Politika

TBMM Genel Kurulu'ndan Nevruz manzaraları; AKP, CHP, MHP ve HDP bayramı nasıl yorumladı?

CHP ve HDP 21 Mart'ın tatil olmasını istedi; MHP, Türk bayramı vurgusunu öne çıkardı, AKP, “Her türlü kötülükten iyiliğe yönelmek, dinî ifadeyle tövbe etmektir” dedi.

22 Mart 2018 03:51

TBMM Genel Kurulu’nda siyasi partilerin sözcüleri Nevruz Bayramı'nı kutlama ve yorumlama biçimleriyle dikkat çekti. CHP ve HDP 21 Mart’ın resmi tatil olmasına ilişkin taleplerini dile getirirken; MHP Grup Başkanvekili Erhan Usta, “Türklerin en eski tarihinden günümüze kadar varlığını sürdüren nevruz, Ergenekon Bayramı, bütün unsurlarıyla adet ve gelenekleriyle esasında bir Türk bayramıdır" dedi.

AKP Ardahan Milletvekili Orhan Atalay "İnsanlığın bugün zifiri bir karanlıkta tir tir üşüdüğü bir dünyada, yeni bir güneşe, ateşe, ışığa ne kadar muhtaç olduğu ortada" diye konuşurken; Türkiye'nin Zeytin Dalı Harekatı kapsamında kontrolü ele geçirdiği Suriye'nin Afrin kentinde, TSK ile birlikte hareket eden Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) mensupları tarafından yıkılan Demirci Kawa heykeline dikkat çeken HDP Mardin Milletvekili Erol Dora da, “Nevroz Bayramı'nın sembolü olan Demirci Gâve'nin heykeli ÖSO tarafından yıkıldı. Oysa bir tarafın acısı diğer tarafın mutluluğuna dönüşmüşse orada kardeşlikten ve barıştan söz etmek mümkün değildir” ifadelerini kullandı. 

"Yeni şeyler, yeni sözler, yeni yollar icat etmek yarınlarımızı kurtaracak yegâne usuldür"

AKP, CHP, MHP ve HDP’li milletvekillerinin Genel Kurul'da Nevruz bayramına ilişkin konuşmaları şöyle:

AKP GRUBU ADINA ORHAN ATALAY (Ardahan): Nevruzun bütün toplumlara, bütün halklara, özellikle ülkemize hayırlara vesile olmasını niyaz ediyorum. İnsanlığın zifirî bir karanlıkta tir tir üşüdüğü bir dünyada yeni bir güne, yeni bir güneşe, yeni bir ışığa ve yeni bir ateşe ne kadar muhtaç olduğu ortada.
Değerli arkadaşlar, bütün kültürlerde iyilikler ışıkla, nurla, kötülükler de karanlıklarla, zulümâtla simgelenir, anlatılır çünkü ışık, iyiliği, barışı, adaleti, kardeşliği, hak ve hukukun üstünlüğünü, refahı, insanca, kardeşçe, hakça paylaşmayı, dayanışmayı, birlikte var olmayı ve yarınlara birlikte yürümeyi temsil eder. Karanlıklar ise her türlü kötülüğü, kavgayı, haksızlığı, ötekini yok etmeyi, savaşı, ırkçılığı, sömürüyü, emperyalizmi, düşmanlığı, kini, çatışmayı, ötekisini ret ve inkâr etmeyi ifade eder.

Nevruzu esasında bu bağlamda konuşacak, düşünecek olursak her türlü kötülükten iyiliğe yönelmek, dinî ifadeyle tövbe etmektir. Kölelikten özgürlüğe, zulümden adalete, yokluk, yoksulluktan refaha, düşmanlıktan dostluğa, savaştan barışa çıkışı ifade eder Nevruz. Nevruz aynı zamanda değişimi, farklılığı, yenilenmeyi, yeniliği, icat etmeyi ve yenilikleri keşfetmeyi de ifade eder. Çünkü yeni şeyler, yeni sözler, yeni yollar icat etmek bizim yarınlarımızı kurtaracak yegâne usuldür, metodolojidir.

