21 Ekim 2018 12:58
1)HATAY\'DA FABRİKA YANGINI
HATAY’ın merkez ilçesi Antakya’da bulunan narenciye paketleme fabrikasında henüz bilinmeyen nedenle yangın çıktı. Yaklaşık iki saate söndürülen yangın sonrası fabrika kullanılamaz hale geldi. Yangın, Antakya-İskenderun karayolu üzeri Kuyucak mevkiinde bulunan narenciye paketleme fabrikasında meydana geldi. Henüz bilinmeyen nedenle çıkan yangın, fabrikada bulunan plastik ve tahta kasaların alev almasıyla kısa sürede büyüdü. İhbar üzerine olay yerine gelen Hatay Büyükşehir Belediyesi itfaiyesi ve Orman İşletme Müdürlüğü\'ne bağlı ekipler sevk edildi. Yaklaşık 2 saatlik çalışmanın ardından kontrol altına alınan yangında, fabrika kullanılamaz hale gelirken, can kaybı ya da yaralanan olmadığı bildirildi.
Polis yangınla ilgili inceleme başlattı.
Görüntü Dökümü
-----------------------
- Olay yerine gelen İtfaiye ekiplerini görüntüsü
- Yangına müdahale eden iş makinelerinin görüntüsü
- Yangına müdahale eden itfaiye ekiplerinin görüntüsü
- Olay yerinden genel ve detay görüntüler
SÜRE: 00\'55\" BOYUT: 103 MB
Haber-Kamera: Hüseyin BOZOK/HATAY (DHA)
============================================
2)TOPRAKTA GÖMÜLÜ BULUNAN BEBEK, ANNE KARNINDA ÖLMÜŞ
KOCAELİ\'nin Darıca ilçesinde dün yol kenarındaki boş arazide oyun oynarken toprağı kazan çocuklar tarafından bulunan bebek cesedinin, anne karnında öldüğü ve düşük yapan Suriyeliye ait olduğu ortaya çıktı. Gözaltına alınan Suriyeli çift, ifadelerinin ardından serbest bırakıldı.
Olay dün öğlen saatlerinde Osmangazi Mahallesi Erol Sokak üzerindeki boş arazide meydana geldi. Oyun oynarken toprağı kazan çocuklar, çürümüş halde bebek cesediyle karşılaştı. Haber verilmesi üzerine polis olay yerine gelerek inceleme başlattı. Polis, bebek bezinde yazan hastane isminden yola çıkarak annenin kimlik bilgilerine ulaştı. Bebek cesedi de Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Olayın yaşandığı sokak üzerinde oturdukları tespit edilen Suriye uyruklu E.M. adlı kadın ile eşi M.H., polis tarafından gözaltına alındı. M.H. verdiği ifadede, hamile eşini doğum yapması için 15- 20 gün önce hastaneye götürdüğünü, düşük yapmasının ardından bebeği söz konusu arsaya kendisinin gömdüğünü söyledi. M.H., bebeğin anne karnında öldüğüne dair doktor raporlarının da mevcut olduğunu belirttiği öğrenildi.
Suriye uyruklu çift, verdikleri ifadelerinin ardından savcılık talimatıyla serbest bırakıldı.
Erol POLAT/DARICA (Kocaeli), (DHA)-
================================================
3)OĞLUNUN EVİNİ YAKMASIYLA SOKAKTA KALAN ANNENİN YAŞADIKLARI ÜZDÜ
DENİZLİ\'nin Pamukkale ilçesinde, psikolojik sorunlar yaşayan oğlunun evini yakması üzerine sokakta kalan ve komşularının yanına sığınan meme kanseri hastası 65 yaşındaki Feride Ağan\'ın yaşadıkları üzüntü yarattı. Oğlunun tedavi edilmesi için çeşitli kurumlara başvurduğunu, ancak sonuç alamadığını söyleyen Feride Ağan, başını sokabileceği bir ev istedi.
