Gündem

Teknoloji devleri madenlerde çocuk işçi çalıştırılmasını mı destekliyor?

Uluslararası Af Örgütü, önemli teknoloji markalarının hammadde temin ettiği kobalt madenlerinde yaşanan insan hakları ihlaliyle ilgili detaylı bir rapor yayınladı

26 Ocak 2016 17:41

Uluslararası Af Örgütü, aralarında Apple, Sony, Samsung, Microsoft’un da bulunduğu 16 büyük teknoloji şirketinin çocukların çalıştığı kobalt madenleriyle ticari bağlantısı olduğunu raporladı.  

Gaia Dergisi’nin, Uluslararası Af Örgütü ve Afrewatch'ın hazırladığı rapordan derlediği habere göre; ünlü markaların, kullandıkları kobaltın edinildiği madenlerde çocuk işçilerin çalıştırıldığı öne sürülüyor.

Dergide yer alan haber şöyle:

Bilgisayarlarımızda ve telefonlarımızda çoğunlukla lityum iyon pilleri kullanılır. Bu pillerin yapımında ise kobalt metaline ihtiyaç duyulur. Bütün dünyada kullanılan kobalt elementinin kabaca yüzde 50’si Kongo Demokratik Cumhuriyeti’ndeki madenlerden çıkartılır.

2016 yılının başında Uluslararası Af Örgütü ve Afrika kaynaklarını izlemek için kurulmuş sivil toplum kuruluşu AfreWatch tarafından, Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nde kobalt madenciliği ve ticareti esnasında gerçekleştirilen insan hakları ihlaliyle ilgili detaylı bir rapor yayınlandı.

Rapora göre, madenlerin büyük bir çoğunluğunda sağlık için hiçbir önlem alınmamakla birlikte, element çok ilkel yöntemlerle ve yer altından çıkarılıyor. Bütün bunlar da ilerleyen zamanlarda maden işçilerine ağır ve ölümlü hastalıklar olarak geri dönüyor. İşin daha da can sıkıcı tarafı ise çoğu işçi bütün bu hayati riskleri günde sadece 1 dolar gibi bir gelir için göze almak zorunda kalmak.

Madenlerde iş kazalarına karşı yeterli güvenlik önlemi alınmadığı da ayrıca belirtiliyor. Uluslararası Af Örgütü’nün verilerine göre 2014 Eylül’ü ile 2015 Aralık’ı arasındaki zaman diliminde en az 80 kişi kaza yoluyla yer altında hayatını kaybetmiş.

 

40 bin çocuk maden işçisi olarak çalıştırılıyor

 

Çocuk işçilere yoğunlaşacak olursak, UNICEF’in tahmini değerlendirmesine göre güney Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nde 40 bine yakın çocuk, maden işçisi olarak görev alıyor. Çoğu çocuk işçi yer altına inmek zorunda kalmıyor; fakat yer üstündeki işlerde (çıkartılan madenlerin sınıflandırılması veya bir yerden bir yere taşınması) yorgunluktan bitap düşene kadar çalıştırılıyor.

 

En küçük işçi 7 yaşında

 

Uluslararası Af Örgütü’nün tespit ettiği en küçük işçinin yedi yaşında olduğunu söyleyebiliriz. Peki, yedi yaşında bir çocuğun madende çalışması ne demek? Kemik gelişimini bile tamamlamamış küçücük bedenini değersiz bir çulmuş gibi oradan oraya sürüklemesi demek. “Patronu” veya “üstü” olan yabancı “büyükler” tarafından azarlanmaya, tartaklanmaya, tacize ve her türlü başka istismara açık hale gelmesi demek. Belki okula gidememesi ve belki de çocukluğunda oyun oynayacak enerji ve motivasyona hiç sahip olamadan yetişkinliğe adımını atması demek.

14 yaşında bir yetim olan çocuk işçi Paul, madende çalışmaya 12 yaşında başladığını söylüyor ve ekliyor; “Aşağıda bulunan tünellerde 24 saatimi geçirdiğim oluyor. Bir sabah geliyorum ve ertesi sabah olana kadar aşağıda kalıyorum… Aşağıda kendimi bir şekilde avutmak zorundayım. Vekil annem beni okula göndermek istiyordu; fakat vekil babam buna karşıydı ve beni burada çalışmaya yolladı.”

 

16 büyük şirketin madenlerle bağlantısı var

 

Af Örgütü’nün araştırması sonucunda, içerisinde Sony, Huawei, Microsoft, Samsung ve Apple’ın da bulunduğu 16 büyük şirketin, söz konusu madenlerle ticari bağlantısı olduğu belirlendi. Şirketlerin bir kısmı konuyu araştıracaklarını, bir kısmı bundan haberleri olmadığını, bir kısmı da çocuk işçiliğine kesinlikle karşı olduklarını söyledi.

Uluslararası Af Örgütü’nde iş ve insan hakları araştırmacısı olan Mark Dummet ise konuyla ilgili olarak; “Milyonlarca insan teknolojinin bize sunduklarından, yeniliklerden faydalanıyor; fakat onların nereden geldiğini çok az soruyor. Küresel olarak yıllık 125 milyar dolar geliri olan şirketlerin, kullandığı hammaddenin nereden geldiğini bilmemek gibi bir lüksü olamaz. Büyük markaların bu konuda sorumluluklarını yerine getirmeleri gerekiyor” şeklinde fikrini belirtti.