27 Kasım 2018 14:02
1)ERZURUM YENİDEN BEYAZA BÜRÜNDÜ
ERZURUM\'da yeniden etkili olmaya başlayan kar yağışı kent merkezini beyaza bürüdü.
Erzurum\'da dün akşam saatlerinde başlayan kar yağışı kent merkezinde 3 santimetreyi geçti. Yeni güne beyaz örtü ile uyanan vatandaşlar, ev ve iş yerlerinin önünü temizledi. Büyükşehir Belediyesine bağlı ekipler, cadde ve yolllarda kar temizleme çalışması yaptı. Kar kalınlığı Palandöken ve Sarıkamış Kayak Merkezleri\'nde 21, Konaklı Kayak Merkezi\'nde 16, Erzincan Ergan Kayak Merkezi\'nde 4 santimi buldu. Meteoroloji 12\'nci Bölge Müdürlüğü gece saatlerine kadar Erzurum, Erzincan çevreleri, öğle saatlerine kadar Ağrı il geneli, Kars ve Iğdır ilinin batı kesimleri aralıklı kar, zamanla yağmur ve karla karışık yağmurlu geçeceği tahmin edildiğini bildirdi. Meteoroloji, bölge genelinde gece ve sabah saatlerinde buzlanma, don olayı ile birlikte sis ve pus hadisesi beklendiğinden vatandaşların ulaşımda aksamalar, görüş mesafesinde azalma gibi olumsuzluklara karşı tedbirli ve dikkatli olmasını istedi.
Görüntü Dökümü
------------------
-Kent merkezinden detay
-Kar temizleyen belediye görevlisi
-Araçların karlarını temizleyen vatandaşlar
-Muhabir Hümeyra Pardeli\'nin anonsu
-Vatandaşlar ile röp
Haber-Kamera:ERZURUM,(DHA)
SÜRE: 02.19 BOYUT: 429 MB
SÜRE: 01.45 BOYUT: 323 MB
==================================================
2)HOLLANDA\'DAN KÖPEKLERİ \'ANGEL\'IN MEZARINI ZİYARET İÇİN GELDİLER
HOLLANDA\'dan Muğla\'nın Fethiye ilçesine tatile gelen gurbetçi Çıldır ailesi, konakladıkları otelde başka bir köpeğin saldırısı sonucu ölen ve Ağustos Edirne\'nin Uzunköprü ilçesinde hayvan mezarlığında toprağa verdikleri köpekleri Angel\'ın mezarını ziyaret etmek için yaklaşık 2 bin 500 kilometre yol geldi. Aile, köpeklerinin ölümüne neden olan otel sahibi hakkında 40 bin lira manevi, 2 bin lira da maddi tazminat davası açtı. Hollanda\'da yaşayan gurbetçi Meryem ve Erkan Çıldır çifti 3 kızları ve Terrier cinsi 6 yaşındaki \'Angel\' isimli köpekleriyle birlikte Ağustos ayında Muğla\'nın Fethiye ilçesine tatile geldi. Hayvan dostu otele yerleşip tatillerini geçiren ailenin köpeği, havuz başında otel sahibinin Dogo cinsi köpeğinin saldırısına uğradı. Çevredekiler tarafından köpeğin saldırısından güçlükle kurtarılan ve ağır yaralanan \'Angel\', sahipleri tarafından önce ilçede veterinere, ardından da 200 kilometre uzaklıkta Antalya\'da hayvan hastanesine götürüldü. 6 saatlik operasyon geçiren köpek, iki gün kaldığı yoğun bakımda öldü.