Cumhuriyet Mahallesi\'nde annesi Feride Ağan ile birlikte tek katlı müstakil bir evde yaşayan 31 yaşındaki Ü.A. (Ümit Ağan), bir yıl öncesine kadar bir emlak şirketi sahibiydi. Yaklaşık 2 milyon liralık servetini işlerinin kötü gitmesi nedeniyle kaybeden Ü.A.\'nın psikolojisi bozuldu. Annesinin evinde yaşamaya başlayan Ü.A., iddiaya göre, alkol ve uyuşturucu madde bağımlısı oldu. Annesi Feride Ağan\'dan sürekli para istediği belirtilen Ü.A., iddiaya göre son altı ayda, alamağı zamanlarda şiddet uygulamaya başladı. Geçen 10 Ekim\'de Ü.A.,yine para istediği annesine şiddet uyguladı. Anne Ağan, evden çıkıp komşularına sığındı. Bu sırada Ü.A., iddiaya göre, çakmakla kıyafetleri tutuşturarak evi ateşe verdi. Ü.A.\'nın kaldığı odayı yakmasıyla başlayan yangın, kısa sürede tüm evi sardı. Anne Ağan, evinin yanışını çaresizce izledi. İhbar üzerine olay yerine gelen itfaiye ekipleri, yangını söndürdü ancak ev oturulamaz hale geldi. Olayla ilgili soruşturma başlatan polis, Ü.A.\'yı gözaltına aldı. Annesinin şikayetçi olduğu Ü.A., sevk edildiği adliyede tutuklandı. Bütün eşyaları yanan anne Feride Ağan, sadece üzerindeki kıyafetleriyle sokakta kaldı. Ağan\'a komşuları sahip çıkarak evlerini açtı, onlarda yaşamaya başladı.
Anne Ağan, her şeyini kaybeden oğlunun psikolojisinin bozulduğunu, kendisine şiddet uyguladığını belirterek son altı ayda Valilik, Emniyet Müdürlüğü, Cumhuriyet Başsavcılığı, Sağlık Müdürlüğü gibi aklına gelen bütün devlet kurumlarına başvurup dilekçeler verdiğini anlattı. Anne Ağan, \"Tedavi için gönüllü yatması gerektiğini söylediler. Ama gönüllü yatıramadık. Psikoloji bozuk olduğundan her gün para istedi. Vermediğimde çıldırıyordu, beni dövüyordu. Komşularda kalıyordum, can güvenliğim yoktu. Evi yaktığında da komşulara sığındım. Ben yaşlı ve hasta birisiyim. Çeşitli hastalıklarım var ve kanserim, gücüm yok. Devlet bana sahip çıksın. Valiyle ağlayarak konuştum yardım istedim. Benim kimsem yok dedim, hastayım dedim. Anlatamadım, her şeyim yandı. Başımı sokacak ev istiyorum\" dedi.
Bu arada annenin feryadına Denizli Büyükşehir Belediyesi\'nin yardım kuruluşu olan Sevgi Eli duyarsız kalmadı. Anne Ağan\'a Sevgi Eli tarafından gerekli yardımın yapılacağı öğrenildi.
Görüntü Dökümü
----------------------
- Cep telefonuyla çekilen evdeki yangından ve alevlerden
- İtfaiye ekibinin yangına müdahalesinden
- Yanan evden detay görüntüler
- Anne Feride Ağan\'dan detay
- Ağan\'ın konuşmaları
- Evi yakan oğlunun opak resmi
Haber-Kamera:Ramazan ÇETİN/DENİZLİ, (DHA)
===========================================================
4)ZERZEVAN\'DA 1500 YILLIK YERALTI SIĞINAĞINDA KAZILAR BİTTİ, SIRA KUZEY KULEDE
DİYARBAKIR\'ın Çınar ilçesinde bulunan Zerzevan Kalesi\'ndeki bin 500 yıllık yeraltı sığınağında kazılar tamamlandı. 2,5 yılın ardından biten kazı çalışmalarında 46 seramik, 9 sikkenin yanı sıra 2 ameliyat malzemesi bulundu. Kazı ekibi Kuzey Kule\'de çalışmalara başlarken, Kazı başkanı Dicle Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd.Doç.Dr.Aytaç Coşkun, sığınağın en yakın zamanda ziyarete açılacağını belirterek, “2019 yılında hedef 1 milyon ziyaretçi ağırlamak\" diye konuştu.
