24 Mart 2017

Rusya ile kazanılması imkânsız yeni kavga

Rusya’nın gizli TC ambargosu ile dize getirileceğini sanmak nükleer bir yanılgıdır

Türkiye-Rusya ilişkilerindeki iyileşmeyi öpüp güle güle diyebilirsiniz.

AKP hükümetinin bazı önemli Rus tarım ürünlerine getirdiği gayri resmi ithal yasağı Ankara-Moskova gerginliğini eski günlere geri götürdü.

Geçen hafta Türkiye Rusya menşeli buğday, mısır, ham ayçiçek yağı, ayçiçek küspesi, bezelye ve pirince, “dahilde işleme rejimi” kapsamında, ithalat yasağı koydu.

Yasağın nedeni, Kremlin’in domates gibi önemli Türk tarım ürünlerine koyduğu ithal yasağını kaldırmayı reddetmesidir.

Rusya kısa bir zaman önce bir kararname yayınlayarak  Türkiye’den ithalatı düşük tonajlarda olan soğan, arpacık soğanı, karnabahar, brokoli, tuz, karanfil çiçeği ve sakızın ithalatına izin vermiş  ancak Türkiye için ihracatı önem arzeden domates ve başka sebzelerin ithalatını ambargo altında tutmaya devam etmişti.

Sektördeki genel kanı Rus tarım ürünlerine getirilen yasağın buna karşı bir misilleme olduğudur.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, bunu yalanladı.

"Biz de Rus ürünlerine karşı özellikle buğday başta olmak üzere bir ithalat kısıtlaması yapıyoruz, şeklindeki değerlendirme doğru değildir,”  dedi.  

“Bu tamamen ithalatçıların talebi,” diye ekleyerek topu ithalatçılara attı. “İthalatçı neyi nereden alacaksa ona göre hareket ediyor.”

Bunun gerçekle pek ilgisi olmadığı savunulabilir çünkü ithalat yasağı sektörde aktif firmaların bilançolarına  büyük zararlar yükleyecektir.

Sektörün önde gelen isimlerinden birine göre ithalatçılar yasağın kaldırılması için “Ankara’ya kamp kurmuş vaziyette.”

Nitekim yapılan lobi sonunda yüklenmiş veya konşimentosu düzenlenmiş gemilerin ithalat sorunu büyük oranda çözüldü.

Ama erken sözleşmesi yapılmış ancak yüklenmemiş sözleşmeler sorun olmaya devam ediyor.

Temmuz-Ocak döneminde Rusya’dan “dahilde işleme rejimi” çerçevesinde 1,9 milyon ton buğday ithalatı yapmıştı.

“Dahilde işleme rejimi” bir malın hammadde olarak (örneğin buğday) ithal edilip işlenmiş ürün olarak (örneğin un) ihraç edilesine izin veren düzenlemedir.

Bu düzenleme çerçevesinde Türkiye dünyanın en büyük un ihracatçısı oldu.

Uncuların ihracat taahhütlerini nasıl yerine getireceği, getirmezlerse uğrayacakları zarar merak konusudur.

Rusya’nın devre dışı kalmaya devam etmesi halinde Türkiye’nin buğday ithalatı yapacağı ülkeler Almanya ve Litvanya olarak görünüyor.

Ama piyasa yasağın Almanya’ya da uygulanacağı yönünde duyumlar alıyor.

Konuştuğum bir uzman “Bu sektöre zarar verecek bir karardır ve sektöre danışılmadan ve önceden haber verilmeden alındı,” dedi.

Türkiye-Rusya arasındaki gerginlik sadece tarım alanında değil.

Kremlin’in Suriye’de Suriye Kürtlerinin yanında yer alması gerginliği dış politika ve savaş alanına da taşıdı.

*

Rusya’nın gizli TC ambargosu ile dize getirileceğini sanmak nükleer bir yanılgıdır.

İlişkiler yavaş yavaş düzelirken bu yola gitmek Rusya’nın TC’ye uyguladığı  ambargoya yeni kurbanlar eklemekten, Ankara’nın dış politika yalnızlığını artırmaktan, Suriye’deki çıkmazı derinleştirmekten başka bir işle yaramaz.

 

Yazarın Diğer Yazıları

Ağustos böceklerini güldürdüm

Bağırıyorum ama beni bahçede bağırışan ağustos böceklerinden başka duyan yok

Karar ver KKTC kardeş, açılıyor musun açılmıyor musun?

KKTC hükûmeti ise ülke turist akınına uğrayacakmış gibi davranıyor ve herkes için –ziyaretçiler, oteller ve uçak şirketleri– hayatı kolaylaştıracağına zorlaştırıyor