14 Aralık 2018 13:44
DHA YURT BÜLTENİ -4
Rize\'de köy kayıyor, vatandaşlar endişeli
Türkiye\'nin metrekareye düşen yıllık 2400 kilogram ile en çok yağış alan ili olan ve her yıl sel ve heyelan afetleri yaşayan Rize\'de engebeli arazi yapısına sahip köy ve mahalleler heyelan riskleri ile karşı karşıya kalıyor. Çamlıhemşin ilçesi Topluca köyünde sağlık ocağı, çay alım merkezi, yol ve tarım arazileri ile evlerin zeminlerinde her yıl kayma yaşandığı iddia edildi. Yol ve tarım arazilerinde yarıkların oluştuğu köydeki evlerinde korkuyla yaşayan vatandaşlar detaylı jeolojik araştırmalar yapılarak tehlikenin boyutunun ortaya çıkarılması ve önlem alınmasını istiyor.
Çamlıhemşin ilçesi Topluca Köyünde ilk toprak kayması 1999 yılında yaşandı. Köyde, sağlık ocağı, çay alım merkezi, yol ve tarım arazileri ile evlerin yer aldığı Merkez Mahallesi\'nde kaymalar günümüze kadar devam etti. Köy yolunda yaşanan çökmelere karşı kamyonlarla hafriyat dökerek dolgu ile önlem almaya çalışan vatandaşlar arazideki kaymaların önüne geçemiyor. Köyde yapılan jeolojik incelemede arazilerin altından akan suyun heyelana yol açtığı belirlendi. Yol ve tarım arazilerinde yarıkların oluştuğu köydeki evlerinde korkuyla yaşayan vatandaşlar detaylı jeolojik araştırmalar yapılarak tehlikenin boyutunun ortaya çıkarılması ve önlem alınmasını istiyor.
\'HEYELAN TOPRAĞI YUTUYOR\'
Topluca Köyü eski Muhtarı Yusuf Şenoğlu, köylerinde uzun süredir kaymalar yaşandığını belirterek önlem alınmasını istedi. Şenoğlu, \"Köyün girişinde yaşanan toprak kaymasına karşı 2 ayda bir 3-4 kamyon hafriyat dökerek önlem almaya çalışıyorduk. Biz burada yaşanan toprak kayması için AFAD, KÖYDES ve Özel İdareden ulaşabildiğimiz yerlere kadar ulaştık. Buraya mühendisler getirdik. Köyün girişindeki yolun alanına kamyonlar dolusu büyük kayalar ve hafriyat döküyoruz ama toprak, heyelan hepsini yutuyor. Sondaj yapmak için gelen ekiplerde toprağın altından su aktığını ve çamur olup yuttuğunu söyledilerö dedi.
\'BASTIĞIM YER ÇÖKÜYOR\'
Fatma Kesti de gece uyurken evin yıkılma korkusundan dolayı kıyafetleriyle yattığını belirterek \"Evimde 4-5 yıldır geceleri uyumaya korkuyorum. Gündüzlerin komşuya gidiyorum. Uykum geliyor. Ne oldu diye soruyorlar Gece uyumadığım için böyle oluyor diyorum. Dilekçe verdim. Rize\'den ekip geldi ama burası ne olacak bilmiyoruz. Tarlalar, evlerin etrafları çöktü. Kendi kudretimle bir şey yapamıyorum. Tarlalarımı işlemeye korkuyorum. Bastığım yer çöküyorö diye konuştu.
Yavuz Günay ise \"Ağustos ayında burada bir sondaj yapıldı. Sondaj yapan arkadaşlara sorduğumuzda bize \'aşağıdan büyük bir su geçiyor\' dediler. Sorun büyük. Köyde önlem alınmasını istiyoruz\" ifadelerini kullandı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------
Topluca köyünün genel detayları
Köy içinden görüntüler
Çöken yerlerden görüntüler
Röportajlar
Genel detaylar
HABER: Selçuk BAŞAR - KAMERA: Tolga SAĞLAM RİZE-DHA
=================
Uyuşturucu bağımlısı, anne- babasına saldırıp, evi yakmaya kalktı
Adana\'da, uyuşturucu madde bağımlısı Burhan E. (27), krize girince annesi Fatma E. (55) ile babası İbrahim E.\'ye (61) saldırdı. Sobayı deviren Burhan E., perdeyi tutuşturmaya çalışarak, evi yakmak istedi.