SIĞINAKTA KAZI ÇALIŞMALARI BİTTİ
Çınar ilçesine 13 kilometre uzaklıkta bulunan, özellikle Roma İmparatorluğu\'nun Diyarbakır\'daki geçmişine ışık tutması beklenen ve dünyanın en iyi korunan sınır garnizonu olarak bilinen Zerzevan Kalesi\'nin sırları açığa çıkmaya devam ediyor. Bölgede 639 yılında duran hayat, 2014\'teki kazılarla gün yüzüne çıkarılarak dönemin hem ticari hem de stratejik konumuna ışık tutuyor. Bugüne kadar ki kazılarda Mithras Tapınağı, kiliseler, villalar, gizli geçitler, su sarnıçları, kaya mezarları ve su kanalları gibi keşifleriyle hem tarihçileri hem de meraklılarını şaşırtan Zerzevan Kalesi\'nin 54 kişilik arkeolog ve restoratör ekibi son olarak yerin 2,5 metre derinliğindeki sığınakta kazı çalışmalarını bitirdi. Söz konusu sığınağın dönemin hem yiyecek deposu hem de savaş zamanında barınma alanı olarak kullanıldığını açıklayan Kazı Başkanı Dicle Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Aytaç Coşkun, “Bu sığınakta çalışmalar uzun sürdü. Çok yeni tamamladık. Bir hafta gibi bir süre oldu. Bunun gibi birçok yapı var Zervevan Kalesi içinde. Bu da zamanla gün yüzüne çıkacak. Burası aslında barış zamanı büyük bir yiyecek-içecek deposu. Fakat savaş zamanında bir sığınak olarak kullanılmış. Yaklaşık burada sürekli kalan nüfus bin 400. Savaş olduğu zaman ovada tarımla uğraşan halk buraya sığınıyor ve on binleri geçiyor. İşlevleri farklı ama savaş zamanında geçici olarak barınabilecekleri yerler inşa edilmiş. Buranın beş havalandırması ve tek bir giriş noktası var. Binlerce kişiden bahsettiğim için toplamda bu şekilde 5 adet daha sığınak var. Burası aynı zamanda ana kaya olduğu için yer altı şehirleri inşa edilmiş. Dolayısıyla içinde de sığınaklar mevcut. Şuan için temizlik ve koruma restorasyon çalışmaları var. Daha sonra da ziyarete açacağız\" dedi.
“3 BİN YILLIK MUAZZAM KOLEKSİYON VAR\"
Dönemin askeri ve günlük yaşamına ilişkin arkeolojik buluntulara rastladıklarını açıklayan Yrd. Doç. Dr. Coşkun, “Yaklaşık bir hafta önce burada çalışmaları tamamladık ve buradaki kazı 2, 5 yıl sürdü. Daha sonra koruma ve restorasyon çalışmaları devam edecek. Muazzam bir koleksiyon var aslında. 3 bin yıl öncesine ait bir dönemden bahsediliyor. 9 sikke, 4 yüzük, 25 ok ucu, 3 kandil, 6 ağırşak, 6 boncuk, 47 cam kap, 46 seramik, 12 pithos, 2 ameliyat aleti ve 1 küpe bulundu\" diye konuştu. Sığınağın ardından kaledeki gözetleme ve savunma amaçlı yapılan Kuzey Kule\'de çalışmalar için kolları sıvadıklarını aktaran Coşkun, \"Biz şimdi Kuzey Kulede çalışmalara başladık. Aslında iki büyük kulesi var. Normalde 10 tane burçları var. Kuzey Kule de stratejik bir öneme sahip. Muhtemelen o da 21 metre yükseklikte 3 katlı bir kuleydi. Yaklaşık bir 10 gün oldu biz kazılara başlayalı. 7 metrelik bir dolgu var burada. Kuleler hem savunma hem de gözetleme amaçlı yapılmış. Neyle karşılaşacağız bilmiyoruz ama eminim önemli sonuçlara ulaşacağız çalışmalar tamamlandığında\"dedi.