Çıldır, ailesi çok sevdikleri köpeklerini Edirne\'nin Uzunköprü ilçesindeki hayvan mezarlığında toprağa verdikten sonra, yaşadıkları Hollanda\'ya döndü. Meryem ve Erkan Çıldır çifti, mermerden yaptırdıkları köpeklerinin mezarını ziyaret etmek için Hollanda\'dan yaklaşık 2 bin 500 kilometre yol kat ederek, Edirne\'nin Uzunköprü ilçesine geldi. Köpeğinin mezar taşını öpen Meryem Çıldır, gözyaşlarına hakim olamadı. Yanında getirdiği çiçek ve oyuncakları köpeğinin mezarına bırakan Meryem Çıldır, \"Duygularım tarif etmek çok zor. Mezarına ziyarete geldiğim için sevinçliyim ama onun öldüğüne hala üzülüyorum. Ondan ayrı 3 ay nasıl geçti, bir Allah bilir bir de biz. Geldik, gördük ziyaret ettik, gece yanında kaldık. Ona çiçek ve hediyelerini getirdik. Hukuku süreçte başladı. Eşya değil de can olarak yargılanacak. Bekliyoruz bakalım ne kadar sürecek. Angel\'ın ölümünden sonra hayatımız alt, üst oldu. Psikolojik destek görüyoruz. O tramvayı atlatıp acıyı dindiremiyoruz. O sevgi kelimeye anlatılması az gelir. Olan oldu artık böyle bitmesin köpeklerin sonları. İnsanlar değer versin hayvanlara bundan sonra ki mücadelemiz bu olacak. Bunun için mücadele edeceğiz\" dedi.
TAZMİNAT DAVASI AÇTILAR
Erkan Çıldır, köpeklerinin mezarını ziyaret etmek için 2 bin 500 kilometre yol geldiklerini belirterek, \"Türkiye\'de köpeklere ve sokak hayvanlarına çok kötü davranıyorlar. İşkence yapıyorlar. Türkiye\'den 2 kardeş köpek sahiplenip Hollanda\'ya götürmeyi düşünüyoruz\" dedi.
Meryem ve Erkan Çıldır çifti, ölen köpekleri için hukuk mücadelesi başlattı. Çift, avukatları aracılığıyla, köpeklerinin ölümüne neden olan köpeğin ve otelin sahibi hakkında maddi ve manevi tazminat davası açtı. Çıldır çifti, Fethiye\'de avukatları Yiğit Parmaksız aracılığıyla Asliye Hukuk Mahkemesi\'nde otel sahibi hakkında 40 bin lira manevi, 2 bin lira da maddi tazminat davası açtı. Erkan Çıldır, amaçlarının para kazanmak olmadığını ifade ederek, \"Bizim başımıza geldi, başkasının başına gelmesin. Biz otelin sahibi hakkında da suç duyurusunda bulunduk. Suç duyurusu ile ilgili savcılığın soruşturması da sürüyor. Otel sahibi bizi arayıp bir baş sağlığı bile dilemedi. Biz köpekten şikayetçi değiliz, sahibinden şikayetçiyiz\" dedi.
Görüntü Dökümü
-----------------------
Drone ile hayvan mezarlığı
Çiftin hayvan mezarlığına gelişi
Mezara çiçek bırakması
Meryem Çıldır\'ın mezar taşını öpmesi
Ağlaması
Detaylar
Meryem Çıldır ile röp.
Farklı açıdan görüntü
Erkan Çıldır ile röp.
Angel\'in cep telefonuyla çekilmiş görüntüleri
Haber-Kamera: Ali Can ZERAY/EDİRNE,(DHA)
=============================================
3)ŞIRNAK’TA YABAN HAYVANLARININ DA ARTIK BİR EVİ VAR
ŞIRNAK Üniversitesi\'nin yerleşkesinde, Yaban Hayvanları Tedavi ve Rehabilitasyonu acil müdahale birimi kuruldu. Merkez sayesinde yaralı yaban hayvanları artık başka şehirlere tedavi amaçlı gönderilmeyecek.
