Düsseldorf’ta yayımlanan Alman iktisat gazetesi Handelsblatt Yunanistan’daki referandumla ilgili senaryoların tutmayacağını öne sürüyor:
“Referandum pusulaları ne kadar anlaşılmaz ve karmaşık yazılmış olursa olsun, Euro Bölgesi’ndeki Yunanistan’a reform karşılığında yardımın sembolik oylaması olduğu pazar gününe kadar ortaya çıkacak. Sandıktan ‘evet’ çıkarsa, üçüncü yardım programı için görüşmelerin başlatılması mümkün olacak. Çünkü Tsipras istifa ederek erken seçimler önündeki engelleri kaldırmış olacak. Muhafazakâr, sosyalist ve diğer bütün siyasi partiler daha fazla görüşme gönüllülüğü gösteriyor. Bu senaryonun gerçekleşeceği kesin değil. Çünkü erken seçimlerin çoğunluğu olan ve müzakerelere meyilli bir hükümet çıkarması gerekecek. Bankaların kapanmasından, çekilen nakit sıkıntısından ve dükkânların adeta yağmalanmasından sonra Yunanistan’da uzlaşmacı çoğunlukların bulunması sürpriz olmaz.”
Hamburg’da yayımlanan haftalık Die Zeit gazetesi Yunanistan’ın borç krizini konu alan yorumunda ‘para’ kavramına saplanıp kalınmasının Avrupa’ya zarar verdiğini yazıyor:
“Euro krizinin patlak verdiği günden beri sadece paradan bahsetmekle büyük hata ettik. Kimin ne kadar borcu olduğunu en önemli konu haline getirmemeliydik. Sonunda, Yunanistan’a daha fazla yardım yapmanın doğru olup olmadığı sorusuna gelip dayandık ve ek yardımların Yunanistan’a ne getireceğini, Almanya’nın payına ise ne düşeceğini hesaplamakla zaman kaybettik. Ama ortak para birimi sadece toplama çıkarma değildir. Ortak para birimi, banknota kazınmış karşılıklı yardımlaşma taahhüdüdür.”
Lübecker Nachrichten gazetesinin ABD ile Küba arasında diplomatik ilişkilerin başlatılmasını konu alan yorumunda şu satırları okuyoruz:
“Avrupa’da Batı ile Rusya arasındaki gerginlik artar ve Doğu ile Batı arasında Soğuk Savaş yıllarındaki gibi silahlanma yarışı tehlikesi baş gösterirken, ABD ile Küba Karayipler’deki soğuk savaşa son veriyor. ABD Başkanı Barack Obama bu tarihi adımla adeta dış politik bir deprem yarattı. 56 yıldır devam eden iki ülke arasındaki düşmanlığın sona ermesiyle ABD’nin ‘arka bahçesi’ daha fazla barış ve huzura kavuştu. Obama, Küba ile barışmak suretiyle kapitalist ve sosyalist rejimler arasındaki mücadelenin 25 yıl önce sona ermesinden akıllı bir sonuç çıkarmış oldu.”
Handelsblatt gazetesi Rus doğalgaz şirketi Gazprom’un Ukrayna’ya yapılan sevkiyatı durdurmasını yorumluyor:
“Neyse ki gerginlik çıkmadı. Ancak Avrupa Birliği ülkeleri doğalgaz ithalatını daha fazla ülkeden yapmalı ve nakil boru hatlarını siyasi krizlere dayanıklı güzergâhlara kaydırmalıdır. Boru hatları birbirine bağlanır ve ters yönde doğalgaz akışı mümkün olursa tekelci ülkenin şantaj gücü azalır. Bu alanda önemli adımlar atıldıysa da henüz yapılacak çok şey var. Tedarikçilere bakacak olursak, Avrupa’nın dünyanın doğalgaz içinde yüzmesinden yarar sağlaması için hiç bu kadar elverişli bir ortam olmamıştı.”
