26 Ekim 2014

Cezayir’de aşk…

Yaşam oldukça ilginç kapılar açabiliyor sanırım insana...

Çok güzel bir lokantada oldukça özel bir akşam yemeğindeyken son ilgilenmek istediğiniz diğer masalardaki çiftlerdir. Yani en azından benim gibi bencil insanlar için… Ama bu sefer ben bile ilgisizlik kalkanımı koruyamadım… Yanımızdan çok keskin bir parfüm kokusu, ayakkabılarının topuğuyla küçük çaplı bir deprem yaratarak bir kadın geçti… Ve çaprazımızdaki masayı salladı…. Ahhh akdeniz kadınları demeye kalmadan karşı masadaki adama bir tokat atıp kadınla öpüşmeye başladı… Nasıl yani diyemeden iki kadın sarmaş dolaş lokantadan çıktılar. Garsonlar, biz ve adam gecenin hala kendini toparlayamamışları olarak orada kalakaldık.

Hepimizin şaşkın bakışlarına cevap vermek zorunda hissetmiş olacak, oldukça yakışıklı ve şık beyefendi, hala kırmızı olan yanağını ovuşturarak “Sevgilimle yemek yiyorduk” diye mırıldandı. Olgunlukla sanki önceden anlaşmış gibi hepimiz başımızı salladık, elbette şeklinde.  “Onu alıp götüren de karım.” Burada ilk sapsallaşan ne acıdır ki ben oldum…yabancı bir dilin verdiği kaygıyla tekrar ettim, “karınız mı, eşiniz mi yani, zevceniz mi yani yani yani?” …..Herkes oldukça şaşkın olduğu için benim sapsallığım çok ön plana çıkmadı sanırım, ya da kadın olduğum için bana sabrettiler… “ihanet şah damarı kadar yakın insana” dedi tokatın etkisiyle dudağından kan damlayan aldatan ve aynı anda aldatılan beyefendi “koca lokantadan ayrılırken… Biz de şaşkın ve sessiz birbirimize ve etrafımıza bakındık…

Yaşam oldukça ilginç kapılar açabiliyor sanırım insana. Hiç beklemediğiniz anda, en çok güvendiğiniz kişiyi aldatmaya kalkışırken mesala siz yapayalnız son bulabiliyorsunuz bu hayatta. Eşiniz ve sevgiliniz çocuğunuzun yeni anneleri olabiliyorlar ama sizi o mutlu aile fotoğrafında istemiyorlar. Elbette bu hikayenin iki babalı şekli de düsünülebilir. Anımsayınız dünya beşten büyük ya…

Aslında bu tuhaf ve başdöndürücü öyküden siyasi çıkarımlar da yapabiliriz.Böyle bir sahne mesala kadınların ekonomik olarak bağımsız oldukları bir durumda yaşanabilir. Aynı şekilde eşcinselliğin kabul gördüğü bir kültürde, en azından yok edilmeye çalışılmadığı bir kültürde. Kadın hakları diyor ya bazı “demokratlar”. Yani bazı süprizleri yaşayabilmek için belli bir alt yapı gerekiyor. Ama elbette dünyanın her yerinde en beklemedik kişiler arasında çok farklı boyutlarda dostluklar kurulabilir. En tahmin etmediğiniz kişi, genellikle aklınıza en sık düşen kişidir bu, sizi apansızın alabora edebilir…

Bunu belki en iyi “Fuat Avni” fenomeniyle nefret-aşk-hayranlık ilişkisi yaşayanlar anlayabilirler… Akdenizde plan yaparken ya da Cezayir’de aşık olurken kendinize her zaman aralık bir kapı bırakmanız bundan tavsiye olunur belki de. Ya sizin bir belki iki kaçış kapınız var mı?

Yazarın Diğer Yazıları

Eyyy sevgili eskimeyen aşklar için HDP vardır!

Ayrıldıkları sevgililerini arayıp ikna eden AKP’li sayısına bakmamız icap edebilir mi?

İdeolojik halay çekelim mi? HDP'ye oy vermeniz için 6 neden

Beyaz Türkler, Demirtaş’a Cumhurbaşkanlığı için oy verdiler, ve şimdi de daha büyük rakamlarda HDP'ye oy verecekler

Menderes Sendromu ya da thanatophobia

Çocuklarımız kefenle dolaşmanın cesaret göstergesi olmadığı bir dünyayı hak etmiyor mu?