Olay, Seyhan ilçesine bağlı Küçükdikili Mahallesi\'nde meydana geldi. Uyuşturucu madde bağımlısı Burhan E., iddiaya göre, para bulamayıp, uyuşturucu alamayınca krize girdi. Annesi Fatma E. ile babası İbrahim E.\'nin evden çıkmasına izin vermediği Burhan E., poşete koyduğu uçucu maddeyi koklamaya başladı. Burhan E., bir süre sonra kokladığı maddenin de etkisindeyken, annesinin kulağına vurup, babasının boğazını sıktı. Kendisini odaya kilitleyen Burhan E., burada eşyaları savurmaya başladı. Daha sonra anne- babasını dışarı çıkaran Burhan E., oturma odasındaki sobayı devirip, perdeyi tutuşturmaya çalışarak, evi yakmak istedi. Bu sırada Fatma E.\'nin çığlıklarını duyan komşular ve çevredekiler, eve girip, Burhan E.\'yi güçlükle dışarı çıkardı. Perdedeki alev söndürülürken, polise haber verildi. İhbarla olay yerine gelen polis ekipleri, Burhan E.\'yi gözaltına aldı.
\'ONU, BU İLLETTEN KURTARAMADIK\'
Yaşadıklarını gözyaşı dökerek, anlatan Fatma E., \"Bir anne- babaya bu kadar acı çektirilmez. Ne yaptıysak onu bu illetten kurtaramadık. Bizi yaşarken mezara soktu. Evimizi yakmaya çalıştı, beni ve babasını dövdü. Bize yardım edin\" dedi. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
Görüntü Dökümü
-------
- Annenin oğlunun yırtık tişörtünü tutarak ağlaması
- Annenin konuşması
- Oğlunun polis aracında görüntüleri
- Anneden detay görüntüler
- Yanık perde
- Dağınık evden görüntüler
- Evin dış görüntüleri
SÜRE:05\'18\" BOYUT:587 mb
Haber:Çağlar ÖZTÜRK-Kamera: ADANA,(DHA)
================
Okulun önünde minibüsün altında kaldı, işçiler minibüsü kaldırarak kurtardı
İzmit\'te, 7 yaşındaki Medine Işık okulun önünde yolun karşısına geçerken çarpan minibüsün altında kaldı. İşçi servisinde bulunanlar yardıma koşarak, minibüsü kaldırıp çocuğu altında çıkardı. Yaralanan çocuk tedavi altına alındı.
Olay sabah saatlerinde, İzmit Topçular Mahallesi Özdil Sokak\'ta meydana geldi. Mehmet Ali T. idaresindeki 41 T 592 plakalı minibüs okulun önünde yolun karşısına geçmeye çalışan Medine Işık\'a çarptı. Topçular İlkokulu öğrencisi Medine Işık minibüsün altında kaldı. Çevredeki vatandaşlar 112 Acile haber verirken, bu sırada yoldan geçen bir işçi servisi durdu. İşçiler minibüsü havaya kaldırarak Medine Işık\'ı sıkıştığı yerden kurtardı. Olay yerinde yapılan ilk müdahalenin ardından Kocaeli Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi\'ne kaldırılan Medine Işık tedavi altına alındı.
Veliler okul önünde korku dolu gözlerle çocuklarının okula girmelerini bekledi. Daha önce de aynı sokak üzerinde başka kazaların olduğunu belirten öğrenci velileri yetkililerden önlem alınması için yardım istedi. Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.
Görüntü Dökümü
----------
-Olayın ardından okul önünde toplanan veliler
-Küçük kıza çarpan minibüs
-Trafik polislerinin incelemeleri
-Görgü tanığı ile röportaj
-Detaylar
HABER-KAMERA: Alişan KOYUNCU/İZMİT(Kocaeli), (DHA)
==============
İstanbul Havalimanına Sivas\'tan \'yazılım\' desteği
Sivas Cumhuriyet Üniversitesi bünyesindeki Cumhuriyet Teknokent içerisinde yerli bir firma tarafından oluşturulan 80 kişilik ekip, dünyanın en büyüğü olan İstanbul Havalimanının Kurumsal Kaynak Planlama (ERP) yazılımına destek veriyor.
