Ankara’da seks işçisi trans kadınlar, sistematik hale geldiği ifade edilen bekçi saldırılarına karşı bir araya geldi.
Pembe Hayat Derneği, eylülde yaptığı açıklamayla Ankara Esat’ta gece bekçilerinin trans kadınlara sokakta baskı yaptığını açıklamıştı.
bianet'in aktardığına göre, Baskıların arttığını ifade eden Pembe Hayat Derneği üyesi trans kadınlar bekçi ve polis şiddetine karşı neler yapılabileceğini konuşmak için bir araya geldi. Avukat Emrah Şahin’in de katıldığı toplantıda, translara yasal hakları ve hukuki süreç hakkında bilgi verildi.
Neler oldu?
10 Eylül gecesi Libya Caddesi üzerinde bir restoranda yemek yiyen translar, bekçiler tarafından gitmesi için uyarılmış, yemek yemeye devam edince restorana polis çağrılmıştı. Polis trans kadınlar yemeklerini yiyip evlerine dönene kadar restoran önünde beklemişti.
Kendisini amir olarak tanıtan bir polis memuru ise restoran işletmecilerini “Bunları bir daha içeri alıp yemek verirsen ruhsatını elinden alırım, senin de başın yanar” diyerek tehdit
Aynı gece bekçiler Esat’ta caddede çalışan seks işçisi bir trans kadını durdurmuştu. Trans kadın, elinde bira şişesiyle üzerine yürüyen saldırgana karşı bekçilerden yardım istemiş ancak bekçiler trans kadına oradan gitmesini söylerken, “Sizin için görevlendirildik” demişti.
Yine eylül ayında, Pembe Hayat bir trans kadının takside hareket halindeyken bekçiler tarafından durdurulduğunu ve taksiden indirildiğini, bekçilerin taksiciyi ise tehdit ettiklerini duyurmuştu.
Geçtiğimiz günlerde ise Ankara’nın Kolej semtinde çalışan translara bekçiler fiziksel şiddet uygulamıştı. Olayın ardından trans kadınların yanına iki araç yanaşmış ve “Sizin sonunuzu getireceğiz” diyerek tehdit etmişti.
Bir trans kadın ise Pembe Hayat’a şöyle konuşmuştu:
“Olaylar Esat semtinin tamamında yaşanıyor ve bekçiler Vali tarafından bizler için görevlendirildiklerini, buralarda gezemeyeceğimizi söylüyor. Dün akşam eşofmanlarımla köpeğimi tuvalete çıkardığımda bile durduruldum ve bir an önce eve gitmezsem cezai işlem uygulanacağı söylendi. Hepimiz Esat’ta oturuyoruz, bizi dışarı bile çıkarmıyorlar.”