Gündem
Deutsche Welle

20.03.2015 - Alman basınından özetler

Alman gazetelerinde Tunus’taki kanlı terör saldırısı, Yunanistan’ın içinde bulunduğu ekonomik kriz ve Kırım’ın Rusya tarafından ilhakının yıldönümü öne çıkan yorum konuları.

20 Mart 2015 00:30

Tunus'ta 20'si turist 23 kişinin öldürüldüğü saldırıyı radikal İslamcı
IŞİD terör örgütü üstlendi. Frankfurter Allgemeine Zeitung saldırıya
ilişkin şu yorumu sunmuş okurlarına:

“Sırf Tunus değil tüm bölge, IŞİD’in körüklediği terörle mücadele
etmek zorunda. Terörün hakim olduğu Libya, her geçen gün daha
fazla çöküyor. Libya’dan Mısır’a geçen IŞİD teröristleri, polislere ve
askerlere saldırıyor. Tunus’ta ise kendilerini yeteri kadar güvende
hisseden teröristler, dağlardan inip başkentin ortasında askerlerle
çatıştılar. Saldırıyı IŞİD üstlendi, ancak saldırganların kimliğinin bir
önemi yok. Zira IŞİD ve El Kaide teröristleri arasındaki rekabet
giderek azalıyor, bu iki grup her geçen gün daha da yakınlaşıyor ve
en azından Kuzey Afrika'da işbirliği yapıyor, bu da teşkil ettikleri
tehlikeyi daha da artırıyor.”
 
Bielefeld kentinde çıkan Neue Westfälische adlı gazetede de
konuyla ilgili şu yorumu okuyoruz:

“Saldırı, Tunus Başbakanı Habib Essid liderliğindeki hükümetin ne
kadar devasa sorunlarla karşı karşıya olduğunu gözler önüne serdi.
Büyük yoksulluk ve yüksek işsizlik oranı nedeniyle kolaylıkla yeşeren
köktendinci akımlarla mücadele de bu sorunların başında geliyor.
Tarih bize, radikal akımlar ve terör ile mücadelede en iyi silahın,
demokrasi, hukuk devleti, ilerleme ve refah olduğunu gösterdi. Bu
engebeli yolda Avrupa Birliği’nin Tunus halkını aktif bir şekilde
desteklemesi gerek. Zira Tunus’daki demokrasi deneyinin başarısız
olması, Arap Baharı’nın ardından İslam dünyasında ve Batı’da
yeşeren umutların nihai bir şekilde sona ereceği yönünde çok
tehlikeli bir işaret olacaktır.”

Başkent Berlin'de çıkan Der Tagesspiegel gazetesinden seçtiğimiz
yorum ise Yunanistan'daki ekonomik kriz hakkında:

“Avrupalılar uzlaşma sağlayamazsa olacaklar hafife almasın kimse!
Drahmi’ye dönen bir Atina, yatırımcıları kaçıracaktır. Ardından insani
ve siyasi sonuçları kestirilemeyecek sosyal sorunlar patlak
verecektir. Finans piyasalarında yeni kırılmalar olacak, Euro
Bölgesi’nin zayıf üyeleri için yeni yardımlar gerekecek. Ve sonuçta,
dünyadaki kriz bölgelerinde bir rol oynayabileceği yönünde Avrupa’ya
duyulan güven sıfırlanacak. Şimdi oturup Atina’nın günün birinde
borçlarını ödemeye başlayıp başlayamayacağı ve üçüncü bir yardım
paketinin işe yarayıp yaramayacağı üzerine kafa yorulabilir. Ya da bir
anlığına bile olsa, durup bu kıtanın savaşlarla dolu tarihine bakılabilir.
Buradan çıkarılacak ders aslında çok basit.
Avrupa, Avrupa fikri ve
ortak parası, Yunanistan'sız düşünülemez.”

Rusya'nın Kırım'ı ilhak etmesinin üzerinden bir yıl geçti. Kölner
Stadt-Anzeiger gazetesinde konuyla ilgili şu değerlendirme yapılmış:

“Vladimir Putin Ukrayna'da barışçıl çözüm istemiyordu. Rusya'nın
güçlü adamı değişti, ki bu değişim ile de Mahatma Gandi'ye
benzemeye başlamadı. Avrupa'nın ve dünyanın en
büyük ülkesinin
yönetimi, belli hedeflere varmak için uzun süren diplomasiye değil
savaşa başvurdu. Şimdi Kırım'ı geri vermek, Putin için iç siyasette
kendini hadım etmesi anlamına gelecektir. Hem onun için hem de
herkes için kötü bu. Yakın bir gelecekte gerçek barış görünmüyor.”

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştirDeutsche Welle