05 Nisan 2013

'Satılmış hakem!' İmza: Devlet Başkanı...

Hayır hayır, korkmayın, ne çarşamba günkü Galatasaray - Real Madrid, ne de dünkü Fenerbahçe - Lazio maçını yazmaya niyetliyim.

Hayır hayır, korkmayın, ne çarşamba günkü Galatasaray - Real Madrid, ne de dünkü Fenerbahçe - Lazio maçını yazmaya niyetliyim.

Geçenlerde Grozni'de yapılan Terek (Çeçenistan) - Rubin (Tataristan) maçı bitmek üzereyken, hakem Mihail Vilkov Çeçen takımının bir oyuncusuna kırmızı kart gösterince, stadyumun mikrofonundan güçlü bir erkek sesi yankılandı:

- Satılmış hakem! Seni keçi seni!..

Sonradan bu sesin kendisine ait olduğunu itiraf eden Çeçenistan Devlet Başkanı Ramazan Kadirov (veya Ramzan Kadırov), "Hakem dışında herkesten özür dilerim; ama o hak etti; hakeme yönelik söylediğim sözlerin altına şimdi de imza atarım" dedi.

Bu ilginç özür, Çeçen takımının Rusya Futbol Birliği Kontrol-Disiplin Komitesi'nden 200 bin ruble ceza yemesine ve Gazprom'un sponsorluğunu yaptığı Petersburglu Zenit ile içerde yapması gereken maçı komşu Dağıstan'ın başkenti Mahaçkale'de oynaması yaptırımına engel olamadı.

 

*   *   *

 

Kadirov hemen her gün gündem yaratan bir şeyler söyleyen, Rusya'da benzeri olmayan bir yerel lider.

Önceki gün Grozni City kompleksinde koca bir kule yandığında Kadirov'un "Allah böyle istedi; yapacak bir şey yok" demesi, bana onun bir başka demecini hatırlattı. 1976 doğumlu Kadirov, 35. doğum günü şenliklerine Jean-Claude Van Damme, Hilary Swank, Vanessa Mae gibi uluslararası yıldızları davet edip milyonlarca dolar harcamıştı. Bu paranın kaynağını soran bir gazeteciye cevabı şuydu: "Bilmiyorum. Allah veriyor işte!.."

Ve bir "orijinal" demeç daha:

- Vladimir Putin beni desteklediği sürece, Allah'ın izniyle, her şeyi yapabilirim!..

Kadirov'la Allah'ın arasına girecek değilim. Ama onun "Putin'in ölene kadar Rusya'nın lideri olmasını sağlayacak bir yasa çıkarılmalı!" önerisini hatırlatayım.

Bir de seçimlerde Putin'e ve iktidar partisi Birleşik Rusya'ya ülkedeki en fazla desteğin (yüzde 100'e yakın) Çeçenistan'dan geldiğini...

Rus ve Batılı bazı siyaset uzmanlarının "Kadirov ve Çeçenistan, Putin'in ve Rusya'nın küçük birer modelidir; bazen Putin'in ülke çapında yaptığını Kadirov kendi cumhuriyetinde uygular, bazen de Kadirov'un denediği uygulamalar Putin'in işine yarar" iddiasını ekleyelim.

 

*   *   *

 

Belki son paragrafın biraz daha anlaşılması için Kadirov'un dört gün önce İzvestiya Gazetesi'nde yayımlanan "Çünkü Vatan..." başlıklı makalesinde ileri sürdüğü bir öneriyi kısaca aktarmakta yarar olabilir.

"Bugün veya geçmişte stratejik önemdeki devlet sırrına erişimi olan yüksek rütbeli resmî yöneticilerin ve memurların yurtdışına çıkmasının belirli bir süre için sınırlanması ya da yasaklanması gerekir. Tıpkı vaktiyle SSCB'de olduğu gibi."

Kadirov'un "insan haklarının kısıtlanması"nın dışında "demir perdenin yeniden kurulması" olarak da eleştirilen bu teklifiyle neredeyse aynı anda, Rusya Devlet Başkanı Putin'in "üst düzey memurların üç ay içinde yurtdışındaki varlıklarını elden çıkarmalarını" emretmiş olması bir tesadüf olmasa gerek.

