Gündem

DHA YURT BÜLTENİ -12

DHA YURT BÜLTENİ -12 NİĞDE'DE DAĞCI ÇIĞ ALTINDA KALDI (1) Niğde'nin Çamardı ilçesindeki Demirkazık Dağı'nda zirve tırmanışı yapan 2 dağcının üzerine çığ düştü

02 Aralık 2018 22:03

DHA YURT BÜLTENİ -12

NİĞDE\'DE DAĞCI ÇIĞ ALTINDA KALDI (1)

Niğde\'nin Çamardı ilçesindeki Demirkazık Dağı\'nda zirve tırmanışı yapan 2 dağcının üzerine çığ düştü. Dağcılardan biri çığ altında kaldı.
Demirkazık Dağı Eznevit zirvesine tırmanış gerçekleştiren, isimleri henüz belirlenemeyen biri kadın, iki dağcının üzerlerine çığ düştü. Erkek dağcı çığ altında kaldı. Bölgeye arama kurtarma ekipleri sevk edildi.

GÖRÜNTÜ TAKİP EDİLİYOR

Haber-Kamera: Ali KADI/NİĞDE, (DHA)- 

===============

KUDDUSİ OKKIR\'IN EŞİ SABRİYE OKKIR: GEÇ GELEN ADALET, ADALET MİDİR?