Çünkü bugün kendisini yenilemeyen, yeni şeyler düşünemeyen, yeni şeyler konuşamayan, yeni şeyler denemeye cesaret edemeyen birey ve toplumların kaderi yarınlara yenilmek olacaktır. Bu, bireyin de, toplumun da kaderidir. Dolayısıyla kaderimizi iyileştirmek ya da daha da kötü kılmak kendi irademizde, kendi elimizde ve kendi cesaretimizdedir. Nevruz'u bu manada anlamak lazım.

"Bu bayramı hep beraber kardeşlik, birlik, barış gününe dönüştürebilirdik ama..."

CHP GRUBU ADINA MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (İstanbul): "Nevroz" evet yeni gündür, baharın başlangıcıdır. Her kültür kendi efsanesine göre kutlar. Türkiye'de Türkler, Kürtler, Türkmenler, Azeriler, bu coğrafyanın bütün halkları Mezopotamya'da bu bayramı bir barış günü olarak, bir yeniden doğuş günü olarak, bir özgürlük günü olarak kutlarlar ve bin yıldır bu coğrafyada kutlanan bu bayram da kutlanmaya devam edecek. Ancak kendi tarihimizde bu coğrafyada "Nevroz"un bizler üzerinde bıraktığı çok ağır travmalar da var, çok yakın zamanlarda henüz izi sürülmemiş büyük ölümler var. Bugün bile yaşanan bu ortam içerisinde travmatik bir biçimde bu bayramın yasaklandığını, izne bağlandığını, sınırlandığını görüyoruz. Oysa bu bayramı hep beraber kardeşlik, birlik, barış gününe dönüştürebilirdik ama maalesef mümkün olmadı. Bana göre de bugünün, 21 Martın tüm Türkiye'de bayram olması lazım, tatil olması lazım; bu amaçla verdiğim yasa teklifi vardı, 16 Şubat 2016'da burada görüşüldü, "Tüm halkların kendi kültürüne göre kutlaması için bayram olsun." dedik ama maalesef Adalet ve Kalkınma Partisi çoğunluğu neredeyse oy birliğiyle bunun bayram olarak kutlanmasını istemedi ve yasallaşmadı, gündeme gelemedi.

CHP'den Tanrıkulu da Demirci Kawa heykelinin yıkılmasına dikkat çekti 

Bugünlerde bizleri derinden üzen, hele hele "Nevroz" öncesinde derinden üzen başka bir olay da yaşandı. Evet, "Nevroz" her halkın, her kültürün tarihinde başka bir efsaneyle anılır ama Kürtlerde de Demirci Gâve'nin bir zalim olan İmparator Dahhak'a karşı halkının özgürlük mücadelesinin önderi olmasıyla anılır, bizim çocukluğumuzdan beri bu efsane anlatılır, her tarafta bu anlatılır. 20 Martı 21 Marta bağlayan gece boyunca her yerde, dağlarda ateşler yakılır ve bir özgürlüğün meşalesini olarak kutlanır. Ne oldu? Tam da bugünlerde, bir iki gün önce Afrin'de Afrin meydanında Kürtler bakımından ve bu coğrafyanın efsanesi ve kültürü bakımından önemli olan Gâve'nin heykeli cihatçı Özgür Suriye Ordusu tarafından ilk önce kurşunlandı, sonra yakıldı yıkıldı ve daha sonra da secde edildi. Bu görüntülerin Kürtler üzerinde hangi etkiyi bıraktığını tarih gösterecek ama bunları koruyan ve kollayanları da hiç kimse affetmeyecek.