Şırnak Üniversitesi yerleşkesinde Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKM) Şırnak Şube Müdürlüğü ile Şırnak Üniversitesi\'nin ortak çalışması ile kurulan Yaban Hayvanları Tedavi ve Rehabilitasyonu acil müdahale birimi, düzenlenen tören ile hizmete açıldı. Törene Vali Yardımcısı Tayfur Elbasan, Şırnak Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Emin Erkan, Doğa Koruma ve Milli Parklar Şırnak Şube Müdür Orhan Kalay, İl Sağlık Müdürü İsmail Başıbüyük, öğrenciler ve hayvanseverler katıldı. Merkezde hayvanların röntgenleri çekilip, her türlü tedavileri yapılabiliyor. Tedavi ve rehabilitasyonları tamamlanan hayvanlar doğaya bırakılırken, doğada yaşamını sürdüremeyecek durumda olan hayvanlar ise merkezde bakılacak. Ayrıca hafta sonları tedavi ve rehabilitasyon merkezinde bulunan yaralı hayvanlar Şırnaklı vatandaşlar tarafından ziyaret edilebilecek. Tedavi ve rehabilitasyon merkezinde bulunan kaya kartalı, baykuş, tavuskuşu, keklikler, tavşanlar, kaz ve ördekler ise merkeze hayvanat bahçesi izlenimi veriyor.
\'AVCILARIN YARALADIĞI KEKLİKLERİ TEDAVİ EDİYORUZ\'
Şırnak Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Emin Erkan, yaklaşık 5 ay önce kendisine böyle bir merkezin kurulması için teklif geldiğini belirterek, \"Yaban hayvanları tedavi ve rehabilitasyonu acil müdahale birimi için 5 ay önce Orhan Kalay bey bize teklif ettiğinde evet dedik. Bizim bunun için ayıracağımız 4-5 dönüm arazimiz var. Özellikle de bunu kreşin yanında istedim. Merkezde yaralı hayvanların rehabilitasyonunu sağladıktan sonra doğaya salıyoruz. Şimdiye kadar kurşun ve silah yaralanması ile gelen bir baykuşumuz vardı. Tedavisini yaptık ve doğaya saldık. Elektrik akımına kapılmış bir baykuşumuzun daha ameliyatını yaptık. Sol kanadı kangren olmuştu. Ameliyatını yapıp kangrenli dokuları oradan uzaklaştırdık. Onu hayatının sonuna kadar burada rehabilite edeceğiz, bakımını üstleneceğiz. Onun dışında özellikle avcıların müdahale ettiği keklikleri burada tedavi edip tekrar Cudi Dağı’na bıraktık. Şu anda 10 keklik daha rehailite ediliyor. İnşallah onları da yavaş yavaş salacağız. Burada sadece yabani hayvanları değil aynı zamanda evcil ve sokak hayvanlara da elimizden geldiği kadar iyileştirmeye çalışacağız\" dedi.
\'BÖYLE BİR MERKEZİN YILLARDIR EKSİKLİĞİNİ HİSSEDİYORDUK\'
Doğa Koruma ve Milli Parklar Şırnak Şube Müdürü Orhan Kalay da merkezle ilgili bilgi vererek, \"Bölgemizde böyle bir merkezin eksikliğini hissediyorduk. Ben sene başında bu merkezi oluşturma dileğimi Şırnak Üniversitesi Rektörü\'ne ilettim. Sağolsunlar bize kampus içersinde bir yer ayarladılar. Biz de Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ve Şanlıurfa 3. Bölge Müdürlüğümüzün desteği ile bu tedavi ve rehabilitasyon ünitemizi tamamladık. Bundan sonra buraya gelecek yaralı yaban hayvanlarının tedavi ve rehabilitasyonunu tamamladıktan sonra doğaya bırakmayı düşünüyoruz. Böyle bir merkezin, böyle bir ünitenin eksikliğini yıllardır hissediyorduk. Yaralı yaban hayvanlarını Şanlıurfa Bölge Müdürlüğü\'müze bağlı taşıyorduk. Hem araç masrafı oluyordu hem de hayvanları zor koşullar altında göndermek zorunda kalıyorduk. Bundan sonra inşallah ilimiz genelinde bize ulaşan yaralı yaban hayvanlarını burada tedavi edip rehabilitasyonunu tamamladıktan sonra doğaya bırakmaya düşünüyoruz\" dedi.
Tedavi merkezinin gezilmesinden sonra tedavileri tamamlanan 3 keklik doğaya bırakıldı.