76,5 milyon metrekarelik alana yapılan ve 29 Ekim\'de açılışı gerçekleştirilen İstanbul Havalimanına Sivas\'tan yazılım desteği veriliyor. Cumhuriyet Üniversitesi bünyesinde bulunan Teknokent içerisindeki özel ve yerli bir firma tarafından oluşturulan, bilgisayar ve bilişim bölümlerinde eğitim gören veya mezun durumdaki tamamı Sivaslı üniversite öğrencisi olan 80 kişilik ekiple dünyanın en büyük havacılık üssünün kurumsal yazılımına katkı sağlanıyor. Yıllık 200 milyon yolcu kapasitesiyle 300\'den fazla yere uçuş imkanı sunacak olan İstanbul Havalimanının kurumsal olarak verilen yazılım desteği finans, iş zekası, lojistik, insan kaynakları, bütçeleme, raporlama ve faturalandırmaya kadar havalimanının tüm süreçlerini kapsıyor. Tamamı yerli sermaye ile faaliyet gösteren firma ayrıca Merkez Bankası ve Emlak Konut gibi ülke genelindeki bir çok devlet bünyesindeki kurumlara da yazılım desteği veriyor.
\'HEDEFİMİZ ANADOLU\'NUN EN BÜYÜK YAZILIM EKİBİNİ KURMAK\'
Firmanın Ar-Ge Merkezi Koordinatörü Osman Gün yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi verdi. Ülke genelinde yazılım ve danışmanlık hizmeti verdiklerini belirten Gün, \"Firmamız Türkiye\'nin ilk 3 firması arasındadır. Yüzde 100 Türk sermayeli bir firmayız. Sivas yatırımımızı 2009 yılından itibaren gerçekleştirmiş bulunmaktayız. 2011 yılında ise Cumhuriyet Üniversitesi Teknokent bünyesinde Ar-Ge faaliyetlerimize devam etmekteyiz. Bu yıl ki hedefimiz Anadolu\'nun en büyük yazılım ekibini kurmak. Şuan da 80\'e yakın yazılım danışmanımız bulunmakta\" dedi.
\'İSTANBUL HAVALİMANI\'NIN YAZILIMINA DESTEK VERİYORUZ\'
Firmanın kurumsal yazılım desteği verdiği kurumlar hakkında da bilgi veren Gün, \"İstanbul merkezimizin prestij projelerinden 3\'üncü Havalimanı Projesi, Emlak Konut ve Merkez Bankası\'na Sivas ekibimizce destek vermekteyiz. İstanbul\'daki merkezimiz 3\'üncü Havalimanı Projesinin Kurumsal Kaynak Yazılımları (ERP) projesini yürütmektedir. Biz de Sivas\'taki ekibimizle buradaki yetiştirdiğimiz gençlerle destek vermekteyiz. Cumhuriyet Üniversitesinin bilişim alanındaki öğrencilere onları yetiştirmek üzere eğitim vermekteyiz. Okulları bittiğinde ise onlara istihdam sağlıyoruz. Bugüne kadar Sivas şubemizden 300\'ün üzerinde öğrenciyi bu sektöre kazandırmış bulunmaktayız. Bu çalışmalarımıza da hız kesmeden devam etmekteyiz\" ifadelerini kullandı.
Firmada grup yöneticiliği ve teknik liderlik yapan Mesut Ağkuş ise, \"Buradan Cumhuriyetin vizyon projesi olan İstanbul Havalimanı projesine destek veriyoruz. Havalimanının kurumsal kaynak yazılımlarının desteğini sağlıyoruz. Buradan da belirli arkadaşlarımızla orada faturalama sürecinden, insan kaynaklarına ve satın alma gibi bütün alanlarını işleyecek, kapsayacak şekilde çalışmalarımızı sürdürüyoruz\" diye konuştu.
Görüntü Dökümü:
----------
-Teknokentin drone görüntüleri
-Merkezden görnütüler
-Yazılım ekibinin çalışmaları
-Osman Gün\'un açıklamaları
-Mesut Ağkuş\'un açıklamaları
(487 mb)
Haber-Kamera: Hüsnü Ümit AVCI/SİVAS, (DHA)
==============
Motosiklette \'emniyet kemeri takmadın\' cezası
Edirne\'nin Süloğlu ilçesinde oturan evli ve 1 çocuk babası Vural Yavaş\'a (38) kullandığı motosiklette \'emniyet kemeri takmadığı\' gerekçesiyle 108 liralık trafik cezası kesildi. Yavaş, Edirne Sulh Ceza Mahkemesi\'ne itirazda bulunurken, Edirne Emniyet Müdürlüğü de hatayı fark ederek cezayı iptal etti.