ERHAN USTA (Samsun) - Nevruz Bayramı baharın dirilişi, Orta Asya'dan Balkanlara milletimizin ezelden ebede nabız atışıdır. Türklerin en eski tarihinden günümüze kadar varlığını sürdüren Nevruz Ergenekon Bayramı bütün unsurlarıyla, adet ve gelenekleriyle esasında bir Türk bayramıdır. Türk dünyasının her köşesinde büyük şenliklerle kutlanan bu bayram Türk topluluklarında millî birliği güçlendiren, dayanışmayı artıran, birlik ve beraberliği pekiştiren bir unsurdur. Nevruz coşkusu Türk yaratılış efsanelerinde de yer bulmuştur. Bahar bayramı Nevruz, baharın gelişiyle doğaya gelen canlanmayı, toprağa ve bitkilere yürüyen yeni yaşam ile bereketi simgeler, bu yönüyle Ergenekon Destanı içerisinde de yer alır.

"Türk'ün bayramı Nevruz"

MHP GRUBU ADINA MEHMET ERDOĞAN (Muğla) - Kadim Türk kültürünün geleceği aydınlatan kutlu meşalelerinden olan, kardeşliğin ve huzurun adı Türk'ün bayramı Nevruz, tüm Türk-İslam coğrafyasında binlerce yıldır olduğu gibi bu yılda da coşkuyla kutlanmaktadır.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Nevruz arınmanın, yeni güne uyanmanın başlangıcıdır. Nevruz'u temsil eden ateş de bir temizliktir. Ocak başında oturup sohbet etmek birliğin, birleşmenin sembolüdür. Ne yazık ki zaman zaman bazıları birleşmenin, kardeşliğin sembolü olan Nevruz'u ayrışmanın bir figürü hâline getirmeyi PKK ve diğer terör örgütlerinin terör propagandasına malzeme etmeye çalışmışlardır. Bu güzel günü kötü emellerine alet etmek isteyenlere ne aziz Türk milleti ne de devletimiz bugüne kadar fırsat vermemiştir. Nevruz'u bundan sonra da istismar etmek isteyenlere geçmişte olduğu gibi fırsat verilmesini kimse asla kabul edemez. Şükürler olsun ki o günler eskide kalmıştır, fitne odakları her zaman olduğu gibi yine kaybetmiştir. Millî şuur galip gelmiştir, dün olduğu gibi bugün de Türk milletinin kadim bayramı Nevruz sahibi Türk milleti tarafından gurur ve layıkıyla kutlanmaktadır. Yarın kutlanacak ve yarınlara taşınacaktır. Nevruz hain ellerin fitne masallarına meze edilemeyecek kadar Türk'tür. Bu vesileyle Sayın Genel Başkanımız Devlet Bahçeli'nin Nevruz'la ilgili şu sözlerini tekrar dile getirmek istiyorum. "Nevruz Türk'tür, Turan'dır, heyecandır, hedeftir. Türkiye'nin kardeşlik ve dayanışma güvencesidir."

"Herkesin hep birlikte coşkuyla kutlaması gereken bir bayram bugün"

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (İstanbul) -Bugün tahriklere kapılmayacağım, Nevroz Bayramı ve gerçekten aslında herkesin hep birlikte coşkuyla kutlaması gereken bir bayram bugün. Mezopotamya'da, Kafkaslarda, Doğu Akdeniz'de, Ön Asya'da kutlanan; Kürt halkının Nevroz'u, Azerilerin Novruz'u, Farsların Noruz'u, Türklerin Nevruz'u, her halkın farklı efsane ve hikâyelerle andığı ama herkes için umudu, iyiliği, barışı simgeleyen bir bayram bugün. Aslında, gerçekten, bugünün, 21 Martın tatil olması gerekiyor. Bununla ilgili biz birçok kez önerilerde bulunduk, kanun teklifi de verdik. Çünkü özellikle, kutlamalara baktığımız zaman da, hafta içerisine denk gelen bir günde o kutlamalara her şeye rağmen insanlar coşkuyla katılıyor ve gerçekleştiriyor ama normal olarak, 1 Mayısın da olduğu gibi, başka günlerin de olduğu gibi bugünün de tatil olması gerekiyor ki baharı müjdeleyen ve aynı zamanda, özellikle Kürtler için Kral Dahhak'a karşı direnişi ve özgürlüğü temsil eden bugünün coşkuyla ve bir arada kutlanabilmesi daha fazla mümkün olsun.