HEDEF 1 MİLYON ZİRAYETÇİ
Zervevan Kalesini ilk 9 ayda toplamda 313 bin kişinin ziyaret ettiğini ifade eden Yrd. Doç. Dr. Aytaç Coşkun, “Bu yıl 500 bini geçeceğiz. Çünkü büyük bir akış var buraya. Önümüzdeki yıl ise bu rakam 1 milyon ziyaretçiyi geçecektir. Çünkü, kazı ve alt yapı çalışmaları da devam ediyor. Zerzevan Kalesi\'nde iki yıl içerisinde tamamını ziyarete açmayı planlıyoruz. En az 50 yıl ise kazı çalışmaları devam eder\"dedi.
ZERZEVAN KALESİ
Askeri yerleşim antik yol güzergahında, 124 metre yükseklikteki kayalık bir tepenin üzerine kurulan Zerzevan Kalesi, Amida ile Dara arasında stratejik bir noktada yer alıyor. Yerleşim konumu itibariyle bütün vadiye hakim, antik ticaret yolu üzerinde, geniş bir alanı kontrol altında tutan, stratejik bir Roma sınır garnizonu.
Görüntü Dökümü:
-Kaleden genel görüntü
-Arkeologların çalışmaları
-Yer altı sığınağına iniş
-Sığınağın içinden detay görüntüler
-Sığınak içinde Aytaç Coşkun ile röp.
Haber-Kamera:Burak EMEK-Alev HAMİTOĞULLARI/DİYARBAKIR,(DHA)
==================================================
5)ÖZEL SPORCULAR GÖĞÜSLERİ KABARTTI
PORTEKİZ\'in Madeira Adası\'nda düzenlenen Dünya Down Sendromlular Atletizm ve Masa Tenisi Şampiyonası\'nda Türkiye\'ye 3 altın, 5 gümüş ve 8 bronz madalya kazandıran özel sporcular, gurur kaynağı oldu. Türkiye Özel Sporcular Spor Federasyonu Başkan Vekili Sadettin Akçi, bu başarının ardından Dünya Down Sendromlular Spor Federasyonu\'nda yönetime giren Türkiye\'nin, 2020 yılında yapılacak dünya olimpiyatlarına da ev sahipliği yapmaya hak kazandığını belirtti.
Portekiz\'in Madeira Adası\'nda 1-8 Ekim 2018 tarihleri arasında düzenlenen Dünya Down Sendromlular Atletizm ve Masa Tenisi Şampiyonası\'na katılan atletizmden 5, masa tenisinden ise 4 Türk sporcu başarılı olarak ülkeye döndü. Portekiz\'e giden ekibe İzmir\'den eşlik eden Türkiye Özel Sporcular Spor Federasyonu Başkan Vekili Sadettin Akçi, özel sporcuların bu şampiyonada 3 altın, 5 gümüş ve 8 bronz madalyaya kazandığını vurguladı. Türkiye için büyük bir başarı elde edildiğine dikkat çeken Akçi, Portekiz\'de yapılan Dünya Down Sendromlular Spor Federasyonu seçimlerinde Türkiye\'nin de yönetime seçildiğini ifade etti. Ayrıca 2020 yılında gerçekleştirilecek dünya olimpiyatlarına da Antalya\'nın ev sahipliği yapacağını anlatan Akçi, \"2020 yılında yapılacak dünya olimpiyatlarına yaklaşık 4 bin özel sporcu katılacak. Bu uluslararası etkinliğin Türkiye\'de gerçekleştirilecek olması bizim için son derece önemli. Son yıllarda devletin özel eğitime muhtaç bireylere sağladığı imkanlar artınca başarılar da arttı\" diye konuştu.