Süloğlu Belediyesi\'nde çalışan Vural Yavaş\'a kullandığı 22 AY 748 plakalı motosikletinde \'emniyet kemeri\' takmadığı gerekçesiyle şehir merkezinde trafik cezası kesildi. Ceza tebligatının evine ulaşmasının ardından büyük şaşkınlık yaşayan Yavaş, ceza makbuzuyla birlikte Edirne Adliyesi\'ne giderek itirazda bulundu. Mahkeme itirazı değerlendirirken, Edirne Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil ve Denetleme Şubesi Müdürlüğü\'nce yapılan incelemede yanlışlıkla ceza kesildiği fark edilerek iptal edildi. 11 Eylül 2018 tarihli ceza makbuzunda 78/1-A maddesinden, 22 AY 748 plakalı motosiklete \'emniyet kemeri takmadan araç kullanmak\' ibareleri yer aldı.
Cezayı görünce çok şaşırdığını anlatan Yavaş, \"Ben Süloğlu ilçesinde yaşıyorum. 22 AY 748 plakalı motosikletime şehir merkezinde ilginç bir ceza kesildi. Motosiklette emniyet kemeri olmadığı halde, motosiklette emniyet kemeri takmadığım için ceza geldi. Ben adliyeye giderek itiraz ettim. Edirne Emniyet Müdürlüğü de hatayı fark ederek cezayı iptal etmiş. Motosiklete emniyet kemeri cezası gelmesi ilginç oldu. Motosikletimle hiç Edirne\'ye gitmedim. tarih benim hafta içi mesai yaptığım bir tarih. Ceza yanlışlıkla kesildiği belirlendi. Makbuzda motosiklette emniyet kemeri takmadığından deniyor. Çok şaşırdım\" dedi.
Görüntü Dökümü:
---------
-Motosiklet ve Vural Yavaş
-Elinde cezayı tutması
-Yavaş ile röp.
-Yavaş\'ın motosiklet üzerinde görüntüsü
-Genel görüntüler
Haber-Kamera: Engin ÖZMEN/SÜLOĞLU(Edirne),(DHA)-
===============
Ofiste çalışmaktan sıkılınca kaktüs işine girdi
Antalya\'da, yıllarca turizm işi yapan Tevfik Yalçın (56), doğadan uzak, kapalı ortamda çalışmaktan sıkılınca kaktüs işine girdi. Kendisi gibi ofis ortamında çalışmaktan sıkılıp yeşillik özleyenlerin masalarına birer kaktüs yerleştirmeyi hedefleyen Yalçın, 100 bin TL\'ye kurduğu tesiste \'her masaya bir kaktüs\' sloganıyla üretim yapıyor.
Antalya\'da yıllarca turizm işi yapan metalürji mühendisi Tevfik Yalçın, sürekli ofis ortamında çalışmaktan sıkılınca arayışa girişti. Kendisi gibi kapalı ortamlarda çalışıp doğal yaşamdan uzak kalanları da düşünen Yalçın, bu sayının azımsanmayacak ölçüde olduğundan yola çıkıp bitki üretimi işine girmeye karar verdi. Peyzaj mimarı eşi Özgü Yalçın\'a (52) fikrinden bahseden Yalçın, büyük destek gördü. Büyük plazalarda toprağa ve bitkiye el sürmeden uzun saatler çalışan iş insanlarının en azından masalarında küçük bir bitki olmasını hedefleyen Yalçın, kaktüs üretimine karar verdi. Hem su ve bakım ihtiyacının oldukça az olması hem de renkli ve çok fazla türü olmasını avantaja çeviren Yalçın çifti, Muratpaşa ilçesindeki Pagoda Peyzaj Mimarlığının 30 dönümlük arazisinin yüzde 10\'unu kaktüs üretimine ayırdı.
500 BİN TL SERMAYEYE ULAŞTI
100 bin TL harcayarak kurdukları tesiste 4 bine yakın kaktüs ve sukulent üreten, pazarlama ve satış işini de üstlenen Yalçın, turizm işinden ayrılıp tüm zamanını serada çalışıp bitkileriyle ilgilenerek geçiriyor. İşi elektronik ticaret boyutuna da taşıdıklarını belirten Yalçın, \"Turizm işiyle uğraşıyordum. Kağıt ve evrak içinde boğulunca bir sıkıntı geldi. Doğayla iç içe olmak isteği doğdu. Eşim de peyzaj mimarı ve kent merkezinde seraları vardı. Betonlaşan çağda neden insanların evine iş yerine yeşillik girip ortamlarını renklendirmesin düşüncesiyle 6-7 yıl önce kaktüs ve sukulent işine girdim. Bugünlerde e-ticaret de yapıyorum. 100 bin TL ile başladığımız bu işte sermayemiz 500 bin TL\'ye ulaştı. Sattığımız kaktüs ve sukulentlerin yüzde 90\'ı kendi üretimimiz. 4 bine yakın çeşitte kaktüsümüz var\" dedi.
