Şahsına yöneltilen eleştirilere ve hem ülke içinden hem yurt dışından gelen baskılara uzunca bir süre direnerek, Irak başbakanlık makamında üçüncü dönemini geçirmek isteyen Nuri El Maliki sonunda ısrarından vazgeçti. Dün akşam saatlerinde bir açıklama yapan Maliki, bundan böyle hükümeti kurmakla görevlendirilen Haydar El Abadi’ye destek olacağını bildirdi. Böylece ülkeyi kasıp kavuran İslam Devleti örgütüne karşı mücadelede tüm grupları birleştirecek yeni bir koalisyon hükümeti kurulmasının önündeki en önemli engel ortadan kalkmış oldu.
Nuri El Maliki kamuoyuna yaptığı açıklamada, ülkesinin yüksek çıkarları için başbakanlık iddiasını daha fazla sürdürmeyeceğini, ülkesini ve ezilen insanları savunmak için terörizme karşı, Irak'ın birliği, egemenliği ve bağımsızlığını müdafa etmek adına bir asker gibi savaşacağını ifade etti.
Amerika Birleşik Devletleri, Irak Cumhurbaşkanı Fuad Masum’un hükümeti kurma görevini Irak Parlamentosu Başkan Yardımcısı Haydar El Abadi’ye vermesinden memnuniyet duyduğunu daha önce resmi ağızlardan dile getirmişti. Maliki’nin geri çekilme açıklamasını değerlendiren Amerikan hükümetinin güvenlik danışmanlarından Susan Rice, bu adımın Irak’ın bütünlüğü adına çok önemli olduğunu ve Maliki’yi bu tavrından dolayı kutladığını bildirdi.
Irak’ın başkenti Bağdat’ta bu gelişmeler yaşanırken ülkenin kuzeyinde, İslam Devleti örgütünden kaçarak Sincar Dağları’na sığınan Yezidilerin dramı devam ediyor. Kendi imkânları ve Kürt peşmergelerin yardımı ile büyük çoğunluğu dağlık bölgeden kaçırılmış olsa da hâlâ Sincar Dağları’nın çorak ve susuz tepelerinde yardım bekleyen kitleler bulunuyor. Yaşananları yerinde görmek için birkaç gün önce Kuzey Irak’a giden ve burada Kürt peşmergelerinin helikopterlerle bölgeye düzenledikleri kurtarma operasyonuna katılan Avusturya Yeşiller Partisi’nden Avrupa Parlamentosu Milletvekili Michel Reimon, üzerinde binlerce insanın bulunduğu çöl gibi bir yer olan Sincar'ın, 45 derece sıcak, su ve gölgeden mahrum bir dağ kütlesi olduğunu dile getirdi. Helikopterlerin bölgeye havadan su attıktan sonra uygun bir yere iniş yaptıklarını anlatan Reimon, yüzlerce, binlerce insanın tek kurtuluş yolu olarak gördükleri helikopterlere akın akın koştuklarını, askerlerin ise kadınlar ve çocukları bindirip, helikopteri ele geçirmeye çalışan erkeklere engel olmaya çabaladıklarını ifade etti.
Alman Sol Parti'den eleştiri
Bu dramatik bölgeye yardım gönderen ülkeler arasına bugün Almanya da katıldı. Savunma Bakanı Ursula von der Leyen, gıda ve ilaçlarla yüklü askeri kargo uçaklarının Türkiye’ye kalkışı öncesinde yaptığı konuşmada, ”Almanya’nın ilk yardım paketini acilen yoluna koyması benim için çok önemliydi“ dedi.
Öte yandan Alman Parlamentosu’ndaki muhalefet partilerinden Sol Parti’nin Genel Başkanı Katja Kipping, Türkiye’nin İslam Devleti Örgütü’ne karşı gerçek anlamda bir mücadeleye girmemesi durumunda Avrupa Birliği’ne tam üyelik görüşmelerinin durdurulmasını talep etti.
Kipping, "Türkiye, bir yandan Avrupa Birliği’ne girmeye çalışırken diğer yandan da İslam Devleti örgütünün terör çeteleri için gizli bir geri çekilme ve ikmal bölgesi olamaz" ifadelerini kullandı.
