İsveç-İngiltere ortaklı AstraZeneca şirketi tarafından geliştirilen koronavirüs aşısı ile ilgili gelişmelere bir yenisi daha eklendi.
Berlin Eyalet Senatosu Sağlık Senatörü Dilak Kalaycı, Berlin'de 60 yaş altı kadınlara AstraZeneca koronavirüs aşısı ile aşı yapılmasına ara verildiğini açıkladı. Kalaycı, söz konusu karara aşı ile bağlantılı beyin damarlarındaki kan pıhtılaşması vakalarını gerekçe gösterdi.
Diğer yandan Almanya Daimi Aşı Komisyonu'nun (STIKO) kararının bekleneceğini söyleyen Kalaycı, bu yaş gurubunda ilk doz aşıyı olmuş kadınlar için nasıl bir yöntem izleneceği konusunda Federal Sağlık Bakanlığı ile görüşmelerde bulunacağını ifade etti.
Başkentte bulunan Charité ve Vivantes gibi önemli hastaneler de beyin damarlarındaki pıhtılaşma ile ilgili bulguları gerekçe göstererek 55 yaş altı kadınlara AstraZeneca aşısını uygulamama kararı aldıklarını açıklamıştı. Kuzey-Ren Vestfalya eyaletindeki altı üniversite hastanesinden beşinin baş hekimleri de AstraZeneca aşısının uygulanmasına ara verildiğini duyurarak, kararı "yeni ölüm vakalarının meydana gelme riskinin yüksek olması" ile gerekçelendirdi.
Almanya'nın önde gelen haber portallarından Der Spiegel'in haberine göre, şu ana kadar AstraZeneca aşısının ardından çoğu kadın olmak üzere 31 kişide sinüs ven trombozu vakası tespit edildi. Almanya'da aşı çalışmalarından sorumlu olan Paul-Ehrlich Enstitüsü, 19 vakada daha aşının ardından tomobositlerde azalma saptandığını açıkladı. Almanya'da dokuz kişi AstraZeneca aşısının ardından kan pıhtılaşmasına bağlı olarak hayatını kaybetti.
Ne olmuştu?
Avrupa İlaç Ajansı (EMA), İngiltere-İsveç ortaklığında geliştirilen AstraZeneca aşısına 29 Ocak'ta kullanım tavsiyesi vermişti. Aralarında Almanya'nın da bulunduğu en az 17 Avrupa ülkesi, aşılanan bazı kişilerde ciddi kan pıhtılaşmalarına yol açmış olabileceği gerekçesiyle AstraZeneca aşısının kullanınımı askıya almıştı.
EMA'nın verdiği bilgilere göre, 10 Mart itibarıyla AB içinde aşılanan yaklaşık 5 milyon kişinin 30'unda tromboz görüldüğü tespit edilmişti. EMA, tromboz görülen kişilerin sayısının, toplumda normalde tespit edilen tromboz vakalarından daha fazla olmadığını belirtiyor.
dpa,AFP/BÖ,ET
© Deutsche Welle Türkçe