\'KAKTÜS KOLEKSİYONU OLANLAR VAR\'
Kaktüslerin bilinenin aksine çiçek açan bitkiler olduğunu kaydeden Tevfik Yalçın, kaktüslerin kış aylarında uyuduğunu söyledi. Kaktüs sever sayısının ciddi oranda olduğunu da anlatan Yalçın, bir pul ya da para koleksiyonerliği gibi kaktüs koleksiyonu yapanlar olduğunu belirtti. Kaktüs fiyatlarının özelliği ve cinsine göre 10 ile 600 TL arasında değiştiğine değinen Yalçın, \"25 yılda büyüyen kaktüs çeşidi var. Onların fiyatı biraz yüksek. Ama herkesin bir kaktüsü olsun diye uygun fiyatlı kaktüsler de var\" dedi.
Tevfik Yalçın\'ın iş başarısı, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) e-ticaret panelinde iş insanlarına örnek gösterilip tanıtıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------
Kaktüs serasından görüntü
Minik kaktüslerin görüntüsü
RÖP: Tevfik Yalçın
Çiçek açmış kaktüs ün görüntüsü
Büyük kaktüslerden görüntü
Detaylar
477 MB -- 04.18 /// HD
Haber: Alparslan ÇINAR-Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,(DHA)
==================
Gaziantep\'in meşhur kahvaltısı \'beyran\' soğuk algınlığı yaşayanların imdadına yetişiyor
UNESCO tarafından gastronomi dalında yaratıcı şehirler ağına dahil edilen Gaziantep\'in tescilli lezzetleri arasında yer alan \'beyran\', kışın soğuk algınlığı yaşayanlar için de yardımcı niteliğinde. Hazırlanışı saatler süren beyran özellikle sabah erken saatlerinde tüketiliyor.
İçinde, kemik suyu, et, pirinç, sarımsak ve çeşitli baharatların yer aldığı beyran, kış aylarında vatandaşların sabah kahvaltısının vazgeçilmezleri arasında yer alıyor. Kentte hemen her lokanta ve restoranın menüsünde yer alan beyranı hazırlamak yaklaşık 13 saat sürüyor. Beyranı tüketmek yemek isteyenler sabahın çok erken saatlerinde lokantanın yolunu tutuyor. Beyran ustası Uğur Dertli, her gün yüzlerce kişinin beyran yemek için lokantaya geldiğini ifade ederek şunları söyledi:
\"Ben bu işe ilkokul 2\'nci sınıfa giderken bulaşık yıkarken başladım şimdi işyeri sahibiyim yani uzun yıllardır bu işle ilgileniyorum. Bu adeta doğal antibiyotik. Sağlık için çok yararlı. Soğuk algınlığı, eklem ağrısı gibi hastalıklara iyi geliyor. Vatandaşlarımızın ilgisi yoğun. Beyran etini 9 saat pişiriyoruz, yaklaşık 4 saatte kemik suyu ile özdeşleşmesi için kaynatıyoruz toplam 13 saat gibi sürüyor. Servisi çok pratik oldu. 5 dakika gibi kısa sürede müşteriye ulaşıyor. Özellikle şehir dışından gelip beyran yiyenler giderken buradan paket yaptırmak istiyor, bu lezzeti başka yerde bulamıyorlar. Bunun içinde et suyu, tuz, soğan, limon atıyoruz ve köpüğünü alıp pişiriyoruz. Sabah 5\'te servise başlıyoruz o saatte buraya gelip beyran istiyorlar. Biz çocuktuk soğuk algınlığı olduğu zaman benim babam kemik suyunun içine limon sıkıp bana içirirdi. Şimdi bende aynısını çocuklarıma yapıyorum.\"
Sabahın erken saatlerinde beyan yemeye gelenler ise beyranın tadını çok beğendiklerini ve özellikle kış döneminde yoğun olarak tükettiklerini söyledi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
--------------
- Beyranın hazırlanışı
- Beyranın pişirilmesi
- Beyranın servis edilmesi
- Lokantadaki müşteriler
- Müşterilerle röp.
- Beyran ustası Uğur Derti ile röp.
- Genel ve detay görüntüler
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 606 MB
Haber: Eyyüp BURUN- Kamera: Mustafa KANLI- GAZİANTEP- DHA)
===============
© Tüm hakları saklıdır.