Gündem

WSJ: Erdoğan Cerablus'a 2 bin Türk askeri gönderecekti

"Cerablus operasyonunun planı Obama'nın masasına hiç ulaşmadı; ABD sonradan öğrendi"

30 Ağustos 2016 18:12

Wall Street Journal gazetesi, Cerablus operasyonuna ilişkin görüşmelerin 2015'te başladığını öne sürdü. Gazetenin iddiasına göre, Türkiye’nin ilk önerisi sınır ötesine 2 bin Türk askeri gönderilmesini içeriyordu. Gazete, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın bu planı Haziran 2015’te üst düzey Türk generallerle de görüştüğünü yazdı.

Gazetenin "Türkiye'nin Suriye'deki IŞİD taarruzu ABD'yi hazırlıksız yakaladı" başlıklı haberinde görüşlerine yer verilen yetkililerin açıklamalarına göre, perde arkasında Ankara ve Washington arasındaki koordinasyon üst düzey seviyelerde çöktü.

Gazeteduvar'ın aktardığına göre, Wall Street Journal'ın haberindeki iddialar şu şekilde:

"Türkiye tetiği tek taraflı çekti"

Ankara, Washington’daki yetkililere önceden uyarı yapmayarak ‘tetiği tek taraflı olarak‘ çekti. İddiaya göre, Beyaz Saray bu sırada esasında Amerikan Özel Kuvvetleri’nin de harekâta katılması yönünde gizli bir plan üzerinde çalışıyordu.

Gazeteye konuşan ABD'li yetkililer, Suriyeli Kürtlerin esasında ihtilaf bölgesinden harekât öncesi çıkarılmasının planlandığını ancak Türkiye’nin kararının perde arkasındaki bu çabayı boşa çıkardığını söyledi.

"Erdoğan 2 bin Türk askeri gönderecekti"

İddiaya göre, ABD’yle Türkiye’nin Suriye sınırında ortak bir operasyon düzenlemesine ilişkin görüşmeler 2015 ilkbaharına dayanıyor. Wall Street Journal’a göre, Türkiye’nin ilk önerisi sınır ötesine 2 bin asker gönderilmesini içeriyordu. Gazete, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın bu planı Haziran 2015’te üst düzey Türk generallerle de görüştüğünü yazdı.

Wall Street Journal, “Türk yetkililer operasyonun başlatılacağına dair siyasi iradeden öyle emindi ki, askeri kararı duyuran basın bildirileri bile hazırlanmıştı” iddiasında bulundu.

"Beyaz Saray kara harekâtı istemedi"

Gazeteye göre, Ankara Türk askerinin yanı sıra Obama yönetiminin de Amerikan komandoları göndermeyi kabul etmesini istiyordu. Fakat ABD'li yetkililer, Beyaz Saray’ın buna soğuk yaklaştığını söyledi. Nihayetinde ABD ve Türkiye; Suriyeli olmayan kara güçleri kullanmak yerine, sınırdaki yaklaşık 37 kilometrelik bir alanı temizlemek için binlerce Suriyeli isyancıya hava ve topçu desteği vermekte anlaştı.

Türkiye, kara harekâtının başını çekmesini istediği Sünni isyancı grupların isimlerini verdi; Amerikan istihbaratı da bunların olası terörist bağlantılarını araştırdı.

Türkiye’nin operasyona katılmasını istediği en büyük örgütlerden Ahrar ül Şam, ‘fazla aşırılıkçı’ bulunduğu için ABD tarafından reddedildi.

"Geçen yıl anlaşma sağlanamadı"

Fakat gazeteye göre, ortak bir ABD-Türkiye operasyonuna ilişkin görüşmeler geçen yaz, hem Pentagon liderleri hem bazı Türk generaller Ankara’nın önerilen misyonu yürütecek sayıda isyancıyı mobilize edip edemeyeceği konusunda şüpheleri dile getirince çıkmaza girdi.

Rusya Suriye’de geçen yıl müttefiki Beşar Esad’ın yanında devreye girince ve özellikle de Rus jeti Türkiye tarafından düşürlünce, önerilen operasyon rafa kaldırıldı. Türkiye destekli isyancıların birçoğu bu sırada IŞİD’e karşı yeni bir cephede Türkiye’ye katılamayacak haldeydiler, çünkü Esad güçlerinin Halep’teki saldırılarını savuşturmakla meşgullerdi.