Kimilerine göre Kadirov, bu ve benzeri adımlarla, zaten "özel ilişkiler" içinde olduğu Kremlin'in hoşuna gidecek yeni hamleler yapma peşinde. Çünkü 2014 Soçi Kış Olimpiyatları'na kısa süre kala, Kuzey Kafkasya'da yeterince istikrarlı ve güvenilir bir durum olmadığı kanısındaki Putin'in hem bölgeye yönelik politikasında, hem de Rusya Federasyonu'na bağlı özerk Kafkas cumhuriyetlerinin yönetimlerinde önemli değişiklikler yapacağı iddiaları güçleniyor.

 

*   *   *

 

Ramazan Kadirov, Birinci Çeçen Savaşı'nda (1994-1996) Rus federal güçlerine karşı savaşan babası Ahmet Kadirov'un yanındaydı. Sonra Kremlin'le anlaşan baba Kadirov, cumhuriyetin lideri oldu. Babasının 9 Mayıs 2004'te düzenlenen suikastte öldürülmesinin ardından Ramazan Kadirov önemli makamlarda adım adım ilerledi ve bundan 6 yıl önce Putin'in onayı ile Çeçenistan'ın başına geçirildi.

Acımasız bir lider olarak biliniyor. Yakın zamanlara kadar çeşitli Çeçen kentlerinde kaçırılan ve bazıları fidye ile serbest bırakılan muhalifler; cumhuriyet içinde, Moskova'da, İstanbul'da, Ortadoğu'nun çeşitli bölgelerinde öldürülen Çeçen direnişçiler; 2006'da kimliği belirsiz kişilerce katledilen ünlü kadın gazeteci Anna Politkovskaya; Çeçenistan'da başı açık gezen ve "özel hayatına dikkat etmeyen" kadınların tehdit edilmesi ve dövülmesi; şeriat kanunlarının ve çok eşliliğin aleni olarak savunulması, alkol kullananlara karşı baskılar uygulanması; pahalı araba koleksiyonları, 200 bin euroluk kol saatleri, özel havyanat bahçesinde ayı ve kaplanlar beslenmesi, kanlı köpek dövüşleri düzenlenmesi, dünyanın en pahalı atlarının alınması ve at yarışlarına katılınması... Bunlar Ramazan Kadirov'un biyografisinde sık sık telaffuz edilen konulardan bazıları...

Çeçenistan, Rusya Federasyonu'nun merkez tarafından en fazla desteklenen idari birimlerinden biri. Cumhuriyet bütçesinin yaklaşık yüzde 90'ı Moskova'dan geliyor; topu topu 1,3 milyon nüfuslu cumhuriyete her yıl 2 milyar dolar gönderiliyor. Çok eleştirilse de, şu anda rakipsiz olması ve "istikrarı" nedeniyle Kadirov iktidarı - yalnız Kremlin'in değil - savaştan bıkan Çeçen halkının ve hem Rusya içindeki hem de dünyanın değişik yerlerindeki Çeçen diasporasının da işine geliyor.

Artık epeyce tecrübe kazanan Kadirov, ilk dönemlerde yaptığı gibi "Çeçenistan'daki petrolün geliri bize bırakılsın" ve "Kremlin'le özel yönetim anlaşması imzalayalım" gibi önerileri dile getirmiyor. "Rusya'ya bağlı" olmasına karşın kendi topraklarında neredeyse tam bağımsız bir sultan gibi. Hatta bazı dış ülkelerle kendi başına ilişki kuruyor. Bununla birlikte Putin'le ilişkilerinde son derece dikkatli davranıyor. Çünkü "Putin'siz Kadirov" iktidarını hayal etmek bile güç.

Yazarın Diğer Yazıları

Cihatçılar Halep’e saldırdı, Rus basını Erdoğan’a ateş püskürdü

Rus Tsargrad sitesinin başlığı: Erdoğan Putin’i kandırdı: Kremlin suskun, Türkiye Cumhurbaşkanı yine ihanet yolunu seçti

Savaşın yayılma eğilimi Türkiye için bir tehdittir

Toprak ve insan hayatı: Ben ikincisini daha çok önemserim, siyasiler ise genellikle toprağı seçer

Hayat ve ölüm üzerine biraz karamsar bir yazı

Almodovar’ın ölümü kabullenmek konusunu işleyen Yandaki Oda filmi ve T24'ün bir haberi

"
"