Gündem

Erdoğan'dan Boğaziçi eylemleri açıklaması: Olayların öğrencilerle ilgisi yok; işin başını muhalefet çekiyor

"Bu işi bir daha Gezi olaylarıyla aynı yere getiremeyecekler"

05 Şubat 2021 14:17

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, eski AKP milletvekili aday adayı Prof. Dr. Melih Bulu'nun Boğaziçi Üniversitesi'ne atamasıyla başlayan protestolara ilişkin yeni açıklamalarda bulundu. "Boğaziçi Üniversitesi'ndeki olayları, oradaki öğrencilerimizin bir olayı olarak tanımlamak, o şekilde kabul etmek mümkün değil. Bunun bir defa oradaki öğrencilerimizle yakından uzaktan alakası yok" diyen Erdoğan, "Bu işin başını maalesef siyasetin bir boyutu çekiyor" dedi.

"HDP'nin, Kadıköy'de yapmış olduğu çağrı ve orada yapmış olduğu gösteriler bunun çok açık ve net ifadesidir" diyen Erdoğan devamında, ana muhalefet partisi CHP'nin Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu da, "Bu işte üstlendiği görev ortadadır" diyerek hedef gösterdi. 

Boğaziçi Üniversitesi protestolarıyla ilgili yapılan eleştirilere de tepki gösteren Erdoğan, " Bazı televizyon kanalları çıkıp sürekli istifa etmelidir diyor, yürekleri yetse Cumhurbaşkanı da istifa etmelidir diyecekler" diye konuştu.

ABD ve Avrupa Birliği'nden protestolara ilişkin gelen eleştirilere de yanıt veren Erdoğan, "Biz huzurluyuz, biz rahatız. Ama bizim de huzurumuzu kaçırmanın gayreti içindeler. Ana muhalefet bunun içinde. HDP bunun içinde ne yazık ki İP de bunun içinde" ifadelerini kullandı.

"Bunlar şu anda bunu karıştırmanın gayreti içindeler. Bu işi başaramayacaklar bu işi bir daha Gezi olaylarıyla aynı yere getiremeyecekler" diyen Erdoğan devamında da, "Bunların çoğu mikser ya bizim mikserlerle işimiz yok. Oradaki yavruları teröre peşkeş çekmeyecekler" dedi.


Cuma namazı çıkışında gazetecilere konuşan bulunan Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

Erdoğan'dan dünkü Bahçeli görüşmesine ilişkin ilk açıklama

"Sayın Bahçeli ile belli aralıklarla görüşmelerimiz oluyor. Bu ara malum bu Türkiye'nin yepyeni bir anayasaya ihtiyacının olduğu bir dönemde bizim de gündeme taşıdığımız bir konuydu. Bu konuyla ilgili olarak Sayın Bahçeli de düşüncelerini zaten açıklamıştı. Böyle yepyeni bir anayasaya ihtiyacımız olduğunu kendileri de söylemişlerdi. Bu konu üzerinde görüş alışverişinde bulunduk. Bunun yanında seçim kanunuyla ilgili neler yapabiliriz. Siyasi partiler yasasıyla ilgili neler yapabiliriz. Bunlar üzerinde durma fırsatını da bulduk. Bunun yanında ülkemizdeki son zamanlardaki sorunlarla ilgili bu konuları da görüşme şansımız oldu."

"Boğaziçi Üniversitesi'ndeki olayları, oradaki öğrencilerimizin bir olayı olarak tanımlamak mümkün değil"

"Şunu çok açık ve net söylemeliyim, sizler zaten tespit etmiş durumdasınız şuanda Boğaziçi Üniversitesi'ndeki olayları, oradaki öğrencilerimizin bir olayı olarak tanımlamak, o şekilde kabul etmek mümkün değil. Bunun bir defa oradaki öğrencilerimizle yakından uzaktan alakası yok. Bu işin başını maalesef hem siyasetin bir boyutu çekiyor, ki dün akşam dağdan beslenenlerin, yani HDP'nin, Kadıköy'de yapmış olduğu çağrı ve orada yapmış olduğu gösteriler bunun çok açık ve net ifadesidir. Aynı şekilde ana muhalefet partisinin başının bu işte üstlendiği görev ortadadır. Bütün bunlarla beraber ortak hareket ettikleri akademisyenler de maalesef bu işin içinde yer alıyor."

