Geçen hafta Türkiye’nin hızlı ve sert gündeminde gözden kaçan bir kutlama vardı.
19 Ekim Cumartesi Muhtarlar Günü kutlandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Şişli’de bir otelde muhtarlara konuşma yaparken, İklim Adaleti Koalisyonu’nun Youtube kanalına bir video yükleniyordu.
Videoyu yükleyenler 19 Ekim’in Muhtarlar Günü olduğunu bilmiyordu. Hadise tamamen tesadüften ibaretti.
Videonun açıklama bölümünde: “23 Ağustos 2024 tarihinde termik santralin yarattığı kirlilik sonucu solunum ve böbrek yetmezliği nedeniyle kaybettiğimiz yaşam hakkı savunucusu muhtar Ahmet Koç'a saygılarımızla...” yazıyordu.
* * *
Ahmet Koç, Sivas- Gürün’e bağlı Mağara Köyü’nün muhtarıydı. 35 yıldır tüm canlıları, gökyüzünü, bulutları, toprağı, toza dumana boğan Kangal Termik Santrali’ne karşı yürütülen mücadelenin sembol ismiydi.
Her vesile ile “bu santral hepimizi öldürecek” diyordu.
Bu cümleyi kurarken, sadece santralin filtresiz bacalarından çıkan yoğun dumanı kastetmiyordu. Santralde yakılan binlerce ton kömürün küllerinden de söz ediyordu. Zira o küller Mağara köyünün hemen yanına adeta çöp gibi dökülüyor, sıradağlar gibi yükseliyordu. En ufak rüzgârda göz gözü görmez oluyordu.
Olmaya da devam ediyor... Bizzat tanık oldum.
* * *
Gürün, benim doğduğum yer.
Çoğu insan son yıllarda bu beldeyi, adı “Gökpınar” olan harika göl ile tanısa da Anadolu’daki birçok yerleşim gibi çok daha zengin bir kültürel mirasa sahip. Yukarıda adı geçen Mağara Köyü de onlardan biri... Köye adını veren mağaralar hem jeolojik hem de kültürel miras açısından çok kıymetli. (Aşağıya linkini bıraktığım Youtube videosunda göreceksiniz.)
Yıllar sonra Gürün’e tekrar yolum düştü. Çocukluk vatanımda günler mutlu mesut geçerken, üzücü bir haber geldi. Mağara Köyü’nün muhtarı Ahmet Koç hayatını kaybetmişti.
Ertesi gün cenazesi için köye gittik. Yoğun katılımın olduğu tören bittikten sonra geri dönmeye hazırlanıyorduk ki, bir anda toz bulutu içinde kaldık. Çünkü kül dağının üstünde damperli bir kamyon, fabrikadan taşıdığı zehri boşaltıyordu. Rüzgârlı bir gün olmamasına rağmen gökyüzünü kül bulutu kapladı.
Sizin anlayacağınız Muhtar Ahmet’in cenazesi bile mesaj yüklüydü.
Köy halkı ve konuya duyarlı insanlar, o mesajın takipçisi olarak mücadeleye devam ediyor.
Onları yalnız bırakmayalım.
Lütfen videoyu izleyelim, paylaşmayı unutmayalım.
İyi pazarlar.
Aydan Çelik kimdir?
Aydan Çelik 1966 yılında Gürün'de doğdu.
İstanbul Ünivesitesi'nde İşletme ve İktisat Tarihi, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi'nde Heykel okudu.
Çizgi film stüdyolarında, reklam ajanslarında, gazetelerde, dergilerde, yayınevlerinde çalıştı.
Erken yaşta bağlandığı bisiklet sporu vesilesiyle Eurosport Türkiye'de konuk yorumcu oldu.
Açık Radyo'da Esra Ertan'la birlikte Şeytan Arabası adında bisiklet programı yaptı.
2006'da Tarih Vakfı Yurt Yayınları'ndan Mişli Geçmiş Zaman adını taşıyan karikatür albümü yayımlandı.
Devam eden yıllarda Bi Tur Versene, İstanbul Bisiklet Rehberi ve Bisiklet Manifestosu adında bisiklet temalı üç kitabı okurla buluştu.
2013'te Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu'nun 50. yaşı için "Pardus" adında bir maskot tasarladı.
Toplumsal Tarih, Cyclist Türkiye, Socrates dergileri yayın kurulu üyesi.
Halen çiziyor, yazıyor, bisiklet üstünde çocukluğunu arıyor.
|