Görüntü Dökümü
-----------------------
-Yaban Hayvanı Koruma Parkı Tabelası
-Açılış Kurdelesinin kesilmesi,
-kaya kartalından görüntü
-Tedavi Merkezinin gezilmesi,
-Tedavi Merkezindeki hayvanlardan görüntü
-Kekliklerin doğaya salınması
-Rektör Erkan ve Müdür Kalay\'ın açıklaması
-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera:Sekvan KÜDEN/ŞIRNAK-(DHA)
GÖRÜNT BOYUTU:545 MB
==============================================
4)1 METRELİK BIYIKLARI İLE GUİNNESS REKORLAR KİTABI\'NA ADAY
BAYBURT\'un Armutlu köyünde yaşayan \'Pala dayı\' lakaplı Bayram Aslan\'ın 12 yıldır kesmediği bıyıkları 1 metreye ulaştı. Bıyıklarına özenle bakan Aslan, en uzun bıyıklı adam kategorisinde Guinness Rekorlar Kitabı\'na girmeye hazırlanıyor.
Bayburt’un Armutlu köyünde yaşayan ‘Pala dayı’ lakaplı Bayram Aslan uzattığı bıyıklarını 12 yıldır kesmiyor. 1 metreye ulaşan bıyıklarına badem yağı ve sprey kullanarak özenle bakan Aslan, bıyıklarına ayda yaklaşık 600 lira harcıyor. En uzun bıyıklı adam kategorisinde Guinness Rekorlar Kitabı\'na girmeye hazırlanan Aslan, başvuru için gerekli evraklarını hazırlıyor. Yolda yürürken sokaklarda ilgi odağı olan Bayram Aslan, vatandaşların selfie teklifleri ile karşılaşıyor.
\'BAKIMLARI ÇOK MASRAFLI\'
Bıyıklarını 12 yıldır hiç kesmediğini ifade eden Bayram Aslan, “Bıyıklarımın bakımı çok zor. Bakım masrafı ayda 600-700 lirayı buluyor. Badem yağı ve sprey kullanıyorum. Sokakta tepki gösterenler de ilgi gösterenler de var. Gerek yurttan gerek yurt dışından bıyıklarımı merak edip ziyaretime gelenler bile oldu. 1 metreyi geçtiler. Guinness Rekorlar Kitabı\'na girmek istiyorum. Başvuru için hazırlıklara başladım. Pasaportumu alıp serbestçe yurtdışında yarışmalara gitmek için başvurularımı yapacağım. Türkiye’yi ve Bayburt’u dünyada temsil etmek istiyorumö dedi.
Bayram Aslan’ın kuaförü Burak Şık da \"Pala dayımız yıllardır bize gelir. 10 yıldır onun bıyıklarına bakım yapıyoruz. Özellikle şehir dışından onun bıyıklarını görmeye gelen insanlar olduğu şahit oluyoruz\" diye konuştu.
Görüntü Dökümü
-----------------------
Bayram Aslan\'ın detayları
Sokakta gezerken
Kuaförde bıyık bakımı yaptırırken
Vatandaşla fotoğraf çektirmesi
Bayram Aslan ile röp.
Haber-Kamera: Murat SÖYLEMEZ BAYBURT DHA
================================================
5)İNTİHAR ETMEK İSTEYEN GENCİ, POLİS SON ANDA KURTARDI
ADANA\'da psikolojik sorunları olduğu ileri sürülen E.B.\'yi (17) otoyol köprüsünde intihar girişiminde bulundu. E.B.\'yi kurtaran polisler ellerinden yaralandı.
