Kadın bedeni üzerinde en eril söylemlerle hak iddia ederek dört koldan girişilen kürtaj tartışmaları alevlendiğinden beri,  bir yandan ellerim kaşınıp yazmak istiyor, diğer yandan, konuyla ilgili kişisel güncemde, beni üzüp yıpratmış olan yaşanmışlıklar ve tıbbi sorunlar olması nedeniyle yazmaktan kaçınıyordum.

Gerçi test ve kontrollerimi yaptırdığım özel laboratuar ile hastaneler aracılığıyla devletim çoktaan konuya vakıf olmuş, beni de “sakıncalı hemşire” kategorisine almıştır amma, bu konu yine de benimle bedenim arasında.

Vicdan, ahlak, namus gibi, toplumsal kurallar olmanın ötesinde ve çok öncesinde içsel değerler olarak özümsenmesi gereken birçok hayati kavram sündürülüp parça pinçik edileli çok oldu.

Vahşi cinayetlere, toplu cinnetlere, imece katliamlara adeta kir ve leke çözücü kutsal bir deterjan muamelesi yapıp, namus temizliğine girişenleri, açık ya da gizli mesajlarla, eril ve vicdansız kanunlarla adeta koruyup kollamak marifet oldu.

Müjdeler olsun! Artık o yapış yapış, sulandırıldıkça bulanan, yüksek oranda zehir içeren namus paklayıcı mucize deterjanımızın yanında promosyon ürünü olarak dağıtılan yepyeni bir yumuşatıcı da var.

Bizzat yüce devletimiz tarafından tanıtımı yapılan bu yumuşatıcı, “kürtaj cinayettir!” sloganıyla raflarda yerini aldı.

Bezdirilmiş, sindirilmiş, itinayla çitilenip dümdüz ve tertemiz edilmiş, yeterince temizlenmediyse kıtır kıtır kesilerek toz bezi haline getirilmiş, hatta oldu olacak tümden imha edilmiş “kirli kadın bedenleri” artık şaşılası istisnai bir haber olmaktan çıktı, içimizi kanırtan toplu istatistiklere dönüştü.

Bu yepyeni buluş, üçüncü sayfa haberlerine yepyeni bir çeşitlendirme ekledi.

Tazecik bir kızın katil zanlısı genç irisinin cinayet itirafı, manşetlere, “kürtaj oldum deyince dayanamadım, öldürdüm” olarak geçti.

Davanın görüldüğü mahkeme, maktulün gerçekten kürtaj olup olmadığının araştırılması direktifiyle duruşmayı erteledi.

Bakarsın bir de kürtajı tahrik indirimine sebep sayarlar, pirüpak namus deterjanımızı iyice allayıp pullarlar.

Doğmamış bedenler üzerinde hak iddia edilirken, doğmuş canların önemsenmediği tartışmalarına çarnaçar yanıtlar veren yüce devlet, bu süreçte sayısı kimbilir nasıl katlanarak artacak olan benzer şiddet olaylarının araştırılması için janjanlı bir komisyon kurar.

Nasılsa deterjanların hemen yanı başındaki rafta, bir ölçü ahlak tozu karıştırılınca vicdanları pırıl pırıl eden ileri teknoloji tozlardan var.

Sen sağ, ben selamet.

Kirlerinden ve günahlarından arındırılmış çaresiz bedenlerin, namus ve ahlak deterjanına bulanıp, özel yumuşatıcısıyla kurutulmuş kan kokulu suları akar, akar, akar…