"Yürekleri yetse Cumhurbaşkanı da istifa etmelidir diyecekler"

"Bunu söylerken şunu da söyleyeyim, akademisyenlerin içinde bunu kabullenmeyenler de var ama akademisyenlerin içerisinde bu işe teşne olanlar da var. Birçoğu hâlâ maalesef şunu öğrenememişler, bu ülke bir hukuk devletidir. Bu hukuk devletinin içerisinde YÖK'ün bir yetki alanı var ve bir de Cumhurbaşkanı'nın buradaki yetkilileri var. Ben bundan önce  Boğaziçi'ne iki tane rektör atamıştım. Şimdi de Melih Beyle ilgili de 9 tane aday önüme geldi bu 9 adaydan bir tanesi olan Melih Beyi yine aynı şekilde atamasını yaptım. Peki Melih Bey kimdir nedir diye baktığımız zaten iki farklı üniversitede rektörlük yapmış insan. Boğaziçi ile ilişkileri olan bir insan, alanında başarıları olan bir arkadaş. Bazı televizyon kanalları çıkıp sürekli istifa etmelidir diyor, yürekleri yetse Cumhurbaşkanı da istifa etmelidir diyecekler.

Eylemlere katılan Osman Kavala'nın eşi hakkında açıklama

"Yani aynı zihniyet şu Osman Kavala denilen bu ülkede Soros adeta ofisi olan temsilcisi olan kişinin karısı da yine aynı şekilde Boğaziçi Üniversitesi'nde bu provokatörlerin içerisinde yer alan bir kadındır. Şimdi biz ülkemizi, böyle nadide bir üniversitemizi bunları alın istediğiniz gibi karıştırın mı diyeceğiz. Buna müsaade etmemiz mümkün değil."

Erdoğan'dan ABD ve AB'ye Boğaziçi yanıtı: Biz huzurluyuz, rahatız; huzurumuzu kaçırmanın gayreti içindeler

Amerika veya AB ne diyorlar? Biz B.Ü.'de olanları kınıyoruz. Burada Amerika'ya ben şunu söylerim. Şurada seçim öncesinde Amerika'daki olaylardan demokrasi adına hiç utanç duymuyor musunuz. Orada herkes birbirini tehdit etti. Irkçılıkta tavan yaptınız. Zenci vatandaşlarınızı oradaki polisler yere yatırıp öldürdüler.  Bunları izah edeceksiniz? Macron öbür taraftan sesleniyor AB'den. Ya Macron sen önce şu Sarı Yelek'ler meselesini hallet. Vatandaşların sokaklarda. Sen önce bunu çözemiyorsun bunu çöz. Benim ülkemde şuanda böyle bir sıkıntı yok. Biz huzurluyuz, biz rahatız. Ama bizim de huzurumuzu kaçırmanın gayreti içindeler. Ana muhalefet bunun içinde. HDP bunun içinde ne yazık ki İP de bunun içinde. "

"Bu işi bir daha Gezi olaylarıyla aynı yere getiremeyecekler"

"Bunlar şu anda bunu karıştırmanın gayreti içindeler. Bu işi başaramayacaklar bu işi bir daha Gezi olaylarıyla aynı yere getiremeyecekler. Onun için de bütün emniyet teşkilatımız her türlü adımını  kararlılıkla atıyor. Karıştıra karıştıra sadece Boğaziçi üniversitesini karıştırdılar. Maalesef geri gidiyor şu anda 10 bin öğrenciye düştü. Burayı yeniden ayağa kaldırma iddiasıyla buraya gelmiş bir hocamız Melih Bey. Kimse kalkıp da 206 tane üniversite 207. Boğaziçi ne oluyoruz? Bu soruyu ekranlara çıkanlardan duydunuz mu. Bunların çoğu mikser ya bizim mikserlerle işimiz yok. Oradaki yavruları teröre peşkeş çekmeyecekler."