Gündem

Soma için 20 ihmal içeren bilirkişi raporu

Bilirkişi raporunda ihmal ve kusurun bir araya gelmesi sonucu oluşan kazanın önlenebilir olduğu vurgulandı

27 Ocak 2015 11:26

Soma’da 301 madencinin hayatını kaybettiği kaza ile ilgili bilirkişi raporu açıklandı. Ocakta yaşanan kusurların 20 başlık altında toplandığı raporda işveren, TKİ, MİGEM, iş müfettişleri ve denetim elemanları asli kusurlu bulundu: Üretim zorlaması yapılmış. Yangınlara karşı önlem alınmamış. Gaz maskelerinin kontrolleri yapılmamış. Alarm ve haberleşme sistemi yok. Yeterli bilgi ve deneyimi olmayan iş güvenliği uzmanlarına görev verilmiş.

Soma’da 2014 Mayıs ayında yaşanan 301 kişinin hayatını kaybettiği kazayla ilgili bilirkişi heyetinin raporu ihmalleri bir kez daha gözler önüne serdi. Yeni Şafak’tan Cahit Saraçoğlu’nun haberine göre, raporda, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın iş müfettişlerinin yaptığı denetimlerin mevzuata uygunluk açısından yüzeysel olarak yapıldığı kapsamlı bir denetim yapılmadığının açıkça görüldüğü kaydedildi. İhmal ve kusurun bir araya gelmesi sonucu oluşan kazanın önlenebilir olduğu vurgulandı.

 

TKİ ve müfettişler kusurlu

 

Ocakta yaşanan kusurların 20 başlık altında toplandığı raporda, her hatalı davranışın karşısında da asli ve tali sorumlu kişi ve kurumlara yer verildi. Raporda asli kusurluların işveren, işveren vekilleri, iş güvenliği uzmanları, TKİ-ELİ kontrol başmühendisi, TKİ-ELİ soma kömür işletmeleri A.Ş Eynez ocağı kontrol mühendisleri olduğu belirtildi. Ocağın havalandırma şekli ve yönteminin yangın tehlikesi olan bir yeraltı ocağı için uygun olmadığına dikkat çekilerek, bu anlamda da Maden İşleri Genel Müdürü, MİGEM kontrol ve denetleme elemanları, iş müfettişleri, işveren, TKİ-ELİ kontrol mühendislerinin asli kusurlu oldukları ifade edildi.

 

Soruşturmayı sabote ediyor

 

Manisa Barosu Başkanı Zeynel Balkız, Soma’daki kömür ocağının sahibi Can Gürkan’ın kaza ardından rapor hazırlayan bilirkişilerden şikayetçi olmasına tepki gösterdi. Dilekçenin hukuki bir değeri olmadığına dikkat çeken Baldız,  “Bu biraz şapkadan tavşan çıkarmaya benziyor” değerlendirmesinde bulundu. Baldız şunları söyledi: “Şu anda şirket yöneticilerinin vermiş olduğu dilekçenin hiçbir hukuki değeri yoktur. Bu tamamen yürütülen bir ceza soruşturmasının sabotajına yönelik, dikkatleri başka yöne çekmeye yönelik bir atak olarak görüyorum.”

 

Adım adım facia

 

Raporda tespit edilen kusurlar şöyle yer aldı:

- Sensörlerden gelen bilgiler, ocakta meydana gelen kazanın olacağını önceden bildirmesine rağmen bilgilerin dikkate alınmadı ve çalışma durdurulmadı.

- Havalandırma şekli ve yöntemi yangın tehlikesi olan yeraltı ocağı için uygun değil.

- Olay esnasında kaçışı sağlayacak yolun, iş güvenliği gözardı edilerek, sadece kömür rezervi düşünülerek iptal edilmiş.

- Üretim 2 katından fazlasına çıkarılmış, çalışan sayısı artırılmış olmasına rağmen havalandırma sistemi aynen korunmuş.

- Yangına meyilli olan böyle bir işletmede yangın riskine karşı altyapı oluşturulmamış.

- Gaz maskelerinin kontrolleri yapılmamış, kontrol kayıtları denetlenmemiş.

- Gaz ölçüm defterlerinden elde edilen veriler ile sensörlerden elde edilen veriler birbirini tutmuyor. Kayıtlar rastgele tutulmuş.

- Yeterli sayıda gaz ve sıcaklık sensörü bulunmaması nedeniyle karbonmonoksit için ölçüm yapan sensörlerden 9 adedinin düzgün veri üretmemesine rağmen bu durum göz ardı edilmiş.

- Risk faktörlerinin yükselmemesine neden olan Kara Tumba yönteminin daha fazla kömür kazanılmasına izin verilmiş.

- Üretim zorlaması yapılmış.

- Vantilatör ve aspiratörler gerektiğinde hava akımını ters yöne çevirebilecek tipte düzenlenmemiş.

- Elektrik sistemi güvenilir değil.

- Sensörlerin yedek güç kaynakları yeterli olmamış.

- Haberleşme cihazlarının çalışmıyor. Merkezi alarm sistemi bulunmuyor.

- Terk edilen eski üretim alanının kontrolü yapılmamış. Yangınlara karşı önlem alınmamış.

- Yeraltı maden işletmelerinde yapılması gereken risk değerlendirmelerinin içerisinde ocak yangınlarına karşı kapsamlı bir risk değerlendirmesi ve alınacak önlemlere ilişkin bölüm bulunmuyor.

- En az 32 saatlik mesleki eğitim ve 16 saatlik iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri tam olarak verilmemiş.

- Yeterli bilgi ve deneyimi olmayan iş güvenliği uzmanlarına görev verilmiş.

- Tahliye amaçlı planlama yok. Çalışanların işyerini terk edecek kısa ve alternatif yollar yapılmamış. Alarm ve haberleşme sistemi yok.

- TKİ asli işi olan yeraltı kömür üretimini hizmet alım sözleşmesi ile iş güvenliğini göz ardı ederek maliyet kaygısıyla alt işverene devretmiş.