16 MADALYA KAZANDILAR
Türkiye Özel Sporcular Spor Federasyonu bünyesinde yaklaşık 550 spor kulübü ile birlikte 40 bine yakın lisanslı down sendromlu, mental ve otistik sporcunun bulunduğunu söyleyen Sadettin Akçi, performansları en iyi olan 9 sporcunun milli takıma alınarak kamp sürecinin ardından Türkiye\'yi Portekiz\'de temsil ettiğini dile getirdi. Özel sporcuların toplam 16 madalya ile ülkelerine döndüğünü belirten Akçi, \"Federasyon olarak down sendromlu, otistik ve mental sporculara spor yaptırıyoruz. Masa tenisi, atletizm, yüzme, binicilik ve kayak gibi 14 branşımız var. Milli takımdaki sporcular ulusal ve uluslararası yarışmalara katılıyor. Ülkemiz özel sporcular alanında başarılarıyla dünyanın sayılı ülkelerinden biri haline geldi\" dedi.
HEM AİLELERE HEM ÇOCUKLARA MOTİVASYON
Sporun normal bireylerde mutluluk hormonlarını arttırarak büyük katkılar sağladığını belirten Türkiye Özel Sporcular Spor Federasyonu Başkan Vekili Sadettin Akçi, özel çocuklarda ise terapi etkisi yarattığını dile getirdi. Engelli bir bireye sahip ailelerin de çocuklarla ilgili yaşamsal beklentilerinin oldukça kısıtlı olduğuna dikkat çeken Akçi, şunları söyledi:
\"Bu çocukların birçoğu evlenemiyor, işe giremiyor. Ailelerin evlatlarıyla ilgili beklentilerini spor alanında karşılayabiliyoruz. Onların evlerine gittiğimizde çocukların madalya ve kupalarından oluşan özel köşeler oluşturduklarını görüyoruz. Sporda elde edilen başarılar, her anlamda gözden çıkarılan çocukların rehabilitasyonlarının yanı sıra ailelerin de psikolojik sürecini iyileştiriyor. Bu çocuklar işe alınıyor. Milli olimpiyat komitesi özel sporculara maaş veriyor, devlet tarafından ödüllendiriliyorlar. Portekiz\'de kazanılan başarılardan sonra Kırklareli\'ndeki çocukların belediye tarafından işe alındığını öğrendik.\"
ÖZEL SPORCULARA SPONSORLUK DESTEĞİ
Özel sporcuların yaşadıkları illerde onların hem fizyolojisini hem psikolojisini bilen antrenörler tarafından yetiştirildiğini söyleyen Sadettin Akçi, fiziksel sorunlar yaşayan down sendromluların önemli başarılara imza atarak fark yarattığını vurguladı. Akçi, \"Down sendromluların kas yapıları ve görünüşleri farklı, çoğu kilolu bireyler. Spora yatkın fiziksel özellikleri yok. Özel eğitimden sonra sporda da pek çok başarı gösterebiliyorlar. Down sendromlu çocukları zihinsel engelli çocuklarla yarıştırmıyor, kendi kategorilerinde rekabet etmelerini sağlıyoruz. Bu sporcular da fırsat verildiği zaman normal sporcular gibi ülkemizi kendi kategorilerinde temsil edebilirler. Hayırseverlerimiz de sosyal sorumluluk bilinci kapsamında sponsorluk bütçelerinde özel eğitime muhtaç bireylere yer ayırsınlar\" diye konuştu.
Görüntü Dökümü
------------------
-Portekiz\'de düzenlenen olimpiyatlardan görüntü,
-Özel sporculardan detay görüntü,
-Ödül töreni ve madalya takdiminden görüntü,
-Sadettin Akçi ile röp,
-Sadettin Akçi ile spor yapan özel çocuklar eşliğinde detay görüntü.
Haber: Nevra UÇKAÇ - Kamera: Mehmet CANDAN / İZMİR, (DHA)
© Tüm hakları saklıdır.