04 Kasım 2018

Disney kalitesi, ünlü oyuncular, bale... Ama sonunda bir masal....

"Bu masal-film, anneleri yeni ölmüş bir ailedeki matemle başlıyor. Babanın ağzını bıçak açmıyor, ikisi kız üç kardeşse son derece üzgün...."

FINDIKKIRAN VE DÖRT DİYAR    X  X

(The Nutcraker and the Four Realms)

Yönetmen: Lasse Hallström, Joe Johnston
Senaryo: Ashleigh Powell
Görüntü: Linus Sandgren
Müzik: James Newton Howard
Oyuncular: Mackenzie Foy, Jayden Fowora-Knight, Keira Knightley, Helen Mirren, Matthew Macfadyen, Eugenio Rerbez, Richard E. Grant, Morgan Freeman, Jack Whitehall, Misty Copeland

Walt Disney filmi

Walt Disney’in son filmi, birkaç kaynaktan esinlenmiş: Çaykovski’nin ünlü Fındıkkıran balesi, E. T. Hoffmann’ın Fındıkkıran ve Fare Kral kısa hikayesi başta olmak üzere...

Bu masal-film, anneleri yeni ölmüş bir ailedeki matemle başlıyor. Babanın ağzını bıçak açmıyor, ikisi kız üç kardeşse son derece üzgün....

Sonra annenin çocuklarına bıraktığı ‘hatıralar’ ortaya çıkıyor. Abla Clara’ya bıraktığı yumurta biçimli kutu, görüldüğü kadarıyla açılmak için bir anahtara muhtaçtır. Ama ortada anahtar yoktur. Herşeye rağmen yapılan yıllık Noel balosunda, vaftiz babası ona bir altın iğne verir. Ve bu Clara’yı yeniden o anahtarın peşine düşürür.

Bu yolculuğunda bir ‘paralel dünya’ya adım atar. Orada Phillip adlı bir siyahi askere, anahtarı taşıyan marifetli bir fare ve bir fareler ordusuna ve üç krallığın başlarına rastlar: Karbeyazı Ülkesi, Çiçek Ülkesi ve Şeker Ülkesi. Ürkünç Zencefil Anne’nin hüküm sürdüğü bir dördüncü ülke ve işin içine iyilik görünümüyle katılıp kötülüğe dönüşen bir Şeker Prenses diğer kahramanlar olacaktır.

Klasik Disney kalitesi; özel efekt şöleni; Keira Knightley, Helen Mirren, Morgan Freeman gibi klas oyuncular. Ve yepyeniler, özellikle de güzel kızlar, komik erkekler. En çok da baş roldeki Mackenzie Foy. Ve de tiyatro okuduğu İngiltere’den gelmiş, gerçekten de yakışıklı siyahi Jayden Fowora-Knight.

Ayrıca da çifte yönetmen. Sayısız iyi film yapmış İsveç kökenli Lasse Hallström. Ki günümüzde 72 yaşında...Ve daha çok ticari, eğlenceli filmler yapagelmiş Joe Johnston. Ki ayni zamanda özel efekt uzmanı da olduğuna göre, daha çok işin bu yanı için seçilmiş olmalı.

Ama sonuç çok parlak değil. Bu bir masal ve o dünyayı aşıp bize yeni birşeyler veremiyor: Ne aklımıza, ne de sinemasal ağız tadımıza....Sonundaki ‘ciddi’ bale gösterisine rağmen...Belki küçüklerinizi götürmek için..



Not: Milliyet-Sanat dergisinde bu ay Hollywood’un 1940’larda Binbir Gece Masalları’na yaklaşımını gösteren iki filmi birden yazdım:  ALİ BABA VE 40 HARAMİLER ve ARABİSTAN GECELERİ.

Yazarın Diğer Yazıları

Roma tarihine ‘Güç ve Onur’ sloganı eşliğinde yolculuk

Film, belki çok uzun (148 dakika), çok karmaşık, aşırı dramatik gözüküyor. Ama yine de görmeye değer...  

İstanbul güzellikleri önünde özel bir motorla tanışmak

Rahat ve olgun bir kamerayla çekilmiş, müziğe başvurmayan bir film. Belki çok akışkanlığı olmayan, sakin ve özgün bir yapım. Ama bu özgünlüğün birçok sinefili çekeceğine inanıyorum

Din üzerine söylenebilecek ne varsa

Rüya görmek bir anlamda kelebek görmek midir? Tek gerçek varsa, o nedir? Ve sonunda acaba din bir kontrol sisteminden başka bir şey değil midir?

"
"