Ergenekon davasında duruşma savcısı, cuma günü 235 sanık hakkında, esasa yönelik mütalaasını açıkladı. 648 sayfalık mütalaada \"\'Ergenekon adlı bir terör örgütünün varlığı ispat edilememiştir\' kanaati oluşmuştur\" denildi. Yargılama sürecinde yaşamını yitiren ve \'Ergnekon\'un kasası\' olduğu iddia edilen Kuddusi Okkır\'ın eşi Sabriye Okkır, mütalaaya ilişkin \"Eşimi kaybedeli 10 yıl oldu, dava 11\'inci yılında çökmüş. Geç gelen adalet, adalet midir? Bu davaya sebep olanlar, hiç mi ortaya çıkmayacak? Bunlara sebep olanlar, hiç mi yargılanmayacak? Adalet karşısında hiç mi hesap vermeyecekler? O vicdanlar, nasıl temizlenecek?\" dedi.
İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi\'nde Yargıtay\'ın bozma kararının ardından görülen Ergenekon davasında 235 sanık hakkında savcı, cuma günü mütalaasını açıkladı. Mütalaada, aralarında Cumhuriyet Gazetesi\'ne el bombası atılması ve Danıştay saldırısı sanıklarının da bulunduğu toplam 32 sanık hakkında ceza talep edildi. Ceza talep edilen Danıştay saldırısı sanıklarından Alparslan Arslan ve Osman Yıldırım\'ın da aralarında olduğu 4 sanık hakkında ise \'Anayasa\'yı ihlal\' suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası talep edildi. 199 sanığın ise tüm suçlardan beraatine veya açılan davaların zaman aşımı ve ölüm nedeniyle düşürülmesine karar verilmesi, diğer 4 sanık hakkında da bazı suçlardan düşme ve beraat talep edildi.
235 sanık hakkındaki 648 sayfalık mütalaada, \"Ergenekon Silahlı Terör Örgütü\'nün varlığının kesin ve inandırıcı deliller ile kanıtlanamadığı, bu nedenle de varlığı kanıtlanamayan örgütün liderliği, üyeliği ve örgüt adına suç işlenmesinin de söz konusu edilemeyeceği anlaşılmıştır. Bu haliyle dava kapsamında kovuşturmaya konu edilen, \'Ergenekon\' adlı bir terör örgütünün varlığı ispat edilememiştir\' kanaati oluşmuştur\" denildi.
\'BUNLARA SEBEP OLANLAR HİÇ Mİ YARGILANMAYACAK?\'
Dava kapsamında \'Ergnekon\'un kasası\' olduğu iddia edilen ve tutuklu bulunduğu cezaevinde yakalandığı kanser sonucu hayatını kaybeden Kuddusi Okkır\'ın eşi Sabriye Okkır, Savcının mütalaasından sonra DHA muhabirine açıklamalarda bulundu. Adaletin geç kaldığını savunan Okkır, şunları söyledi:
\"Acı bir tebessüm oluşuyor, ister istemez ama Ergenekon terör örgütünün olmadığını biz zaten biliyorduk. Bu artık ayyuka çıktı ki savcılar böyle bir karar vermeyi düşünmüşler. Bu davanın asıl bir savcısı vardı. Delil toplamadan bu kadar insanı yargılamaya çalıştılar. Davanın savcısı ise sonradan kandırıldığını söyledi. Biz o zaman böyle bir örgütün olmadığını söyledik. Bu kadar insan boşuna manevi işkence çekti. Buna ben de dahil. Bugünler yaşanmamalıydı. İnsanlara bu kadar mesnetsiz suçlamalar atıldı. Bunlar çok ayıptı. Nasıl bu duruma gelebildik? Halkımız seyirci kaldı. Ben hala akıl sır erdirmiş değilim. Evet, ben eşimi kaybettim. Tutuklandı, hastalandı ve tedavi ettirilmediği için hayatını kaybetti. Eşimi kaybedeli 10 yıl oldu, dava 11\'inci yılında çökmüş. Geç gelen adalet adalet midir? Bu davaya sebep olanlar hiç mi ortaya çıkmayacak? Bunlara sebep olanlar hiç mi yargılanmayacak? Adalet karşısında hiç mi hesap vermeyecekler? O vicdanlar nasıl temizlenecek ?\"
\'SUÇLULAR YARGILANMADIKTAN SONRA DAVA ÇÖKSE NE OLUR?\'
Her zaman başları dik olarak eşlerinin arkasında durduklarını belirten Okkır, sözlerini şöyle sürdürdü:
\"Çünkü onlar asla öyle bir şey yapmaz. Bu ülkenin suyunu içen, ekmeğini yiyen kimse böyle bir şey yapmaz. Hatta düşmanlarımız bile yapmaz. Bu kadar sorumsuz, bu kadar duyarsız neden bu hale geldik? Ben ülkemde huzur içinde yaşamak istiyorum. Herkes endişe duyuyor. Mutlu değil insanlar. Bugün benim başıma gelenin, yarın kimsenin başına gelmeyeceğinin garantisi yok. Ama benim başıma geldiğinde neden herkes seyirci kaldı? Seyirci kalmamalıydılar. Yani şunu demek istiyorum; insanlar demokrasinin kendilerine verdiği hakları kullansınlar. Soru sormasını bilsinler. Bunun tek sorumlusu bunu yapanlar değil. Hakim ve savcıların suçu var. Basının suçu var. Basın taraflı davranamaz. Böyle bir hakkı yok. Bugün böyle bir hakkı kendinde nasıl buluyor? Hakim ve savcıların nasıl bir vicdanı var ? O cübbeyi giyiyorsanız, Allah\'ın huzuruna çıkmış gibi oluyorsunuz. Yemin ediyorsunuz, oraya çıkıyorsunuz ve maşa oluyorsunuz. Bugün hangimizin adalete güveni var? Tek dileğim adil bir düzen gelsin. Suçlular adalet önünde yargılansın. Ben kendi ülkemde mutlu, huzurlu yaşamak istiyorum. Suçlular yargılanmadıktan sonra dava çökse ne olur? Bu davanın, örgütün olmadığını biz zaten biliyorduk. Herkes biliyordu. Eşimin ölümünden sonra Türkiye Barolar Birliği bir kitap çıkardı. Eşime uygulanan hak ihlalleri kitap oldu. Biz bu kadar mağdur olduk.\"
Sabriye Okkır, son olarak eşi Kuddusi Okkır\'ın cezaevinde yazdığı şu şiiri okudu:

\"Bir gün gelecek 1 yıl kalacak
Bir gün gelecek 1 ay kalacak
Bir gün gelecek 1 gün kalacak
Bir gün gelecek geceler sözünü tutacak
Bir gün gelecek sabah olacak
Güneşi hep o köşede aramayacağım
Yosunlu duvarlarla dost olmayacağım
Kıskanmıştım beton duvarları ve onun dostu demir parmaklıkları
Bir daha sizi hiç anmayacağım
Vefasız değilim dostlara
Unutmuş olsalar da vefayı
Dört bir yan duvar, yalnızlık dolu
Yalnızlık öğretti susmayı ve düşüncelere sevgi katmayı\"

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
---------------
- Sabriye Okkır ile röportaj
- Genel ve detay görüntü

Haber: Mehmet CANDAN – Kamera: Melis KARAKUZULU / İZMİR, (DHA)

=====================

EMEKLİLİKTE YAŞA TAKILANLAR BURSA\'DA BULUŞTU

Emeklilikte Yaşa Takılanlar Bursa\'da ikinci kez bir araya geldi. Binlerce mağdurun katıldığı toplantıda konuşan Emeklilikte Yaşa Takılanlar Sosyal Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Gönül Boran Özupak, \" İkinci kez Bursa\'da bir araya geldik artık buluşmalarımız toplantıdan ziyade bir mitinge dönüştü. Bu topluluk erken emeklilik istemiyor. Bu topluluk kazanılmış haklarını istiyor\" dedi.
Yüzüncü Yıl Gençlik ve Spor Merkezi\'nde gerçekleştirilen toplantıya, emeklilikte yaşa takılan binlerce mağdur katıldı. Pankartlar ve sloganlar eşliğinde, miting havasında gerçekleştirilen toplantıda Emeklilikte Yaşa Takılanlar Sosyal Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Gönül Boran Özupak konuşma yaptı. Özupak, 19 yıldır mağduriyet yaşadıklarını belirterek, \"10 yıldır platform olarak sürdürdüğümüz davamızı bir dernekleşerek, bir sivil toplum kuruluşu olarak sürdürmeyi amaçladık ve 2015 yılında derneğimizi kurduk. Çeşitli illerde toplantılar gerçekleştiriyorduk. İkinci kez Bursa\'da bir araya geldik artık buluşmalarımız toplantıdan ziyade bir mitinge dönüştü\" dedi.
\"BU TOPLULUK ERKEN EMEKLİLİK İSTEMİYOR\"
EYT topluluğunun erken emeklilik istemediğini belirten Özupak, \"Bu topluluk kazanılmış haklarını istiyor. 1999 yılı öncesinde kadınlara dediler ki; \'20 yıl, 5 bin prim günüyle emekli olacaksın\', erkeklere de \'25 yıl, 5 bin prim günüyle emekli olacaksın.\' Ancak 1999 yılında çıkan 4447 sayılı kanunu geriye doğru işletilerek bizlere üçüncü bir şart olarak yaş akdini getirdiler. Bu da 2 ile 17 yıl arasında emekliliğimizi öteledi. Bu kanun hayallerimizi, planlarımızı çaldı ve \'mezarda emeklilik\' olarak karşımıza çıktı. 45 - 50 yaş aralığında yaşadığımız en büyük mağduriyetler, çalışan kişilerin dahi \'sen artık bize verimli değilsin\' denilerek kapıya koyulması, bu sebeple işsiz kalan arkadaşlarımızın yaşından dolayı iş bulamamasıdır. Biz ekonomik anlamda bir geçim sağlamak zorundayız. İhtiyaçlarımızı karşılamak zorundayız. Hak arayışımızı sürdürüyoruz\" diye konuştu.
Emeklilikte yaşa takılanların sayısı konusunda net bir bilgi olmadığını söyleyen Özupak, \"Yaptığımız çalışmalarda ortaya çıkan rakamlarda 6 milyon, 2 milyon, 5 milyon gibi farklı rakamlar var. Sosyal güvenlik uzmanımızla yaptığımız çalışmada ise biz mağdur 1 milyon kişi tespit ettik\" dedi.

