Edirne Sarayı’nda yapılan arkeolojik kazılarda Kanuni Sultan Süleyman, Hürrem Sultan ve sonraki dönem sultanların da içinden meyve yediği tahmin edilen yüksek kalitede porselen tabaklar bulundu.
Osmanlı Padişahı Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul’u alma planını yaptığı, 1878 yılındaki Rus işgali öncesi dönemin Edirne Valisi Cemil Paşa'nın talimatıyla yakılan Edirne Sarayı’nda yapılan arkeolojik kazılar sürüyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın desteğiyle yapılan kazılarda, 16'ncı yüzyıla ait Kanuni Sultan Süleyman, Hürrem Sultan ve sonraki dönem sultanların da içinden meyve yediği tahmin edilen yüksek kalitede porselen tabaklar bulundu.
Bahçeşehir Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakültesi Öğretim Üyesi ve Kazı Başkanı Doç Dr. Mustafa Mimarlık ve Tasarım Fakültesi Öğretim Üyesi ve Kazı Başkanı Doç Dr. Mustafa kazıda çok önemli buluntular elde edildiğini belirterek, ‘’ Osmanlı saray mutfağında önemli yer tutan buluntular ele geçirildi.Bunlar arasında literatürde mavi beyaz olarak adlandırılan seramik kaplar, meyve tabakları ve kaseler var Bulduklarımız Edirne Sarayı’nda yüksek bir standartlarda bir yaşamın olduğunu göstermektedir’’ dedi.
Rus işgalinde ateşe verildi
Edirne Sarayı, Sultan 2’nci Murat tarafından Tunca Nehri’nin iki kolu arasında kalan ada üzerinde 1450 yılında yapılmaya başlandı.
Sultan 2’nci Murat’ın ölümüyle kısa bir süre yarım kalan bu saray kompleksi, daha sonra Fatih Sultan Mehmet tarafından genişletilerek Saray-ı Cedid-i Amire adını aldı.
Özellikle Kanuni Sultan Süleyman ve 4’üncü Mehmet'in emri ile yapılan ek yapı ve yenilemelerle Edirne Sarayı görkemli bir boyut ve işlev zenginliği kazandı.
72 ayrı yapının bulunduğu sarayda, 117 oda, 21 divanhane, 18 hamam, 8 mescit, 17 büyük kapı, 13 koğuş, 4 kiler, 5 matbah ve 14 kasır bulunuyordu. Ancak sarayın büyük ölçüde yok oluşuna 1878 yılındaki Rus işgali sebep oldu.
19'uncu yüzyılın başından itibaren askeri malzeme ve cephanenin depolandığı saray, Edirne Valisi Cemil Paşa'nın verdiği emirle 18 Ocak 1878'de ateşe verildi.
Yangın 3 gün sürdü. Edirne Sarayı'ndan günümüze Adalet Kasrı, Kum Kasrı Hamamı, Cihannüma Kasrı (padişah makamı), Matbah-ı Amire (Saray mutfakları) ve Bab-üs Saade’nin (kapı) kalıntıları kaldı.