Brüksel'de bir araya gelen Avrupa Birliği devlet ve hükümet başkanlarının gündeminde iki önemli konu vardı. Avrupa Birliği'nin üstü düzey mevkilerinden konsey başkanlığı ile dış politika yüksek temsilciliğine atanacak isimlerin belirlenmesi ve Birlik'i aylardır meşgul eden Ukrayna krizinde Rusya'ya karşı izlenecek tutum. Bunlardan ilki üzerinde uzun tartışmalara gerek kalmadan uzlaşmaya varıldı. AB devlet ve hükümet başkanları, AB Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy'un yerine Polonya Başbakanı Donald Tusk'u, AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton'ın yerine ise İtalya Dışişleri Bakanı Federica Mogherini'yi atadı.
Yeni yaptırım hazırlığı
Ancak Rusya konusu AB’yi bir süre daha meşgul edeceğe benziyor. Zira AB liderleri, Ukrayna'nın doğusundaki askeri varlığını güçlendiren Rusya'yı bir kez daha kınarken, Rusya'ya bu tutumundan vazgeçmesi için bir hafta süre tanınmasına karar verdi. Bu süre içerisinde Avrupa Komisyonu yaptırımların sertleştirilmesi için yeni öneriler hazırlayacak; şayet Rusya geri adım atmazsa yaptırımların uygulamaya girmesi için görüşmeler yapılacak. Donets Havzası'ndaki ayrılıkçıları destekleyen Rusların yaptırım listesine alınması bekleniyor.
'Çok dikkatli olmalıyız'
Avrupa Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy, “Çok hızlı bir şekilde harekete geçmemiz gerektiğinin herkes farkında” dedi. Rompuy, “Silahlı Rus birliklerinin Ukrayna topraklarındaki varlık ve eylemlerinin çok kaygı uyandırıcı” olduğunu söyledi. Ukrayna krizinin ele alındığı Milano'da düzenlenen AB dışişleri bakanları zirvesine katılan Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier de savaş tehlikesine karşı uyanık olunması çağrısı yaptı: “Çok dikkatli olmazsak, durum kontrolden çıkabilir. GerekLİ araçları bulamazsak, Ukrayna ile Rusya arasında silahlı çatışmalar yaşanması tehlikesi söz konusu.”
Enerji piyasası hedef alınacak
Avrupa Birliği bir süre önce Rusya'ya karşı ekonomik yaptırımlar uygulanmasına karar vermişti. Temmuz ayı sonunda Rus bankalarının Avrupa mali piyasalarına girişini zorlaştıran birlik, bazı ileri teknoloji ürünlerinin ihracatına da yasak getirmişti. Almanya Başbakanı Angela Merkel, şimdi ise mali yaptırımlara ek olarak enerji piyasasında da yaptırımlar uygulanabileceği mesajı verdi. Merkel, Ukrayna Devlet Başkanı Poroşenko'nun silah desteği talebine ilişkin olarak ise şunları söyledi: “Ben şahsen Almanya için silah sevkiyatının uygun olmadığını düşünüyorum. Bu çatışmanın askeri bir çözümü yok, bu yüzden silah sevkiyatıyla Ukrayna ordusunun askeri anlamda güçlendirilmesinin bu çatışmanın çözümü olacağı izlenimini yaratmamamız gerektiği kanısındayım. Herkes adına konuşamam, bu belki de bazı ülkeler tarafından daha farklı görülen bir tartışma konusu. Ancak NATO zirvesine kadar benim tutumum değişmeyecek.”
ABD memnun
İngiltere Başbakanı David Cameron da zirvenin kapanışında Rus askerlerinin Ukrayna topraklarında bulunmasının kabul edilemez olduğunu belirtti. ABD ise Avrupa Birliği'nin Rusya'ya karşı yeni yaptırım hazırlığında olmasını memnuniyetle karşıladı. ABD Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Caitlin Hayden, ‘AB'nin Ukrayna'nın egemenliği ve toprak bütünlüğü konusunda güçlü bir destek vermesinden' memnuniyet duyulduğunu kaydetti.
