ergenlik çağında sensörlerin ödenmesine sınır getirilemez!

Sensörlerin sadece 14 yaş altı için SUT kapsamına alınması ve ergenliğin fırtınalı döneminde kesilmesi büyük hata olur ve bilimsel değildir

"
"