EROL DORA (Mardin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 21 Mart günü Orta Doğu halkları başta olmak üzere dünyanın farklı halkları tarafından "Nevroz" Bayramı olarak kutlanmaktadır. Yüzlerce hatta binlerce yıldır Mezopotamya ve Orta Doğu halkları tarafından yeni gün olarak kabul edilen bu bayram Kürtler, Farslar, Türkler, Türkmenler, Arnavutlar, Gürcüler gibi birçok halk tarafından kutlanan geleneksel yeni yıl ya da doğanın uyanışı ve bahar bayramıdır.

Değerli milletvekilleri, "Nevroz" Bayramı'nın tarihi milattan önceki döneme dayanmaktadır. Efsaneye göre Demirci Gâve zulme karşı isyan etmişti, bu yüzden o günden bu yana "Nevroz" Bayramı sadece Kürt halkı için değil, bütün bölge halkları için önemli bir gün olarak kabul edilmekte, özgürlük festivali olarak yüzlerce yıldır kutlanmaktadır. Mezopotamya halkları "Nevroz" Bayramı'nı her yıl baskı ve engellemelere rağmen kutlamaya devam etmektedir. Özellikle 1990'lı yıllardan itibaren "Nevroz" Bayramı Türkiye'de kitlesel kutlamalara sahne olmuştur. Diyarbakır başta olmak üzere diğer birçok ilde de görkemli festivallerle kutlanmaya başlanmıştır ancak ne yazık ki bazı yıllarda "Nevroz" Bayramı kutlamalarının yasaklanması, çok sayıda ölüm ve acılara da sebep olmuştur. Oysa "Nevroz"un bayram olarak kabul edilmesi ve bunun yasalarla da desteklenmesinin halklara barış ve kardeşlik adına verilecek bir armağan niteliğinde olacağı şüphe götürmez bir gerçekliktir. Hâlihazırda ülkenin birçok şehrinde kitlesel olarak kutlanan bu bayramın yasaklamalar olmaksızın özgürce ve hak ettiği biçimiyle kutlanması özlenen ve beklenen bir olgudur.
Değerli milletvekilleri, Orta Doğu'da pek çok ülkede resmî bayram olarak kabul edilen "Nevroz" Bayramı Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından da 2010 yılında dünya bayramı olarak kabul edilmiştir. Yine Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü UNESCO tarafından da dünyanın en eski manevi geleneği olarak kabul edilmiştir. Unutulmamalıdır ki ortak hafızalarda yer alan böylesi önemli günlerin halkları birleştirici gücü oldukça büyüktür.

Birçok ülkede resmî tatil olan 21 Mart ve dolayısıyla "Nevroz" bu bağlamda bugünün ülkemizde de tatil ilan edilmesi, halkların da bir arada yaşam umudunu perçinlemesi adına anlamlı ve bir o kadar da önemli olacaktır.

Değerli milletvekilleri, maalesef bu seneki "Nevroz" kutlamaları öncesi yine ülkenin dört bir yanında onlarca kişi gözaltına alındı, Afrin'de ise "Nevroz Bayramı"nın sembolü olan Demirci Gâve'nin heykeli ÖSO tarafından yıkıldı. Oysa bir tarafın acısı diğer tarafın mutluluğuna dönüşmüşse orada kardeşlikten ve barıştan söz etmek mümkün değildir. Acıda ve sevinçte ortaklaşmayan toplumların hem bugünü hem yarını karanlıklar ve belirsizlikler içinde yitip gitmekte, kurulan taziye çadırlarında ülkenin geleceği heba edilmektedir. Bu gidişata bir an evvel son vermek hepimizin görev ve sorumluluğudur.