10 Mart 2019

Neyin aşkı?

Tiyatro? Eğitim? Kültür? Sanat?.. Boşverin onları, öncelik 'Belediye Sarayı' olmalı, ortak inşaat projeleri ile cepler dolmalı ve bütün bunlar hizmet aşkı ile taçlandırılmalı

Her yer boy boy billboard, çeşit çeşit bez ve PVC afişler, ortalık toz duman. Üstü ses yükseltici cihazlarla bezenmiş canavar kılıklı kamyon ve otobüsler pusuda. Şimdiden kapı kapı gezmeler, çay kahve vaadleri…

O ona, şu buna sallayıp duruyor. Ancak hepsinin ağzından sokağa sevgi pıtırcıkları, gönül maceraları ve aşk hikâyeleri doluyor. Ancak eli işte gözü oynaşta durum bariz fark ediliyor.

Sizce neyin aşkı bu?

Ben sayayım! Öncelikle çöp aşkı. Çöp toplayacaklar ayrıştırmadan… Kamyon kamyon hem de. İçinde karman çorman kimyasalların ve her tür atıkların olduğu çöpleri. Leş kokulu olanlar daha da tercih sebebi.

Sonra kanalizasyonu da toplayacaklar. Malum maddeler ile dolu olanı borular aracılığı ile nehirlere, göllere ve de denizlere akıtacaklar.

Hem şebeke suyu da dağıtacaklar size. Bol fahiş faturalı olanından…

Medeniyet makyajı

Sokak lambalarınız da yanacak eğer yeterli imkân olursa. Kaldırımlar yeniden yapılacak ve her yere körler için yürüme bantları takılacak. Ancak evinden bile çıkamayan engelliler hiç hatırlanmayacak.

Sırf siz görün diye olacak bu medeniyet makyajı.

Meydanlar, kaldırım kenarları, elektrik direkleri hatta otoyol duvarlarına çiçek ve peyzaj ihaleleri de cabası.

Ruhsat ve belge işleri ise tam bir muamma. Memuriyet ve işçi alımları ise zaten ahbap çavuş ilişkisi mutlaka.

Unutmadan toplu taşıma da var, tabii 'Akbil skandalı' unutulandan!..

İşte sırf bu hizmet aşkı için yanıp tutuşan figürlerin boy boy vesikalık Amerikan portre makyajlı ve fotoşoplu resimleri her yerde. Bülent Ersoy’un bile afişleri bu kadar çok asılmadı tarihte!..

Size rastgele!

Tiyatro? Eğitim? Kültür? Sanat?.. Boşverin onları belediyeciliğin şartları yukarıda zaten yazılı. Öncelik 'Belediye Sarayı' olmalı ya da ortak inşaat projeleri ile cepler dolmalı ve bütün bunlar hizmet aşkı ile taçlandırılmalı.

Vay be! Yerel seçim mi, genel seçim mi belli olmayan bir kaosun içinde koca ülke. Sanki çok şey değişecekmiş gibi herkes bir beklenti içinde.

O tarihte sanırım Türkiye Cumhuriyeti’nde olacağım ama hiçbirine oy verip vicdanımı sızlatmayacağım.

Hadi size rastgele. Beni, Londra, Paris, Larnaka aşkı bekler. Size de hayırlı seçimler ey geçim derdindekiler!..

Yazarın Diğer Yazıları

Bıçak sırtı

Eli bıçaklı genç, "Ben burada doğdum" diyerek siyah kepini başından çıkarıp yere attıktan sonra, "Bak, Alman polisine göre ben Schwarzkopf ('Karakafa'yım) bu yüzden bıçak taşıyorum" diyor

Çakma Şanel

Uğurkan Erez'in tabiriyle, giymeyin Kardeşim! Kumaşa göre model olur, modele göre kumaş olmaz derler ya, sağdan soldan bulduğunuz o polyester karışımı taklit dokulardan vazgeçin!..

Gladyatör

Tüm ömrünü arşiv ve sanata vakfetmiş Sanat Güneşi’nin mirası bağışlanmıştı TEV ve Mehmetçik vakıflarına… Bir de baktık ki iki yıllık mahkeme sonucu elde avuçta kalan Fatih Ürek ve Kuşum Aydın üzerinde Star TV ekranlarında!..