Mardin Artuklu Üniversitesi Yaşayan Diller Enstitüsü Kürdoloji bölümünden mezun olan Kürtçe öğretmen adayları, atama beklerken hapis cezası aldı. Anadilde eğitim ve atama talebiyle eylül ayında açlık grevi yapan öğretmen adaylarından 3’ü örgüt propagandası yaptıkları iddiasıyla 10’ar ay hapis cezasına çarptırıldı.
Şehmus Edis’in Zaman’da yer alan haberine göre, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından Kürtçe öğretmeni olarak atanmak için geçen yıl eylül ayında eylem yapan Mardin Artuklu Üniversitesi mezunları, çadır kurarak açlık grevi başlattı. Öğretmen adaylarının dönüşümlü olarak eylem yaptığı çadırda Kuzey Iraklı sanatçı Aras Koyi’nin ‘Kurdistana Min / Benim Kürdistanım’ isimli kısa filmi de izlendi. Filmde terör örgütü propagandası yapıldığı gerekçesiyle çadırdaki öğretmen adaylarından Ömer Öncel, Yunus Aslan ve Celil Deniz hakkında dava açıldı. Bakanlıktan atama bekleyen öğretmen adayları, dün Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde hâkim karşısına çıktı. Mahkeme, 3 gence ‘örgüt propagandası yaptıkları’ gerekçesiyle 10’ar ay hapis cezası verdi. Cezalar ertelenirken gençlerin avukatı Sezgin Dinç, mahkeme kararına itiraz edeceklerini bildirdi.
'Zaten atanmadığımız için mağdurduk...'
Olayla ilgili açıklama yapan Ömer Öncel, “5 ay önce çadırda gözaltına alındık. Sabaha kadar karakolda bekledik. Sonra serbest bırakıldık. Yargılama sonucu 10 ay hapis cezası verildi. Biz hiçbir siyasi partinin propagandasını yapmadık. İşlemediğimiz bir suçtan dolayı yargılandık. Zaten atanmadığımız için mağdurduk şimdi ikinci kez mağdur ediliyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından öğretmen olarak atanmayı beklerken, Adalet Bakanlığı bizi direkt olarak adliyeye atadı.” dedi.
'İki bin öğretmen mağdur edildi'
Haklarını ararken kendilerini mahkemede bulduklarını ifade eden Yunus Aslan da, büyük şok yaşadıklarını söyledi. Aslan, şöyle konuştu: “Eylül ayında mağduriyetten dolayı açlık grevine gittik. 18 günlük açlık grevi sonucu maalesef 18 kişilik bir atama yapıldı. Mağdur rolümüzü devam ettirdiler. 2 bin öğretmen mağdur edildi. Türkiye’nin dört bir yanında çok sayıda öğrenci Kürtçe öğretmeni beklerken biz 10 aylık terbiye cezası aldık. Çözüm süreci için her gün medyada boy boy açıklamalar yapanlara sesleniyorum, çözüm sürecinin pratiği ortadadır.”
'Hükümetin sözlerine inandık, verilen sözler yerine getirilmedi'
Hükümetin sözlerine inanarak Kürtçe öğretmeni olmak için eğitim aldıklarını belirten Aslan, “Sözler yerine getirilmedi. Her yıl binlerce öğretmen adayı mağdur oluyor. Gitgide bu sorun büyüyor. Her yıl 2 bin, 3 bin İngilizce, Almanca, Fransızca öğretmeni ataması yapılırken, Kürtçe öğretmenliği için sadece 9 kişi atanıyor. Bu tablo kardeşlik adına söylemlerde bulunan hükümet yetkililerinin samimiyetsizliklerini çok açık ve net olarak gözler önüne seriyor.” diye konuştu. Abdulcelil Deniz ise haklı mücadelelerinin mahkemelik olduğunu ifade ederek şu açıklamayı yaptı: “Terör örgütü propagandası ile suçlanıyoruz. Biz eğitimli insanlarız. Yani 18 gün boyunca çok temiz bir şekilde mücadele ettik. Bizi korkutmak istediler. Ne kadar samimiyetsiz olduklarını gösterdiler. 10 ay hapis cezası ile cezalandırıldık. Milli Eğitim Bakanlığı bizleri mağdur etti. İngilizceden 5 bin öğretmen ataması yapıldı. Söz konusu Kürtçe olunca 5 kişi, 10 kişi alınıyor. Bunlar çok samimiyetsiz davranıyorlar.”