Olay, Çukurova ilçesi Kenan Evren Bulvarı\'nda meydana geldi. İddiaya göre psikolojik sorunları olan E.B. intihar etmek için otoban köprüsüne çıktı. Gencin köprüden atlamak istediğini görenler polisi aradı. Kısa sürede olay yerine gelen polis ekipler, uzun süre E.B.\'yi ikna etmeye çalıştı. Polisler bir süre konuştukları gencin boşluğundan faydalanıp elbileselerinden yakaladı. Bu sırada bazı polislerin ellerini tel örgüler kesti. Olay yerine gelen ambulans E.B.\'yi hastaneye kaldırdı. Yaralanan polislerin ise tedavisi olay yerine gelen sağlık ekipleri tarafından yapıldı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
Görüntü Dökümü
---------------------------
- Ambulansın görüntüsü
- Sağlık görevlisinin polislerin ve vatandaşın eline pansuman yapması
- Polisin ambulansın içinde intihar girişiminde bulunan genç ile konuşması
- Polis aracı ve ambulansın görüntüsü
- Ambulansın gidişi
- Otoban köprüsünden görüntüler
- Otobandan detay
- Olay yerindeki polislerden detay
SÜRE:01\'14\" BOYUT:137 MB
Haber:Çağlar ÖZTÜRK-Kamera: ADANA,(DHA)
================================================
6)AİLESİYLE BİRLİKTE TABULARI YIKIYOR
ÇAYDERE köyünden Muş\'a gelerek spor lisesinde okuyan, aynı zamanda Kadınlar Futbol 3\'üncü Ligi 14\'üncü Grup\'ta mücadele veren Muş Alparslanspor\'da top koşturan Kezban Söylemez (15), tribünde anne ile babasını görünce duygulandı. Aile ve Sosyal Politikalar Gençlikspor ile Muş Alparslanspor maçını izlerken heyecandan yerlerinden hop oturup hop kalkan Güvercin- Mehmet Söylemez çifti, hem kızlarına hem de takıma moral verdi.
Muş\'a 150 kilometre mesafedeki Çaydere köyünde yaşayan 13 çocuklu Söylemez ailesinin 8 kızından biri olan Kezban, köylerinde ilkokulu köyünde, ortaokulu ilçede tamamladı. Spora olan tutkusu yüzünden Muş Spor Lisesi\'ne kaydolan Kezban Söylemez, Kadınlar 3\'ncü Ligi\'nde mücadele eden Alparslan Spor Kulübü\'nde de futbol oynamaya başladı. Bölgede kızların futbol oynamasına izin verilmezken ailesinin onayıyla yeşil sahalara adım atan Kezban, spor ve eğitimdeki başarısıyla dikkat çekti.
KÖYLERİNDEN DESTEĞE GELDİLER
Köylerinden uzakta eğitimini sürdüren kızlarını yalnız bırakmayan Güvercin-Mehmet Söylemez çifti, Muş Alparslan Kulübü\'nün Ağrı Aile Sosyal Politikalar takımıyla yapacağı zorlu 3 puan mücadelesi için tribündeki yerlerini aldılar. Takım arkadaşlarıyla birlikte sahaya çıkarken anne ve babasını gören Kezban Söylemez, duygulu anlar yaşadı. Hakemin başlangıç düdüğünü çalmasından önce tribünlere çıkarak arkadaşlarıyla birlikte anne ve babasının elini öpen Kezban, sahada arkadaşlarıyla birlikte mücadele etti. 3-2 kaybetmelerine rağmen ailesinin desteğe sebebiyle büyük bir mutluluk yaşadığını anlatan Kezban, hayalini gerçekleştirdiğini söyledi.
AİLEM ÖRNEK OLDU
Maç öncesi anne ve babısını tribünde görmekten mutlu olduğunu ifade eden Kezban Söylemez, ailesinin desteğiyle bugünlere geldiğini belirtti. Bölgede futbol oynamasına ailelerinin izin vermediğini ifade eden Kezban Söylemez, \"Annem ve babam benim maçımı izlemeye geldiler, çok mutluyum. Mutluluğumu nasıl ifade edeceğimi bilemiyorum. Bölgede kızların futbol oynamasına aileleri karşı çıkıyor. Futbol oynaman kızların en büyük hayali. Kızların hayalinin gerçekleşmesi için aileleri onların yanında olmalı. Benim ailem bizlere nasıl destek veriyorsa onların ailelerinde kızlarına destek vermesi lazım, ailem diğer ailelere örnek olmuştur\" diye konuştu.
