10 Kasım 2024

Arslanlı Yol

Icardi'nin sezonu kapatması belli ki soyunma odasındaki herkesi motive etmişti. Daha 3. dakikada gelen gol, statta çalan İcardi şarkısı, Osimhen'in İcardi formasını tribünlere göstermesi, uzaktan verilen öpücükler vs vs.. 

Şampiyonlar Ligi'nden elenmiş, Beşiktaş'tan 5 gol yiyerek sezona başlayan Galatasaray, ligi domine etmiş, Avrupa'da rakiplerine sahayı dar eden futbol oynarken kimsenin aklına gelmeyecek bir seviyede şimdi.

25. Şampiyonluk cepte diyenler var ve hatta Avrupa Ligi'nde final hayali kuruyor bazı taraftarlar. Haksız da sayılmazlar.

Ağustos ayında Olimpiyat Stadı'nın dışında Okan Buruk'u istifaya davet edenlerden bazıları, Tottenham maçının sonunda da, ''Neden 7 gol atmadınız?'' diyerek Okan Buruk'a ağıza alınmaz küfürler ettiler.

Aklıma Duman Grubu'nun ''Kufi'' şarkısı geldi, ''Biz bu kafalara gelemedik abi.”

Ben de diyorum ki, ''Sizi ne mutlu eder; bilemedik abi.”

Anıtkabir'de tören alanına giderken yürünen bir yol var adı: Arslanlı Yol. Arslanlı Yol, yalnızca bir anıta değil, bir ideale giden yoldur. Atatürk’ün öngördüğü, emek emek ördüğü devrimin yoludur.

Bir süredir her resmi törende Şeref Defteri imzalanmadan önce seçilerek toplanan (Ya da evlerinden getirilen) küçük ama boş (!) bir kalabalık günün anlamının ne olduğunu bilemeden repliklerini haykırırlar. Sosyal medyada da isyan eder, ''Ulu Önder'' sıfatını beğenmezler. Ne yaparsanız yapın, ''Güneşi Balçıkla Sıvayamazsınız!''

Aynı memnuniyetsiz bazı Galatasaraylı taraftarlar gibi. Okan Buruk'a küfür ederler, mutlu olmayı bilemezler.

Galatasaray'ın da bir Arslanlı Yolu var ve daha ilk metresinde, ''Maksadımız İngilizler gibi toplu bir halde oynamak, bir renge ve bir isme malik olmak ve Türk olmayan takımları yenmek" yazar. Yendiler ya, daha ne istiyorsunuz?

Bir gol kralından çok saha içi lideri İcardi'yi kaybettin, devre arası Osimhen'in de başını yeşil renkli paralar döndürürse ne yaparsın? Onu düşünsene sen.

Maç başlamadan yapılan tribün organizasyonu unutulmaz güzellikteydi.. Bir ''Önder'' nasıl anılır hep beraber izledik. Uzaklardan gelmiş Samsunspor taraftarının bu anma törenine yaptığı katkı da anlamlıydı. Tüm tribünlere teşekkürlerimizle.

İcardi'nin sakatlığı başlamadan mental olarak maçın önüne geçmişti. Tribünler her gol sonrası aşk şarkıları söyledikleri gol krallarını unutmamış, geçmiş olsun dileklerini ve daha güçlü beklediklerini pankartlarla dile getirmişlerdi.

Arjantinli yıldızın sezonu kapatması belli ki soyunma odasındaki herkesi motive etmişti. Daha 3. dakikada gelen gol, statta çalan İcardi şarkısı, Osimhen'in İcardi formasını tribünlere göstermesi, uzaktan verilen öpücükler vs vs.. 

Erken gelen gol çok fazla İcardi şarkısı, çok fazla başlama vuruşu müjdecisi gibiydi ama ilk yarı dağ fare doğurdu. Pozisyon da, gol de yoktu. Tempo düşük, Galatasaray yorgundu.

Samsunspor, Tottenham'dan çok daha yürekli futbol oynadı. Bunu anlamak için Davinson Sanchez'in başarılı performansına bakmak yeterli. Defanstan oyun kuran, rakibin neredeyse tüm ataklarını kesen bir Kolombiyalı izledik. Geçen sezon sakatlığı nedeniyle çok fazla gözükmeyen Sanchez geride kalan maçların bana göre hem en kritik hem de yıldızlaşan ismi oldu.

Jakobs oyundan çıkınca yap-boz tahtasına dönen Galatasaray defansı yine değişti. Üçlü savunma düzeni devreye sokuldu. Nelson ortaya geçti, övgüler gönderdiğimiz ve çizgiye daha yakın oynayan Sanchez sadece bir kez rakibini kaçırdı ve penaltıya neden oldu..

Beraberlik golünün ardından Galatasaray azıcık gaz pedalına dokundu tempo yükseldi, orta sahayı daha kalabalık tutup ligin en çok pas yapan rakibini hataya zorladı. Osimhen ile ''Nöbetçi santrfor Batsuhayi'' golleri atıp, İcardi'nin şarkısını tribünlere söylettiler. Yine ''Aşkın olayım'', yine uzaktan öpücükler vs vs.

Gelelim özete. Sarı-Kırmızılı takım çok yüksek tempolu 65 dakikalık Tottenham maçından yorgun döndü. Galatasaray, yorgunluğunu milli arada üzerinden atar. O kolay. Ama milli ara yüzünden ajandası dolu takımların bu kadar sık maç yapmaması gerekiyor. Hem o yorgunluk hem de bu zemin Galatasaray'ın asıl rakibi gibi. Zemin ağır kış şartları gelmeden düzelmezse daha çok futbolcu sakatlanır. Muslera bile sakatlanıp ağır zeminden şikayet edip maç bitsin diye dua ediyorsa gerisini siz düşünün.

Mustafa Ersoy kimdir?

1967 yılında Adana'da doğdu.

1987 yılında başladığı gazetecilik yolculuğunda Sırasıyla Cumhuriyet, Sabah, Star, NTV Spor, Lig TV dolayısıyla beIN Sports'ta çalıştı.

Cumhuriyet, Sabah ve Star'da Galatasaray muhabirliği yaptı.

NTV ve Lig TV'de istihbarat şefliği, beIN Sports'da ise haber müdürlüğü görevinde bulundu. 2020 yılında kendi köşesine çekildi.

 

 

 

 

 

 

 

Yazarın Diğer Yazıları

Ev hapsi...

Galatasaray, Premier Lig'in en golcüsü Tottenham'a kabus gibi bir gece yaşattı, resmen ev hapsi cezası verdi...

Umut hakkı

Önce deplasmanda Fenerbahçe'yi ardından sahasında Beşiktaş'ı mağlup eden Galatasaray, daha sezonun 10. maçında rakiplerinin elinden sadece 3 puanı değil ''Umut Hakkı''nı da aldı

Tabutta röveşata…

Türkiye'de derbiler çok da kolay geçmez. Okan Buruk'un, provasını yaptığı oyunun özellikle ikinci perdesini ve 3'lü defans kurgusunu gözden geçirmesi gerekiyor...

"
"