Dünya
Deutsche Welle

Troyka vadesini doldurdu

Atina'da işbaşına gelen yeni hükümet Troyka ile işbirliğini tartışmaya açtı. Yunanistan, reform programını denetleyen denetçileri evlerine göndermek istiyor.

07 Şubat 2015 11:00


Yunan hükümeti ilk olarak borçlarının silinmesi için Avrupalıları ikna turlarına başladı. Yunan hükümeti ayrıca Avrupa Merkez Bankası, Uluslararası Para Fonu ve Avrupa Birliği yetkililerinden oluşan Troyka'nın Yunanistan'daki tasarruf önlemlerini denetlemesini de sonlandırmasını istiyor. Ancak Atina'nın ortaya koyduğu çözüm yolları Avrupa'da tepkilere yol açıyor.

Yunanistan Maliye Bakanı Yanis Varufakis ile Euro Grubu Başkanı Jeroen Dijsselblom'un geçen haftaki görüşmesinin ardından gazeteler, "Yunanistan Troyka'yı dışarı atıyor" başlıklarıyla çıktı. Ancak Bakan Varufakis, gazetelerin bu yöndeki saptamalarını abartılı bulduğunu açıkladı. Kemer sıkma politikalarından iyice bunalan Yunan halkının büyük umut bağladığı yeni Maliye Bakanı Varufakis, Troyka'ya bakışını, "Troyka iki organdan oluşuyor. İlki, Yunanistan'a ödünç para veren kurumlar; Avrupa Komisyonu, Avrupa Merkez Bankası ve Uluslararası Para Fonu. Elbette bunlarla seve seve müzakere ederiz. Sorun ikinci kısımda. Yunanistan'da reformların uygulandığını gözlemleyen denetçiler. Bu kişiler çok iyi insanlar. Ama işleri bir programı uygulamak. Söz konusu program ise bize göre beş yıldır elle tutulan hiçbir başarı gösteremedi" sözleriyle dile getirdi.

Troyka'dan ne anlıyorlar

Burada Troyka programından kast edilen, borç isteyen krizdeki ülkelerin uymaları gereken kurallar. Bakış açısına göre de farklılıklar oluşuyor. Troyka, bazılarına göre ekonomik düzelmenin gereği, bazılarına göre ise yoksulluk ve gerilimi artıran talimatlar bütünü.

Avrupa Parlamentosu'ndan Yeşiller Milletvekili Sven Giegold da Troyka'ya karamsar bakanlardan. Giegold, "İşsizlik her yerde arttı, ekonomik gelişme yavaşladı, borçlar tasarlanandan daha da yüksek çıktı. Kendi ölçülerine göre Troyka hiçbir yerde işini iyi yapmadı" diye görüş bildiriyor.

Liberal Partili Avrupa Parlamentosu Milletvekili Alexander Graf Lambsdorff ise Troyka'nın gerekliliğine inanıyor. "Troyka, kriz ülkelerinin anlaşmalara uyup uymadıklarını denetler. İspanya, Portekiz ve İrlanda'da bu sistem işledi. O yüzden, bu sistemin Yunanistan'da uygulanmamasına karşıyım. Çünkü Yunanistan halen krizde ve yardıma ihtiyacı var" diye konuşan Lambsdorff, Yunanistan'ın Troyka'nın denetiminden muaf tutulmasına ise karşı.

Yararı da oldu

Troyka'nın işe yaramadığı görüşünü savunanlar kadar Troyka sayesinde Yunanistan'ın ilerleme kaydettiğini düşünenler de var. Duisburg Essen Üniversitesi İktisat Profesörü Ansgar Belke, Troyka sayesinde Yunanistan ekonomisinin büyümeye başladığını buna paralel olarak ihracaatın da artış gösterdiğini belirtiyor.

Ancak Prof. Belke, bu gelişmelere rağmen Troyka'nın artık miadını tamamladığını belirterek, "Troyka artık sürecini tamamladı. Sadece Yunanistan ve Kıbrıs için geçerli bir hale geldi. Yeni yardım programları için gerekli olmayacaktır" diye sözlerini sürdürüyor.

Aslında AB Komisyonu, Avrupa Merkez Bankası ve Uluslararası Para Fonu'ndan oluşan Troyka'ya karşı çok sayıda argüman sunmak mümkün. Örneğin AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker, Troyka'nın demokratik legitimasyondan yoksun olduğu görüşünü geçen yıl dile getirmişti.

Emri vakiye tepki

Öte yandan Yunanistan ve ekonomik programların uygulandığı diğer ülkelerde sokağa dökülen halk, atanmış bürokratların seçilmiş siyasilere emri vaki yapmalarını çok kez protesto etmişlerdi.

Ayrıca Avrupa Merkez Bankası'yla ilgili çelişkiler de var. Bir yandan Avrupa para politikasından sorumluyken diğer yandan da Yunanistan'la reformlar konusunda pazarlıkları sürdürerek, değersiz Yunan devlet tahvillerini güvence olarak kabul ediyor.

Washington'da bulunan Uluslararası Para Fonu da Troyka'da yer alıyor olmaktan dolayı mutlu değil. AB, Yunanistan'ın borçlarının bir kısmının silinmesine yönelik girişimini 'Avrupalı vergi mükelleflerinin daha fazla zorlanacakları' gerekçesiyle engellemişti.

Peki Troyka'nın alternatifleri var mı? Prof. Belke'ye göre var. Uzman, Troyka'nın görevini Lüksemburg'da faaliyet gösteren uluslararası finans kuruluşu Avrupa İstikrar Mekanizması'nın üstlenebileceğini söylüyor. Belke, söz konusu kurumun Avrupa Parlamentosu tarafından desteklenmesinin bir Avrupa Para Fonu'nn oluşmasına da önayak olacağını ifade ediyor.

Ancak bu uzun bir süreç gerektiriyor. O yüzden Belke Yunan hükümetinin önümüzdeki süreçte Troyka ile uzlaşarak yoluna devam etmesinde yarar görüyor. Ama uzmana göre Troyka'nın Yunanistan'dan sonra ömrü yok.

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştirDeutsche Welle