Medya

Sözcü yazarı: Türk futbolcular "Primi hak etmedik" deyip Mehmetçiğe bağışlamadı, Ronaldo'dan utanın

Sözcü yazarı Necati Doğru, Ronaldo'nun kazandığı primi kanserli çocuklara bağışladığını hatırlattı

14 Temmuz 2016 16:36

Sözcü yazarı Necati Doğru, Türk futbolcuların EURO 2106 futbol şampiyonasında turnuvaya katılım bedeli olarak şampiyon olan Portekiz milli futbolcuların primlerinden daha fazla almasını eleştirdi. Doğru, Türkiye Milli Futbol takımının başarısız bir turnuva geçirmesine ilişkin olarak, "Türk Milli Takımı futbolcuları 'yüksek primi biz hak etmedik, götürüp Mehmetçik Vakfı'na bağışlıyoruz' demediler. Portekiz Milli Takımı'nın kaptanı Ronaldo, kazandığı primi kanserli çocukların tedavisi için bağışladı. Milli takım futbolcuları, Ronaldo'dan utanın!" diye yazdı.

 

Necati Doğru'nun Sözcü gazetesinin bugünkü (14 Temmuz 2016) nüshasında yayımlanan 'Sünnet' başlıklı yazısı şöyle:

Kimisi bezirgan
Kimisi hoca
Kimisi aksakallı
Kimi pir koca
Ne söylerler
Ne haber verirler
(Yunus Emre)
Bakan yardımcılığı 90 yıllık Cumhuriyet döneminde yoktu. Atatürk döneminde, İnönü, Menderes, Demirel, Ecevit, Özal, Erbakan, Çiller, Yılmaz dönemlerinde sadece bakanlar vardı. Sayıları artırıldı, azaltıldı fakat bakan yardımcılıkları hiç olmadı.
İhtiyaç da yoktu.
Bakanlık köklü yapı.
Başta bakan bey…
Müsteşarları…
Üst daireleri…
Alt daireleri…
Yüksek bürokratları…
Yüzlerce çalışanı…
Bağlı kurumları var.
Bakan için “bir yardımcıya ihtiyaç” gerçekten yoktu. Bakan yardımcılığı Tayyip Erdoğan ile geldi. Tayyip Erdoğan, AKP milletvekili olmuş da yeniden seçilmemiş olanlara bir mevki, güçlü bir makam, iş takibi yapacak koltuk,  yüklü aylık maaş, bakanlıkta oda, çift sekreter, odacı, dört şoförlü lüks makam aracı (muhtemelen Mercedes ya da Audi) verebilmek ve ballı maaş ile bol harcamalı giderleri halktan toplanan vergilerden oluşan bakanlık bütçelerine yüklemek için “bakan yardımcılığı” diye bir yeni makam-mevki üretti. Buna Ankara'da bürokrasi “Ak Ampul Arpalık…” adını taktı!

* * *

Bakan yardımcısı ne iş?
Yunus Emre'nin şiirinde sorduğu gibi, “Ne söylerler… Ne haber verirler”… Ben Ankara'da “lobi hizmeti yapan” şirketlerin birkaç yöneticisi ile konuştum. Onlar isimlerini açık etmemem şartıyla bana; “Bakan yardımcısı Ankara'da iş takibi yapar. Bizim ilk çengel attığımız onlardır…” dediler. Kuşkusuz bu bilgi geneldir. Milli Savunma Bakan Yardımcısı Şuay Alpay' ın da iş takibi yaptığına dair elimde bir belge yoktur. Şuay Alpay'ı da tanıyanlarına sordum. Sessiz, sakin, afrası tafrası olmayan, çok konuşmayan, ağzından çıkan lafı bilerek söyleyen biridir dediler. Hukuk okudu. Hakimlik stajını tamamladı. 5 yıl ağır ceza hakimliği yaptı. Sonra hakimlikten istifa etti. Memleketi Elazığ'a döndü. Baro'ya kayıt oldu, avukatlık yapmaya başladı. 2001 yılında Tayyip Erdoğan'ın çağrısıyla AKP'ye katıldı, milletvekili seçildi. Yeni dönemde Meclis'e seçilemedi. Milli Savunma Bakan Yardımcısı oldu. Ayda 16 bin TL (milletvekili maaşı ile aynı) makam geliri var. Yaşı gelmiş olduğundan muhtemelen milletvekili emekli maaşı olan 9 bin TL'yi de alıyordur. 25 bin TL aylığı var. Halkın parasıyla ödeniyor.

* * *

Ne söyler?
Ne haber verir?
Kızla oğlanın nikahı kıyılmış. Bakan Yardımcısı Şuay Alpay, “Tayyip Bey'in sünnetine uyarak nikah cüzdanını geline takdim ediyorum…” diyerek ismini duyurdu. Tayyip Erdoğan'ı yeni peygamberimiz diye ilan etmiş oldu. 25 bin TL aylık helal olsun! Fakat Milli Savunma Bakan Yardımcısı Şuay Alpay, 22 Haziran günü Sözcü Gazetesi'nde Saygı Öztürk'ün; “İçlerinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın damadının da yöneticileri arasında bulunduğu Baykar Makine'nin Türk Silahlı Kuvvetleri'ne sattığı 12 İHA'dan 7'si arızalı çıktı…”  diyen haberine bugüne kadar bir ses vermedi. Araştırmadı. İlgilenmedi. Topluma bilgi sunmadı. Net 25 bin TL aylıklı bakan yardımcılığı sadece “sünnetlik davranışı taklit” için mi var?

 

Milli futbolcularımız Ronaldo'dan utanın!

 

Avrupa Şampiyonu olan Portekiz Milli Takımı futbolcuları, 275 bin Euro (880 bin TL) şampiyonluk primi aldılar. Daha ilk turda elenen Türk Milli Takımı futbolcuları 650 bin Euro (2 milyon TL) prim kaptılar.  Türk Milli Takımı futbolcuları “yüksek primi biz hak etmedik, götürüp Mehmetçik Vakfı'na bağışlıyoruz” demediler. Portekiz Milli Takımı'nın kaptanı Ronaldo, kazandığı primi kanserli çocukların tedavisi için bağışladı. Milli takım futbolcuları, Ronaldo'dan utanın!