Dünya

"Suriye'de tampon bölgeyi destekleyen Clinton başkan olursa ABD, Türkiye'ye yakın konuma gelir"

Brookings Enstitüsü'nden Taşpınar, bu durumun Kürtlerin devleşmesine de sebep olabileceğini söyledi

21 Nisan 2016 00:03

Amerikan düşünce kuruluşu Brookings Enstitüsü'nden Ömer Taşpınar, ABD'de 8 Kasım'da yapılacak olan başkanlık seçimleri öncesi yapılan son ön seçimlerde Demokrat Parti'de kazanma ihtimalinin yüksek olduğu belirtilen Hillary Clinton’ın Suriye politikasına ilişkin “Bana göre seçimleri Hillary Clinton kazanacak. O kazandıktan sonra da şöyle ABD - Türkiye ilişkilerinde bir değişiklik olacak. ABD’nin Suriye politikası Türkiye’ye daha yakın bir konuma gelecek. Hillary Clinton uçuşa kapalı bir bölge tampon bir bölge kurulmasına sıcak bakıyor” diye konuştu.

Suriye’deki iç savaş ve mülteci krizinin çözümü için “güvenli bölge”, “uçuşa yasak bölge” ve “eğit-donat” uygulaması talep eden Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Obama yönetiminden destek alamamıştı. ABD Başkanı Barack Obama “Suriye’de güvenli bölgenin verimli olmayacağına karar verdik” demişti. Clinton’ın “Obama’nın Suriye’deki hatalarından birinin uçuşa yasak bölgeyi kabul etmemesi” dediğini Medyascope'taki konuşmasında belirten Taşpınar, “Türkiye bunu istiyor ama o kapalı bölgede sonuçta Irak’taki gibi olabilir. Kürtler devleşebilir de. O tür bir dinamik de oluşacak. Kürtlerin istediği de olacak ama Türkiye’nin istediği uçuşa kapalı bölge de olacak”

Erdoğan, “Ey Amerika! Size kaç kere söyledim. Siz bizimle beraber misiniz yoksa bu terör örgütü PYD ve YPG ile mi berabersiniz?” şeklinde sorduğu PYD’nin, Suriye’nin kuzeyinde bahsi geçen uçuşa yasak bölgede en etkin örgütlerden biri olduğu belirtildi.

 

Taşpınar’ın açıklamaları şöyle:

“Washington’un şu anda Irak’ta bir bölünme istenmediği kesin. Washington’un öncelik sırası Bağdat’la ilişkiler ve Musul’un IŞİD’den geri alınması böyle bir konjonktürde Kürtlerin daha da ciddi bir sorun olsun istemiyor. Kürt meselesi, Suriye’de olsun Irak’da olsun, açılınca gündeme gelince “Ankara ne der” diye real politik bir değerlendirme oluyor. ABD destek vermez Kürtlerin bağımsızlığına. Nitekim Suriye’da PYD bir konfederasyon için adım attığında ABD bunu desteklemedi, bunu gördük.

“Ankara ile PKK arasındaki üçüncü göz tartışmaları burada karşılık buluyor. ABD arabuluculuk yapmak istiyor. Resmi kanatlardan Türkiye’ye ilettiler. Türkiye hemen konuyu kapattı. Türkiye PKK’yı terör örgütü olarak görüyor. Ve bir terör örgütü arasında süper güç ABD’nin arabuluculuk yapması o terör örgütünü meşrulaştırıcı bir şey. Türkiye kendisi PKK’yla geçmişte masaya oturmuş olsa da bu kendi politikasıydı. ABD’nin PKK’yı ve PYD’yi asıl meşrulaştırıcı bir güç olarak görüyor olması Türkiye için problem. Türkiye’den ciddi tepki gördü.

“Türkiye’ye masaya oturun baskısı yapabilir mi? Bu her an istiyor bunu yapıyor. Fakat bu kararın verilmesinin de Türkiye’nin kendi iç politikasıyla ilgili olduğunu görüyor. Ankara er ya da geç PKK ile masaya oturacak. Çözüm süreci başlayacak ama bundan önce PKK’nın askeri olarak mümkün olduğu kadar zayıflatılması gerekiyor çünkü masaya güçlü gelmesin. 1.5 2 yıl sonra tekrar masaya oturacak ama o zaman Türkiye nasıl bir durumda olacak, PKK nasıl olacak? HDP nasıl olacak? Kestirmek zor.

“Bir bakıma hala istiyor. Bir yandan Suriye ordusu ile çalışmak istiyor. Kim Suriye’de organize ise onunla çalışmak istiyor.  ABD’nin Suriye politikasında şu kısa dönemde Obama’nın önceliği seçimler sürerken. Obama’nın önceliği Musul. Daha kolay alınabilir gibi gözüküyor. Rakka’ya oranla. Irak merkezli bir bakış açısı olabilir.”

 

 

 

İlgili Haberler