14 Mart 2016

Okul Kantinleri Genelgesi güncellendi

Brezilya benzeri 'Türkiye Okul Yemeği Programı'na ihtiyaç var

Uzun zamandır üzerinde en çok durduğumuz konuların başında okul kantinleri geliyor   ve geçen haftayı bu konuda aldığımız iyi haberle bitirdik. Bu habere göre içinde bizlerin de olduğu Sağlık Bakanlığı Okul Sağlığı Bilim Kurulu'nun üzerinde çalıştığı "Kantin Genelgesinin Güncellenmesi" çalışmaları birçok aleyhteki "lobi" faaliyetine rağmen başarıyla bitirilmiş ve Milli Eğitim Bakanı tarafından imzalanmıştı. Bu yeni genelge, 2011’de o zamanki bakanlar Recep Akdağ ve Ömer Dinçer’in olumlu tutumları ile çıkan eski genelgenin kapsamını genişlettiği gibi, “Okul kantinlerinde satılmayacak yiyecek ve içeceklerin” net bir listesini de içeriyor. Çocuklardaki şişmanlığın önlenmesinde önemli  bir adım olan bu çalışmaya katkıda  bulunan başta Sağlık ve Milli Eğitim Bakanlığı yetkilileri olmak üzere bütün emek verenlere çok teşekkür ediyoruz.

Bu yeni genelgede önceki yazılarımızda “abur-cubur” dediğimiz için kızgınlığa neden olan bütün ürünlerin yanı sıra, suni tatlandırıcı eklenmiş yiyecek ve içeceklerin satışı da yasaklanıyor. Bilindiği gibi çocukların görünce heyecanlandıkları birçok çikolata kaplı ambalajlı ürün yüksek kaloriler içeriyor ve bu ürünlerin doyma hissini de engellediğini biliyoruz. Yine son yıllarda suni tatlandırıcıların beklenin aksine şişmanlık ve tip 2 diyabet sıklığında artışa neden olduklarını gösteren araştırmalar artıyor. Dolayısıyla bu genelge çocukların hiç de masum olmayan “Diyet içecekler”den korunmasına da kapı açıyor.

 

Okullarda yemekhane sistemine geçilmeli

 

Ülkemizdeki örgün eğitim kurumlarında (okul öncesi, ilk ve orta öğretim) 18 milyon civarında öğrenci okuyor ve bu çocukların çok büyük çoğunluğu öğlenleri beslenmek için okul kantinlerine mahkum durumda. Birkaç yıl önce Sağlık Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı ve Hacettepe Üniversitesi’nin yaptıkları araştırmada kentlerdeki okulların yalnızca % 17’sinde yemekhane olduğu, buna karşın % 92’sinde kantin olduğu saptandı. Okul kantinlerinin hemen hepsinin özel işletme olduğu, denetimlerinin oldukça güç olduğu ve bazı şehirlerde “Kantin mafyaları” oluştuğu dikkate alınırsa çocukların karşı karşıya olduğu beslenme risklerini ne kadar büyük olduğunu tahmin etmek zor değil. Oysa birçok bakımdan ülkemize benzeyen ama çok daha büyük bir nüfusa sahip olan Brezilya’da devlet her gün 42 milyon çocuğa, tamamen Brezilya tarım ürünlerine dayalı olarak her öğlen sağlıklı öğlen yemeği  veriyor. Dünyadaki en iyi örneklerden birisi  olarak gösterilen “Brezilya Okul Yemeği Programı”nda yemekler okulda pişiriliyor ve bütün süreçte hem besin hem de beslenme güvenliği ön planda tutuluyor. Geçenlerde bir toplantıda karşılaştığım Sağlık Bakanlığı yetkilisi kendilerinin de benzer bir hazırlık yaptıklarını ve yaklaşık maliyetin 2 milyar TL civarında olduğunu söyledi. Geçen yıl 23 Nisan dolayısıyla yazdığımız gibi ülkemizi yönetenlerin çocuklara “ücretsiz ve sağlıklı öğle yemeği” müjdesi vermeleri gerekiyor ve bunun için ülkemizin imkânları yeterli.

Sonuç olarak, Okul Kantinleri Genelgesi’nin güncellenmesini en azından çocukların sağlıklı olmayan ürünlerden korunması bakımından önemli bir ilerleme olarak kabul etmek gerekiyor ama esas ülkemizde Brezilya benzeri  “Türkiye Okul Yemeği Programı” başlatılmasına ihtiyaç var.

 

Yazarın Diğer Yazıları

Diyabet damgasından kurtulmak

Jazz Sethi, damgalanmanın diyabetle yaşayan insanların klinik sonuçları, yaşam kalitesi ve refahı üzerinde somut sonuçları olduğunu söylüyor

Dr. Gönül Tanır’ı kaybettik

Gönül içimizdeki en naif, sözünü sakınmayan, belki de bu yüzden kendini koruyamayan kişiydi. Sonraki yıllarda ülkemiz çok değişti ve Günül, bu insafsızların dünyasında çok haksızlığa uğradı ve çocuk enfeksiyon servisine verdiği o büyük emeğin karşılığı, çok hakkı olan profesörlüğü ondan esirgendi

"İleri Diyabet Tedavileri ve Teknolojileri-ATTD 2024" kongresinden izlenimler: Teknolojiye adil erişim çağrısı

Öncelik dezavantajlı olanların yaşadığı engelleri ortadan kaldırılmaya verilmeli, yani önce diyabet teknolojilerine adil erişim sağlanmalıdır