Gündem

"Seçimle gelen yöneticinin seçimle gitmesi şartı bizde yok, İnönü Atatürk'ün talimatıyla istifa etti"

"İsmet Paşa’nın Başbakanlık’tan iki aşamada ayrıldığını gösteriyor..."

22 Ekim 2017 12:41

HaberTürk yazarı, tarihle ilgili gazeteci Murat Bardakçı, seçimle gelen yöneticinin seçimle gitmesi”nin Batı, özellikle de Anglo-Sakson sistemine mahsus bir kural olduğu, bizim ve diğer “Şark”milletlerinin geleneklerinde böyle bir şartın bulunmadığı söyledi. Bunun en mükemmel örneği, Atatürk ile başbakanı İsmet İnönü arasında 1937 Eylül’ünde yaşanan sürtüşme" olduğunu söyleyen Bardakçı, "İsmet Paşa’nın aldığı talimat üzerine Başbakanlık’tan istifa etti, yerine Celâl Bayar getirildi" dedi. 

Bardakçı'nın Cumhurbaşkanlığı Arşivi'nde bulunan belgelerle derlediği, "İnönü’nün 1937’de Başbakanlık’tan azlinin hiç yayınlanmamış belgeleri" başlıklı yazısı şöyle:

Devlet görevlilerinin liderin “Bırak!” dediği anda istifalarını vermeleri bizde eski bir gelenektir ve geleneğin en bilinen örneği de, İsmet Paşa’nın 1937’de Atatürk’ün talimatı ile Başbakanlık’ı bırakmasıdır. İşte, üzerinden 80 sene geçmesine rağmen niçin ve nasıl olduğu hâlâ tartışılan bu hadise hakkında Cumhurbaşkanlığı Arşivi’nde bulunan ve bugüne kadar yayınlanmamış belgelerden bazıları... 

İstifaları istenen bazı belediye başkanlarının, özellikle de Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in görevlerini ne zaman bırakacakları konusu haftalardan buyana gündemin ilk sırasını teşkil ediyor ve bu arada “seçimle gelmiş kişinin talimatla görevini bırakmasının doğru olup olmadığı” meselesi de konuşuluyor. 

Tartışmanın bu tarafı siyaset bilimciler ile hukukçuları alâkadar eder ama konunun unutmamamız gereken tarafı “seçimle gelen yöneticinin seçimle gitmesi”nin Batı, özellikle de Anglo-Sakson sistemine mahsus bir kural olduğu, bizim ve diğer “Şark”milletlerinin geleneklerinde böyle bir şartın bulunmadığı ve tarih boyunca liderin “Bırak!” dediği anda görevin bırakıldığıdır.

Bunun en mükemmel örneği de, Atatürk ile başbakanı İsmet İnönü arasında 1937 Eylül’ünde yaşanan sürtüşmenin ardından İsmet Paşa’nın aldığı talimat üzerine Başbakanlık’tan istifa etmesi ve yerine Celâl Bayar’ın getirilmesidir.

Sebebi öğrenilemedi

Bu istifa hadisesi hakkında şimdiye kadar çok şeyler yazıldı, birbirinden farklı iddialar ortaya atıldı, meseleyi İsmet Paşa da hatıralarında anlattı ama Atatürk ile arasındaki sürtüşmenin sebebi hakkında tam ve aydınlatıcı bir bilgi vermedi...

Vaziyet böyle olunca, ortaya anlaşmazlığın bir bira fabrikası meselesinden çıktığındanİsmet Paşa’nın bir gece “Memleket sofradan idare ediliyor” diyerek isyan ettiğine yahut Hatay meselesinde uygulanacak politikaya kadar uzanan çeşit çeşit iddialar atıldı. 

İsmet İnönü’nün Başbakanlık’tan ayrılması, daha doğrusu Atatürk tarafından istifasının istenmesi ve Atatürk’ün vefatının ardından cumhurbaşkanı seçilmesine kadar siyasette görünmemesi, araştırmaların yanısıra kitaplara da konu oldu. Ama konu, hiçbir zaman tam bir aydınlığa kavuşamadı.

