Ara transfer döneminde şu ana kadar yaptığı transferlerle taraftarını heyecanlandıran Fenerbahçe, Avrupa Ligi’nde grup aşamasının son maç haftasında Danimarka temsilcisi Midtjylland deplasmanındaydı. Cezalar, sakatlıklar ve statü gereği Avrupa listesinde olmayan futbolcuların fazlalığı nedeniyle, başta Jose Mourinho olmak üzere o kadar çok eksiği vardı ki Sarı-lacivertlilerin, kulübede İrfan Can Kahveci, Cengiz Ünder ve Cenk Tosun dışında tanıdık isim yoktu.
Mourinho, Amrabat ve Osayi-Samuel cezalı, Livakovic, Mert Müldür, Saint-Maximin, Becao, Oosterwolde sakat, Kostic, Oğuz, Levent ile yeni transferler Diego Carlos, Talisca ve Skriniar henüz Avrupa listesinde olmadıkları için Sarı-lacivertli formayı giyemediler. Danimarka deplasmanında Fenerbahçe’nin sahaya çıkartabileceği orijinal beki yoktu.
Son haftalarda olduğu gibi 3-4-1-2 düzeniyle başladı maça Sarı-lacivertliler. Ortadaki dörtlünün sağında uzun bir aradan sonra İsmail forma giydi. Solda ise Göztepe maçında olduğu gibi Szymanski vardı ve kanatlar bu ikiliye emanetti. Fred ve Mert Hakan orta alanın göbeğini kontrol eden ikiliydi. Tadic bu ikilinin önünde, en uçta da Dzeko, En-Nesyri ikilisi gol ayaklarıydı Fenerbahçe’nin. Sarı Lacivertli Takım sahada tabi ki 11 kişiydi ama orijinal mevkilerinde oynamayan ya da uzun zamandır forma şansı bulamayan oyunculardan kurulu bir on biriydi bu.
İyi başladığı maçta erken gol bulma şansını kullanamayan Fenerbahçe geriye düştüğü karşılaşmada golcüleriyle önce beraberliği, ardından da üstünlüğü yakaladı. İlk yarının sonlarına doğru En-Nesyri, ikinci yarının hemen başında da Dzeko ile skor üstünlüğünü yakaladıktan sonra oyunu kontrol eden Fenerbahçe farkı arttıramayınca, 86’da yediği şanssız bir golle kazanabileceği bir avrupa kupası maçını berabere bitirdi. Braga’nın Lazio karşısında son dakikada bulduğu gol ofsayt nedeniyle geçerlilik kazanmayınca, yeni formatıyla Avrupa Ligi grup aşamasını kıl payıyla play-of’a kalma başarısı göstererek tamamlamış oldu Fenerbahçe.
Bu karşılaşma ile ilgili çok fazla konuşacak bir şey yok çünkü Fenerbahçe, Avrupa’da bundan sonra çok farklı bir takımla yola devam edecek. Kuşkusuz yeni transferlerle birlikte listeye yazılacak farklı isimlerle birlikte çok daha tehlikeli ve alternatifli bir takım olacak sarı lacivertliler. Ama Jose Mourinho ve Fenerbahçe’nin çözmesi gereken, ne kadar kaliteli ve geniş kadro olursa olsun yıldızlara bağlı ve onlar üzerinden okunan bir oyun değilde güçlü bir oyun ve formatla yol almak olmalı.
Melih Gümüşbıçak kimdir?
Melih Gümüşbıçak 10 Ağustos 1968'de Ankara'da doğdu. Ankara 50. Yıl Lisesi'nden mezun olduktan sonra iktisat ve siyasal bilgiler öğrenimi gördü.
Mesleğe başladığı TRT'de spor programları sundu, daha sonra Doğan Yayın Holding'e geçti. İzleyen dönemde Show TV'de "Televole" adlı spor magazin programını sundu.
Daha sonra Lig TV'ye geçen Gümüşbıçak, bu kanalda sunuculuk yaptı, ardından 360 kanalında spor programı hazırlayıp sundu. TRT'de Şampiyonlar Ligi karşılaşmalarını ve çeşitli spor yayınlarını sunan Gümüşbıçak, T24'te ağırlıklı olarak Fenerbahçe maçlarını yorumlayacak.
|