Cerablus operasyonuna ilişkin görüşmeler kış aylarındaki kısa süreli ateşkeste yeniden gündeme geldi.

Üst düzey bir Türk yetkiliye göre, Türkiye Mart ayında ABD’ye, operasyonu yürütmesini istediği 1800 Suriyeli isyancının adını verdi.

15 Temmuz’daki askeri darbe girişimi iki ülke arasındaki gerilimi artırsa da, her iki taraftan üst düzey askeri yetkililer bunun IŞİD’e karşı işbirliğini etkilemesini istemediklerini söyledi.

"Putin biliyordu, güvence verdi"

Erdoğan’ın 9 Ağustos’ta Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le görüşmesinin ardından Türkiye’den üst düzey bir askeri heyet, Suriye operasyonunu görüşmek üzere Rusya'ya gitti. Üst düzey Türk yetkililerin açıklamalarına göre; Ruslar Türk yetkililere, Türkiye’nin sınırı geçmesi halinde Moskova’nın Ankara’yı hedef almayacağı konusunda güvence verdi.

ABD komandolarınca desteklenen Kürtlerin öncülüğündeki güçlerin Menbiç’i IŞİD’den 13 Ağustos’ta alması sonrası Türkiye’nin planları hızlandı. Ertesi hafta, bazı Kürt birliklerinin Türkiye sınırına doğru, kuzeye ilerlemesi Ankara ve Washington’da alarm zilleri çalmasına yol açtı. Zira Türkiye ABD destekli Menbiç operasyonuna, IŞİD bu Arap kentinden temizlendikten sonra Suriyeli Kürt güçlerin, Fırat’ın doğusuna çekileceklerine dair Amerikan güvencesi alınca onay vermişti.

"İsyancılara 17 Ağustos'ta talimat verildi"

Wall Street Journal’ın kaynakları, 17 Ağustos’a gelindiğinde Türkiye’nin plana dahil olan Suriyeli isyancıları çağırmaya başladığını söyledi. Buna göre, Türk güvenlik güçleri bu ‘dost savaşçıları’ sınırdaki mevzilerine taşımaya başladı.

Bu sırada, Kürt unsurlar Menbiç çevresinde yeni köyler almaya devam ediyor ve ABD’ye söz verdikleri gibi çekilmiyordu. Hatta bazı Kürt liderler, bir sonraki hedeflerinin Rakka yerine Cerablus olduğunu söylüyordu. ABD'li yetkililer, kendilerinin desteklediği ana Kürt güçlerinin hiçbir zaman Cerablus tehdidinde bulunmadığını söyledi.

Wall Street Journal, IŞİD’in 20 Ağustos’ta Gaziantep’te bir düğüne düzenlediği intihar saldırısının Türkiye’ye operasyonu başlatmak için yeni bir gerekçe verdiğini yazdı.

"TSK Erdoğan'a mesaj vermek istedi"

Gazeteye konuşan Türk ve ABD'li yetkililer, Türkiye ordusunun özellikle darbe girişiminden sonra kararlı görünmeyi ve Erdoğan’a sadakat mesajı vermeyi istediğini yazdı.

Suriyeli isyancılar toplanırken, Türkiye ordusu ülkedeki ABD'li askeri yetkilileri planlarından haberdar etti. ABD'li ve Türk yetkililere göre, bu brifingde Cerablus’a Türk komandolarının yanı sıra Amerikan Özel Kuvvetler güçlerinin de girmesi istendi. Amerikan komandoları hava saldırılarını ve sahadaki isyancıları koordine edecekti.

"Pentagon'la Beyaz saray anlaşamadı"

Pentagon’dan en az 40 Amerikan komandosunu içeren bu plana onay geldi. Geçen haftanın başında, Beyaz Saray’la önerilen kara harekâtı hakkında görüşmeler başladı.

Pentagon daha hızlı bir yanıt istiyordu; Amerikan askerlerini Suriye’de bir başka cephede sahaya sürmeye temkinli yaklaşan Beyaz Saray ise harekete geçirmeden bazı soruların yanıtlanmasını istedi. Yetkililere göre, Beyaz Saray özellikle de bölgede El Kaide savaşçıları varken Amerikan Özel Kuvvetleri’nin nasıl korunacağı sorusuna yanıt istiyordu.