150 KİLOMETRE YOL KATETTİK
Malazgirt İlçesine bağlı Çaydere Köyünün Muş\'a 150 kilometre uzaklıkta olduğunu bildiren baba Mehmet Söylemez, 8\'i kız 5\'i erkek olmak üzere 13 çocuğunu okuttuğunu vurguladı. Kızının futbol oynamasına izin verdiğini söyleyen Mehmet Söylemez, \"Kezban futbol oynamayı çok istiyordu. Biz de ailesi olarak onun bu isteğini destekledik, bugün de eşimle birlikte 150 kilometre yol katederek maçını izlemeye geldik. Anne ve babalar kızlarına güvensin, onların yanında dursun\" dedi.
KIZ SPORCU SAYISI ARTSIN
Kızlarına destek için köylerinden gelen Söylemez ailesine teşekkür eden Muş ASKF Başkanı Kemal Türkan, şunları söyledi:
\"Sporcumuz Kezban\'ın ailesinin köylerinden gelip kızlarını izlemesi çotk önemli. Kadın sorcuların artması için ailelerin desteği çok önemli. Bu konuda Söylemez ailesi örnek bir davranışta bulunmuştur. Biz kadın sporcu sayısının artmasını istiyoruz.\"
Görüntü Dökümü
----------------------
-Maç başlamadan Alparslan spor takımı kız sporcuları maçtan önce Kezban’ın anne ve babasının elini öpmelerinden detaylar
-Maçtan detaylar
-Anne ve babanın saha kenarında maçı izlemesi
-Röportaj
Haber-Kamera: Mehmet AYDIN / MUŞ, (DHA)
=====================================================
7)MİNİK MERİÇ FARKLI GÖZ RENGİYLE DİKKAT ÇEKİYOR
MUĞLA\'da bir gözü mavi, diğeri kahverengi olan 3 yaşındaki Meriç Eriş, görenleri şaşırtıyor.
Köyceğiz ilçesinde ilaç firmasında ürün müdürü Suat Eriş ile özel şirkette halkla ilişkiler uzmanı Dilek Işıkoğlu\'nun kızı Meriç, bir gözünün kahverengi, diğerinin mavi olması nedeniyle gittiği her yerde dikkat çekiyor. Eşinden boşanan anne Işıkoğlu, \"9 yaşında olan diğer kızım Ada\'nın gözlerinde bir farklılık yok. Ancak Meriç\'in ilk doğduğu günden bu yana gözlerinin ikisi de değişik renkte. Parkta oynarken ya da bir yere gezmeye gittiğimiz zaman gözlerini görenler şaşkınlık yaşıyor. Kimi aileler ise kızım ile özçekim yapıyor. Gösterilen ilgiden hiç rahatsızlık duymuyorum\" dedi.
FARKLI RENKTE OLMASININ NEDENİ
İnsanlarda nadir görülen gözlerin farklı renkte olması, heterokromi olarak adlandırılıyor. Saça, deriye ve göze rengini veren melanin pigmentinin iris tabakasındaki yoğunluğu ve dağılımı göz rengini belirliyor. Kahverengi göz melanin miktarının fazla olması, renkli göz ise melanin miktarının az olması anlamına geliyor. Her iki gözün iris tabakasında melanin yoğunluğu ya da miktarı farklı ise gözler de farklı renklerde oluyor. Yani heterokromi durumu ortaya çıkıyor. Göz renginin belirlenmesinden sorumlu genlerin anlatımında (DNA üzerindeki genetik bilgi kullanılarak işlevsel proteinler üretilmesi) meydana gelen değişiklikler, Waardenburg sendromu gibi hastalıklar ve doğum anında ya da yaşamın ileriki dönemlerinde gerçekleşen bir travma sonucunda kişilerde heterokromi görülebiliyor. Embriyo gelişimi sırasında iris tabakasındaki pigmentleşmede oluşan farklılıklar da heterokromiye neden olabiliyor.
Görüntü Dökümü
----------------------
- Annesi tarafından çekilen Meriç\'in şarkı söylerken görüntüsü
Haber- Kamera: Cavit AKGÜN / MUĞLA, (DHA)
© Tüm hakları saklıdır.