15 Eylül 2021 10:05
Akustik24’te bu hafta tiyatrocular Gülhan Kadim, Ebru Nihan Celkan ve Melisa İclal Yamanarda yönetmen koltuğundan, Ayşen Güven’in sorularını yanıtlıyor.
Bursa Nilüfer Kent Tiyatrosu’nda Britanyalı yazar Mark Ravenhill’in kısa oyunlarından oluşan “Vur, Yağmala, Yeniden” serisi 5 episod halinde sahnelenmeye başladı. 2007'de yazılan metni seyirciyle 2010 yılında DOT buluşturmuştu ve şimdi Murat Daltaban’ın Genel Sanat Yönetmenliği’ni üstlendiği NKT’de bu oyun serisi bambaşka bir kadro ve reji ile sahnede.
Her episodda NKT oyuncu ekibine misafir oyuncular katılıyor. Vur, Yağmala, Yeniden’in yönetmenleri Mert Öner, Melisa İclal Yamanarda, Ebru Nihan Celkan, Gülhan Kadim, Doğu Akal. Savaş'ın tahribatını hem fiziksel hem sınıfsal hem aile hayatı hem de teknolojik devinimin üzerinden çizdiği ayrı ayrı kesitlerle anlatan metin 2010’dan bugüne gelindiğinde ürkütücü derecede gerçek.
Balat Atatürk Ormanı İZCİEVİ’ni sahneye dönüştüren Murat Daltaban ormanda tiyatro ısrarını sürdürürken bu seriye de bambaşka bir fon oluşturmuş.
Biz de bu vesileyle yeniden sahnelenen “Vur, Yağmala, Yeniden” serisini 5 yönetmenden 3 kadın yönetmenle; bakış açıları, metni nasıl uyarladıkları ve reji seçimleriyle konuştuk.
3 kadın yönetmen Murat ve Özlem Daltaban’ın Nilüfer Kent Tiyatrosu’nda onları nasıl buluşturduğunu anlatıyor önce ve duydukları mutluluğu paylaşıyorlar sohbette.
NKT’nin ana ekibinden Melisa İclal Yamanarda ilk sözü alıyor ve “Murat abi (Daltaban) öncülüğünde ormandaki kulübeyi kazandırdık tiyatromuza” diyerek Bursa için bu güzel gelişmeyi aktarıyor.
“Nilüfer Kent Tiyatrosu ve onu oluşturanlar gerçekten özel insanlar” diyen Ebru Nihan Celkan ise yönettiği 3. Episode’un “Tahammülsüzlük”, “Aşık Kadınlar” ve “Troyalı Kadınlar” adındaki bölümlerinden bahsederken DOT’ta sahnelendiği zamana da atıfla şunu söylüyor: “Oyunlar 10 yıl sonra ne diyor 10 yıl önce ne demiştiyi keşfetmek keyifliydi.” Kendi reji yorumundan da bahseden Celkan, “Dramaturji yaparken feminizm perspektifini işin içine katabilmenin yollarını oyuncularla beraber bulduk.” diye vurguluyor. Celkan oyunun konusu itibariyle de “Yazarın bahsettiği dönem bir emperyal müdahalenin o zamanki hali” diyor ve aslında bugüne bakarak metne getirdikleri yorumu aktarıyor. “Metnin bir acımasızlığı var ve bu hepimize iyi gelecek diye düşünüyorum” diyen Celkan oyunun her birimizi davet ettiği derin yüzleşmedeki umuda işaret ediyor.
Gülhan Kadim, yönettiği 4. Episode / “Aşk (Ama Bir Yere Kadar)”, “Tanrıların Şafağı”, “Ana” oyunlarından bahsederken NKT’deki kolektif üretme halinden duyduğu heyecanı da paylaşıyor ve “Bayılırım bütünün parçası olmaya” diyerek mutluluğunu dile getiriyor. “Oyunlarda seyirci sürekli aktif, sürekli provoke ediliyor” diyen Kadim, “Gülen seyirciyle düşünen seyirci yan yana oturduğunda ‘neden gülüyor’ diye bir rahatsızlık da oluyor. Çünkü bunda gülünecek bir şey yok ki! Seyirci arasında böyle bir etkileşim de olabiliyor.” sözleriyle metnin etkisini aktarıyor. Kadim bunu yazarın “Türkiye'de seyircinin artık çok da alışık olmadığı kara komediyi kullanarak başka bir yerden temas edebilmesi” olarak değerlendiriyor.
Melisa İclal Yamanarda “Korku ve Sefalet”, “Savaş ve Barış”, “Dünyalar Savaşı” bölümlerinden oluşan 2. Episode’la beraber oyun serisinin tamamına dair “Savaşın neresindeyiz tartışmasını izliyoruz” diyor.
“Hepimiz kendimizin iyi insan olmasını istiyoruz” diyor ve parantez açıyor: Yazar öyle bir kara mizah yazmış ki! Tam böyle gülmeye dair bir an yaşarken seyirci aslında bir tokat yediğini hissederek “buna gülersem kendime gülüyor olacağım” diyor. Çünkü kendi toplumsal duyarsızlığıyla yüzleşiyor seyirci.” Yamanarda, oyunun bu sertliğini “Bursa seyircisi göğsünde yumuşatarak kucaklıyor” diyerek paylaşıyor.
Etkileyici rejileri ile 3 kadın yönetmenin söyleşisi yayında. Söyleşinin sonunda İstanbul’dan NKT’ye giden yol da tarif ediliyor, kaçırmayın!,
“VUR, YAĞMALA, YENİDEN” Yazan: MARK RAVENHILL 4.EPİSOD(Prömiyer) / Yöneten Gülhan Kadim Oyun Tarihleri: 16,17,21,23,24 Eylül Balat Atatürk Ormanı ORMANDAKİ KULÜBE'de. |
© Tüm hakları saklıdır.