ATİNA
Yunanistan'ın bir numaralı gündem maddesi, Yunanistan Başbakanı Kiryakos Mitsotrakis'in ABD kongresinde yapmış olduğu konuşma oldu.
Harvard mezunu Mitsotakis'in kendi eliyle yazdığı metinde ABD ile Yunanistan'ın ortak değerlerini sıralarken, "Washingon'a her geldiğinde kendisini niçin evinde gibi" hissettiğini ABD başkentindeki antik Yunan mimarisiyle inşa edilen görkemli binalarını örnek gösterdi.
Aynı konuşmasında antik Yunan'da Perikles'in döneminde doğan "Demokrasi" anlayışının ABD'nin kurucularına nasıl ilham kaynağı olmuşsa, 201. yaşına basan Yunanistan'ın 1821'de Osmanlı'ya karşı ayaklanışının da ABD'nin 4 Temmuz 1776'daki "bağımsızlık ilanı"ndan esinlendiğinden söz etti. Ve doğal olarak Kongre'nin bütün kesimleri tarafından ayakta alkışladı.
Mitsotakis'in 45 dakikalık konuşmasında, Türkiye'nin adını telafuz etmeden, Yunanistan'ın (adalar üzerindeki alçak uçuşlar, Kıbrıs'ta iki devlet ısrarı gibi) Türkiye'ye yönelik şikayetlerini sıralarken de ayakta alkışlanması Türkiye'de rahatsızlık yarattığı kadar Yunanistan'daki muhafazakâr kesimi memnun etti.
Zaten iki ülke arasında hep böyle olur. Uluslararası alanda bir tarafı memnun edecek bir şey olursa, diğer tarafta mutlaka bir rahatsızlık yaratır. Ancak bu, her iki ülkedeki muhalefet partileri için de geçerli. Mitsotakis, 10 kez ayakta olmak üzere, toplamında 37 dakika alkış toplamasına kendisini hayret etmiş; Kongre'deki uzunca bir alkışın ortasında konuşmasını keserek "İnanın ben Yunan parlamentosunda bile bu kadar çok alkış toplamıyorum" diyerek şaşkınlığını gizlememişti. Ancak Yunan muhalefet partileri aynı görüşte değildi.
Mesela ana muhalefet Radikal sol SYRİZA lideri Aleksis Tsipras, Mitsotakis'in kongre konuşmasında "Türkiye'nin adını telafuz etmemesini" eleştirdi ve "Türkiye'nin Yunanistan'a yönelik tahriklerini açık seçik ve Türkiye'nin ismini de vererek dile getirmesi gerektiğinden" söz etti.
SYRİZA'nın iki numarası Panos Skourletis ise Mitsotakis'in Kongre konuşmasıyla "komedyenlik" yaptığını söyledi.
Yunanistan Komünist Partisi KKE de Mitsotakis'in ABD Başkanı Joe Biden ile yaptığı görüşmesinde Yunanistan'ın F-35 savaş uçaklarına talip olduğunu söylemesine de sert tepki gösterdi. "Savaş uçaklarına değil, işçilerin, emekçilerin durumuna bakılmasını" istedi.
Mitsotakis'in "ABD'nin gönlünü aldığı" algısı her ne kadar hükümet ve hükümete yakın basında hakim olduysa Yunanistan'daki siyasi gözlemciler "Acele etmeye gerek yok, bekleyip göreceğiz" mantığını yürütüyor..
Yunanistan'da konuşulan diğer bir konu da Türkiye'nin Finlandiya ve İsveç'in NATO üyeliklerine itirazı oluşturdu.
Bu konuda yapılan uzun uzun yorumları dinlerken bir gazetecinin radyo programında "Finlandiya'nın üyeliğine acaba Yunanistan da mı karşı çıksa?" sorusuna takıldım.
Gazeteci bu düşüncesini "2010 yılında Yunanistan iflasın eşiğinde bulunurken, Yunanistan'a her türlü mali yardımı esirgeyip; eğer mali yardımda bulunacaksa bunun karşılığında Yunanistan topraklarının ipotek altında alınması şartını koşmamış mıydı?" sorusuna bağladı.
Ama Yunanistan'da genel olarak Türkiye'nin bu iki ülke için koyduğu çekincelerinin "Türkiye'nin gerek ABD ile gerek diğer NATO ülkeleriyle kendi çıkarları doğrultusunda pazarlık yapmayı amaçladığı" kanısı hakim oldu.
