Diyarbakır’ın Lice İlçesi’nde 2 yıl önce kalekol protestosu sırasında hayatını kaybeden Medeni Yıldırım davasında yargılanan tutuksuz sanık er Adem Çiftçi, komutanlarının “vur” emri verdiğini belirterek, “Benim bulunduğum yer Medeni Yıldırım’ın öldürüldüğü noktayı görmüyor. Yola bakan nokta. Bixi marka silahım sabitliydi, o noktayı görmesi mümkün değildi. Komutanlarım ateş açılması emrini verdi ancak ben hiç ateş etmedim. Jandarma Özel Harekat timleri gelmeseydi, kimse ölmeyecekti. Bizim köylülerle hiçbir sorunumuz yoktu” dedi.
28 Haziran 2013 tarihinde Lice’ye bağlı Kayacık köyündeki kalekol yapımı protestosunda asker kurşunuyla hayatını kaybeden Medeni Yıldırım'ın ikinci duruşmasına Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. DuruşmayaBerkin Elvan’ın babası Sami Elvan, Mehmet Ayvalıtaş’ın babası Ali Ayvalıtaş, Gezi Parkı derneği üyeleri, Taksim Dayanışması üyeleri, Gezi Gazi ve Şehitleri Platformu üyeleri, Elektronik Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi üyeleri ile Medeni Yıldırım’ın annesi Fahriye, abisi Mehmet Yıldırım ile çok sayıda kişi katıldı.
“Ben hiç ateş etmedim”
Duruşmada, davanın tek sanığı olan ve o dönemde Kayacık Jandarma Karakolu’nda er olarak görev yapan Adem Çiftçi, Kocaeli Adliyesi’nden telekonferansla ilk kez ifade verdi. İddianamenin okunmasından sonra ilk kez savunma yapan Çiftçi, “Karakol önünde protesto yapılacağı bilgisi bir gün önce gelmişti. Olay günü protestocular gelince karakol komutanımız grup yetkilileriyle görüşürken bize doğru taş ve molotoflar atıldı. Ben o esnada 6 Nolu kulübedeydim. Buradaki bixi marka silahı hiç ateşlemedim. Bulunduğum nokta Medeni Yıldırım’ın bulunduğu sol tarafı hiç görmüyordu. Sadece yolu gören bir noktadaydı. Medeni Yıldırım’ı ben vurmadım” dedi.
“Ateş emrini komutanlar verdi”
Karakol komutanı Jandarma Üsteğmen Mustafa Öztürk ve olay günü destek kuvvete gelen Jandarma Özel Harekat Tim Komutanı Seyit Ahmet Yurtoğlu’nun göstericilere küfürlü konuşarak, “Ayaklarından vurun” talimatı verdiğini ifade eden Adem Çiftçi, bu talimat ve küfürlü konuşmaların yer aldığı görüntülerin kendisinde olduğunu söyledi. “Jandarma Özel Harekat Timleri gelmeseydi, olay çıkmayacaktı, Medeni Yıldırım ölmeyecekti. Ne yaptıysa JÖH yaptı” diyen Adem Çiftçi, kendisinin ve ailesinin psikolojisinin bozulduğunu, işinden çıkarıldığını söyledi.
“Ateş etmedim diye dalga geçtiler”
Çiftçi, “vur” talimatına rağmen ateş etmediği için karakolda kendisiyle dalga edildiğini ifade ederek, şöyle devam etti: “İki adımda bir asker vardı ve hepsi 3 şarjör mühimmat boşalttı. Ateş etmediğim için arkadaşlarım benimle dalga geçtiler. Hatta karakolun tepe noktasından bile uçaksavarlarla ateş edildi.”
Sanık savunmasından sonra söz alan ve Kürtçe tercüman aracılığıyla ifade veren Medeni Yıldırım’ın annesi Fahriye Yıldırım, “Sanık yalan söylüyor. Oğlumun vurulduğu yer bu kişinin bulunduğu 6 Nolu kulübenin hemen önü. O ve ona ateş emri veren komutanlarının tutuklanmasını istiyorum” dedi.
Daha sonra söz alan mağdur avukatlarından Yunus Muratakan, Jandarma Genel Komutanlığı’na yazı yazılarak, olay günü Kayacık Jandarma Karakolu’nda görevlendirilen JÖH timlerinin tespit edilmesini, sanığın haksız tahrik yerine kasten adam öldürmek suçundan yargılanmasını talep etti. Diğer mağdur avukatları Kezban Yılmaz, Reyhan Yalçındağ Baydemir ve Mehmet Öner de, sanığın kaçma şüphesi bulunduğunu belirterek, tutuklanmasını, askerlere vur emri veren komutanların ifadelerinin alınmasını istedi.
Duruşmada Twitter gerginliği
Duruşma devam ederken Twitter gerginliği yaşandı. Salona giren polisler, EMO İstanbul Şube Başkanı Beyza Metin’i savcıya işaret ederek gözaltına aldı. Polis gözaltına gerekçe olarak Metin’in duruşma salonunda fotoğraf çekmesini ve bunu Twitter hesabında paylaşmasını gösterdi. Gözaltına alınan Metin, Yenişehir Polis Karakolu’na götürüldü.
Komutanlar ifade verecek
Mahkeme Heyeti, sanık Adem Çiftçi’nin tutuksuz yargılanmasına devam edilmesini, Jandarma Genel Komutanlığı’na yazı yazılarak, olay günü Kayacık Karakolu’nda görev yapan JÖH timlerinin tespit edilmesini, sanık Adem Çiftçi’deki görüntülere el konularak mahkemeye getirilmesini, karakolda görev yapan komutanlarının tanık olarak ifadelerinin alınmasını kararlaştırdı. Duruşma, 2 Nisan 2016 tarihine ertelendi.