Wall Street Journal’a konuşan askeri kaynaklar, Beyaz Saray’ın daha fazla bilgi talebinin esasında bir ret anlamına geldiğini, çünkü Türkiye’nin hızlı hareket etme isteğinin bilindiğini söyledi.

Beyaz Saray yanıt beklerken, Pentagon Ankara’ya biraz vakit tanıması için baskı yaptı. Bu arada, ABD'li yetkililer, Türk askerlerinin konuşlanacağı bölgelerdeki Kürt güçlerini çıkarmaya çalıştı.

"Plan Obama'nın masasına hiç ulaşmadı"

23 Ağustos akşamı, Beyaz Saray Pentagon’a Amerikan Özel Kuvvetleri gönderme önerisi hakkında ertesi gün üst düzey bir toplantı yapmaya hazır olduğu bilgisini iletti. Fakat gece yarısı Türkiye, Washington’daki yetkililere önceden uyarı yapmadan operasyonu başlattı. Amerikan yönetiminden üst düzey bir yetkili, önerinin ABD Başkanı Barack Obama’nın masasına hiç ulaşmadığını söyledi.

Gazeteye göre, “Türkiye harekâtı kamuoyu önünde ABD’yle ortakmış gibi sunsa da, Türk jetlerinin Cerablus’ta düzenlediği ilk hava saldırıları koalisyon şemsiyesi altında değil, tek taraflı olarak gerçekleştirildi.“

ABD'li yetkililer, Türk uçaklarının bu sırada Suriye’nin değil, Türkiye’nin hava sahası içinden hedefleri vurduğunu söyledi.

"ABD başladıktan sonra öğrendi"

Bölgedeki ABD'li askeri yetkililer operasyonun kendileri olmadan başladığını fark edince, ABD Merkez Kuvvetler Komutanı Joe Votel elindeki mevcut yetkileri kullanarak Türkiye’ye insansız hava araçları, F-16’lar ve F-10’larla sınırlı hava desteği verilmesini sağladı.

Amerikan Özel Kuvvetleri de ön cephede yer almak yerine, Türkiye topraklarından Amerikan hava saldırılarını yönlendirdi. Gazeteye konuşan yetkililer, komandoların uzak mesafeden pek az destek verebildiğini söyledi.

ABD'li yetkililer, IŞİD’in pek karşı koymadan çekilmesi sonrası birkaç saat süren Cerablus operasyonunun günler, belki haftalar süreceğini sanıyordu. Gazeteye konuşan üst düzey bir Türk yetkili, “Cerablus’un TSK ve ÖSO tarafından kurtarılması, bizim askerlerimizin bu göreve her zaman hazır olduğunun kanıtı” dedi.

Wall Street Journal habere şu cümlelerle son verdi: “ABD'li yetkililer, IŞİD’in bu kenti elinde tutma kararlılığını yanlış değerlendirdiklerini kabul ediyor. Fakat şu an, bir NATO müttefikinin Suriye bataklığına saplanma ve istemeden de olsa IŞİD üzerindeki baskıyı azaltması tehlikesinden daha çok endişe duyuyorlar.“

"ABD bundan sonra ne yapacak?"

Wall Street Journal, ABD’nin bundan sonra Türkiye’yle Suriyeli Kürtler arasındaki denge çabalarına ilişkin de bilgiler verdi. Gazeteye konuşan yetkililere göre, ABD pazartesi günü (29 Ağustos), Suriye’nin güneyine ilerleyen Türk güçlerine hava koruması verilmeyeceği bilgisini TSK’daki mevkidaşlarına iletti.

Buna göre, IŞİD’in bulunduğu El Bab yönüne, yani batıya ilerlenmesi halinde ABD, hava koruması sağlamaya devam edecek.

Gazeteye konuşan yetkililer, ABD’nin Kürtleri de uyardığını söyledi. Buna göre, Kürtlere sağlanacak hava desteği Türklerle çatışmaya girmeyerek Fırat’ın doğusuna geçmeleri şartıyla ve IŞİD’in kalesi Rakka’ya ilerlemeleri halinde verilecek.