05 Temmuz 2024

Açık Radyo “açıktır”

Açık Radyo yeni “durdurma talebinin” ilk taksiti ödenmişken neden böyle bir karar alınmıştır? Otuz yıldan beri devam eden bu gazetecilik neden susturulmaya kalkılmaktadır. Titreşimlere açık olan bir radyonun ne zararı olabilir?

Açık Radyo, tarihi olarak iklim değişikliği, kuşların üzerine yapılan bilimsel araştırmalar, iklim değişikliği üzerine verilen mücadeleleri ele alan haberleri veren bir radyo. İklim krizi haberleri yapan tek radyoyu görmek, eko-sistemin üzerine haberler vermek bugün çok önemlidir. Vektörlerin değişime uğramakta olduğu bir zaman birimi içinde eko-politikayı gündeme taşımaktadır. Su, hava kirliliği, denizlerin vaziyeti, madenlerin ormanlar ve dağlık alanlarla ilişkisindeki verilebilecek zararları konu etmektedir.

Kâinatın tüm seslerine açık olan bir radyonun her türlü haberi vermesinden daha doğal ne olabilir? Tarihin belirlediği sanayileşmeyle ilgili olan haberler haber özgürlüğü dahilinde olması gerekmektedir. Açık Radyo bu özgürlüğü gereğine getiren bir radyo istasyonudur. Eskiden TRT’nin yaptığı görevi bir bakıma üstlenmiş olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Her kanattan haber vermektedir. Her türlü müzik üzerine hem bilgi vermektedir hem de bilginin verilmesinin yanında bu müzikler dinletilmektedir.

Açık Radyo, müzik programları yükselen enerjiyi bir anlamda sanki Konservatuvar ’da gibi bilgi ve ayrıntılı teknik bilgiler veren ender radyolardan birisini yaratmış vaziyette. Klasik Müzik değil sadece, ama aynı zamanda 1960’lardan beri Rock grupları tarihleriyle ve sanatçıların adlarıyla ve konserlerin nerde verildiğine dair enformasyon verilmektedir. Bu kadar ayrıntılı bilginin verilmesi neredeyse dünyada görülmemiş bile olabilir. Açık Radyo ender bir radyodur. İnsanın sağlığına ve bilgisine olan ihtiyacı gidermekte ve bu işlevi gerçekleştirmektedir.

Bu radyo siyasi bir radyo olmaktan çok daha fazla ekoloji ve sanat üzerine odaklanmıştır. Kâinatın tüm sesleri bu anlamda doğaya ve sanata dairdir. İnsanların sanat ile ilişkileri kadar doğayla da ilişkileri söz konusudur. Türkiye’de ender olan bir açığı kapatmaktadır bu radyo. Dünyaya açılmıştır; dünya haberlerini gündemine taşımaktadır. Herkes kendi içine kapanmaktayken ve birbirine benzer konuları gündeme taşımaktayken (ister iktidara yakın ister muhalefete yakın olsun), medya dünya ile Türkiye’deki insanların duygusal ilişkilerini bir tarafa bırakmışken Açık Radyo “sadece dünyaya değil ama kâinata” açılmaktadır.  

1996 yılında Ömer Madra’nın girişimiyle açılan bu radyo Türkiye’de entelektüel birikimin sekteye uğradığı alanlardaki açığı kapatan bir yayın organı olarak başlamıştır.  1996 yılında klasikten halk müziğine, Caz’dan Blues’a insanların kulaklarına hitap eden ve bilgilendiren bir radyo olarak dikkat çekmiştir. Haberleri istisnasız bir şekilde doğaya ağırlık vermektedir. Açık Radyo yeni “durdurma talebinin” ilk taksiti ödenmişken neden böyle bir karar alınmıştır? Otuz yıldan beri devam eden bu gazetecilik neden susturulmaya kalkılmaktadır. Titreşimlere açık olan bir radyonun ne zararı olabilir?        

Açık Radyo açıktır ve bu anlamda kapatılamaz. Kapatılma kendi adına aykırıdır.

Ali Akay kimdir?

Ali Akay Paris'te, 1976-1990 yılları arasında Paris VIII Üniversitesi'nde Sosyoloji, Felsefe ve Siyaset Bilim okudu. 1990 yılından beri İstanbul'da, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Sosyoloji Bölümü'nde öğretim üyesidir. Aynı Üniversitenin Resim Bölümü'nde 1992 yılından beri doktora derslerini sürdürmektedir.

Yurt dışında Paris, New York ve Berlin'de dersler vermiştir. Türkiye'de ve yurt dışında birçok kurumsal ve kurum dışı sergilerin küratörlüğünü yapmıştır. 

1992 yılında Toplumbilim dergisini kurmuş ve 2011 yılına kadar bu dergiyi sürdürmüştür. 2011 yılında, Toplumbilim dergisinin yeni ismiyle şu anda devam etmekte olan Teorik Bakış dergisini kurmuştur.

Yurt içinde ve yurt dışında yazıları yayımlanmıştır ve sanat, sosyoloji ve felsefe üzerine birçok kitabı vardır. 

 

Yazarın Diğer Yazıları

Arhan Kayar’ın hayal gücü

Kendi hızını hayat yakaladı ve birdenbire bıraktı. Arhan İstanbul’un hayal gücüydü. Ama hayal gücü olarak anılmaya devam edecek. İstanbul İstanbul’u yapanları unutmaz

Vardın mı?

Toplumsal alanın içindeki cins kimlikleri arası anlaşmazlıkların aşılması ve barışın vurgulanması için 25 Kasım’ın duyurulması ve yaygınlaştırılması ehemmiyetli gözükmekte

Kriz nerede?

Sıkışan ve sayıca azalan hâkim bir burjuvazi ile orta üst sınıfların, eski devlet memurlarının ve de daha sonra “orta direk” olarak ortaya çıkanların ekonomik krizden kuvvetli bir şekilde etkilendiğini gözlemlemekteyiz. Alt diye adlandırılan sınıfların ise, maaşlı, emekli, işsiz vb. “açlık sınırında” olduğu belirtiliyor: Kriz!

"
"