İki aşamalı istifa

Bugün bu sayfada, İsmet İnönü’nün görevini bırakması, daha doğrusu bırakmasının istenmesi veya “azledilmesi” üzerine Çankaya’ya gönderdiği iki ayrı istifa mektubu ileAtatürk’e yazdığı bir özel not yeralıyor...

İlk defa yayınlanan bu belgeleri Cumhurbaşkanlığı Arşivi’nden temin ettim ve daha önce de yaptığım gibi şimdi de bu arşivin 90 küsur seneden buyana bir türlü tamamlanamayan tasnif işini halledip onbinlerce belgenin bulunduğu mekânı yüksek standartta bir araştırma merkezi hâline getiren Muhammed Safi’ye teşekkür etmem gerekiyor.

Sözünü ettiğim belgeler, İsmet Paşa’nın Başbakanlık’tan iki aşamada ayrıldığını gösteriyor...

Paşa, Atatürk ile aralarında geçen hadisenin ardından, önce “sürmenaj geçirdiğini”söyleyerek bir buçuk aylığına “mezuniyet”, yani “izin” istiyor. O sırada İstanbul’da bulunan Atatürk’e hitaben yazılan, İsmet Paşa’nın elyazısı ile olan ve şimdi Cumhurbaşkanlığı Arşivi’nde 01005578 numarada bulunan bu izin talebinde şöyle deniyor: 

“Reisicumhur Atatürk Yüce Katına,

Şiddetli sürmenaj neticesi olarak mutlak istirahat şeklinde olmak üzere mezuniyete ihtiyaç hissediyorum. Büyük Meclis’in yeni faaliyet devresi başlarına kadar tedavimi bitirebilmek üzere bir buçuk ay müddetle mezuniyet verilmesini ve Başvekâlet’e bir vekil tayin ve iradesini istirham ederim. 20 Eylül 1937.

Başvekil, Malatya Saylavı (Milletvekili) İsmet İnönü”.

İsmet Paşa’nın Başbakanlık’tan bir buçuk aylığına ayrılma dilekçesi (Cumhurbaşkanlığı arşivi, 01005578)

Arşivdeki belgelerden, İsmet Paşa’nın bu yazısına verilecek cevabın ve yayınlanacak resmî açıklamanın ne şekilde olacağı hakkında ciddî bir çalışmanın yapıldığı görülüyor. Cumhurbaşkanlığı Özel Kalemi’nin hemen o gün hazırladığı metni bizzat Atatürk birkaç defa tashih ediyor, son şekillerinin yine onun tarafından verilmesinin ardından İsmet Paşa ile Anadolu Ajansı’na gönderiliyor ve Celâl Bayar’ın “Başbakan Vekili” olarak görevlendirildiği de yazılıyor.

Reisicumhur Atatürk tarafından İsmet Paşa’ya yine 20 Eylül 1937’de gönderilen ve kopyesi arşivde 01005578-2 numarada muhafaza edilen yazıda şöyle deniyor:

“Başvekil Malatya Mebusu İsmet İnönü’ne,

20 Eylül 1937 tarihli tezkereleri cevabıdır:

Mutlak istirahat şeklinde tedavinizi ikmâl etmek üzere, arzunuz veçhile, bir buçuk ay mezuniyetiniz tensip olunmuş (uygun bulunmuş) ve Başvekâlet Vekilliği’ne İktisat Vekili Celâl Bayar tayin edilmiştir.

Keyfiyet Büyük Millet Meclisi Riyaseti’ne ve İktisat Vekili Celâl Bayar’a tebliğ olunmuştur. Reisicumhur”.

Atatürk’ün izin konusunda
İsmet Paşa’ya cevabı (Cumhurbaşkanlığı arşivi, 01005578-2).