Görüntü Dökümü:
----------------------------
-Toplantı salonundan detaylar
-EYT Derneği başkanı röportaj

Süre: 3.35 Boyut: 401 MB

Haber-Kamera: Muammer İRTEM-Enver Fatih TIKIR/BURSA, (DHA) - 

====================

KÜTAHYA\'DA OTOMOBİLLER ÇARPIŞTI: 1 ÖLÜ, 5 YARALI

Kütahya\'da iki otomobilin kafa kafaya çarpıştığı kazada, 1 kişi öldü, 5 kişi yaralandı.
Kaza, saat 14.00 sıralarında merkeze bağlı Agizören köyü yakınlarında meydana geldi. Ekrem Gümüş yönetimindeki 10 EV 885 plakalı otomobil, karşı yönden gelen Mevlüt Akyel yönetimindeki 06 TFK 32 plakalı otomobille kafa kafaya çarpıştı. Kazada, Rahime Kahraman (80) olay yerinde öldü, sürücülerle birlikte 5 kişi de yaralandı. Yaralılar, ambulanslarla Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Evliya Çelebi Eğitim ve Araştırma Hastanesi\'ne kaldırılarak tedaviye alındı.

Görüntü dökümü:
-------------
-Kazaya karışan araçlardan birinin çekicinin üzerindeki görüntüsü,
-Jandarma ekibinin,
-Yaralıların ambulanstan indirilerek sedye ile hastaneye getirilmesinden çekilen görüntüler bulunuyor.)

Haber-Kamera: Oğuzhan KILIÇ/KÜTAHYA, (DHA)- 

====================

MAYINA BASAN KADIN, AĞIR YARALANDI

Şanlıurfa\'nın Akçakale ilçesinde, Suriye\'den Türkiye\'ye yasa dışı yollarla geçmeye çalışırken mayına basan Şirin Cuma (35), ağır yaralandı. 
Olay, Akçakale ilçesinin Topçu Mahallesi\'nde meydana geldi. Yasa dışı yollardan Türkiye\'ye girmeye çalışan Şirin Cuma, mayına bastı. Patlamanın ardından bölgeye güvenlik güçleri ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ağır yaralanan Şirin, ilk müdahalesinin ardından Akçakale Devlet Hastanesi\'ne kaldırıldı. Şirin, ilk müdahalesinin ardından da Şanlıurfa’ya sevk edildi. 

Haber: Ömer ŞULUL/AKÇAKALE (Şanlıurfa), (DHA)- 

================

Büfeci cinayetinde 2 şüpheli adliyede (2)
1 TUTUKLAMA

Eskişehir\'de, büfe işletmecisi Mustafa Ulusoy\'u tabancayla öldürdüğü suçlamasıyla adliyeye sevk edilen şüphelilerden Cevat K., çıkarıldığı Sulh Ceza Hakimliği\'nce tutuklanırken, akrabası Yasin K. ise adli kontrol kararı ve yurt dışına çıkış yasağı ile serbest bırakıldı. Tutuklanan Cevat K., Eskişehir H Tipi Cezaevi\'ne götürüldü.

ESKİŞEHİR,(DHA)

================

ŞANLIURFA\'DA OTOMOBİLİN ÇARPTIĞI 7 YAŞINDAKİ ÇOCUK ÖLDÜ

Şanlıurfa\'da yolun karşısına geçmeye çalışan 7 yaşındaki İzzettin Zariç, otomobilin çarpması sonucu öldü.
Kaza, akşam saatlerinde Eyyüpkent Mahallesi\'nde meydana geldi. Plakası ve sürücüsü belirlenemeyen otomobil, yolun karşısına geçmeye çalışan İzzettin Zariç’e çarptı. Ağır yaralanan küçük İzzettin, çevredekilerin ihbarıyla gelen sağlık ekiplerinin yaptığı ilk müdahalenin ardından Şanlıurfa Eğitim ve Araştırma Hastanesi\'ne kaldırıldı. Acil serviste tedaviye alınan İzzettin Zariç, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. İzzettin Zariç\'in cenazesi otopsi için Adlı Tıp Kurumu morguna konuldu.

Haber: Ömer ŞULUL/ŞANLIURFA, (DHA)- 

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştir