Kültür-Sanat

'Müzelerde kayıp, çalıntı olayları 1980'li yıllara kadar uzanıyor'

Prof. Altıntaş: Anadolu’daki müzelerde envanter kayıtlarının sahte olup olmadığı araştırılmalı?

13 Kasım 2014 15:02

2010 yılında hazırladıkları Ankara Resim Heykel Müzesi’nin, kayıp, sahte, hasar tespiti raporuyla vahim boyutu ortaya koyan denetim ekibinden Giresun Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Osman Altıntaş, Ankara Devlet Resim ve Heykel Müzesi’nde paha biçilmez tablolara yönelik hırsızlık, kayıp, sahteleriyle değiştirilme olaylarının 1980’li yıllara kadar uzanabileceğini söyledi.

Ankara Emniyeti’nin gizli tanık ifadesiyle güçlendirdiği tablo operasyonunu çok önemli bir adım olarak değerlendiren Altıntaş, “Ancak, bu yeterli değil. Çünkü, müzede tablolarla ilgili olaylar son beş ya da 10 yılın meselesi değil. 1980’li dönemlerden bakmak doğru olacaktır” dedi.

“Yargı ve makamlar bu işin üzerine cesaretle gitmeli” diyen Altıntaş, “Artık kimsenin yanına kar kalmamalı” diye konuştu.

 

‘Anadolu müzelerine bakmak lazım’

 

Prof. Altıntaş, T24’e daha önce denetim yaptıkları Ankara Resim ve Heykel Müzesi’nde aynı şeylerin yaşanmaması için 2010 yılında önerdikleri tedbirlerin uygulamaya konulması gerektiğini söyledi. Eserlere çip ve bandrol uygulamasının bu işleri önleyeceğine dikkat çeken Altıntaş, söz konusu rapordan sonra güvenlik önlemlerinin artırıldığını hatırlattı.

Herkesin gözünü Ankara’ya çevirdiğini ancak Anadolu Müzeleri’nin de asıl konu olduğunu vurgulayan Prof. Altıntaş, “Anadolu’da etnografik kültürel varlıklar var. Buralar için de uzman bir heyet oluşturulmalı ve bilirkişi ile eserlerin envanter kayıtlarının sahte olup olmadığını, yerinde olup olmadığını sağlıklı bir biçimde araştırmalı. Bunun için Türkiye’de yeterli insan gücü ve teknolojisi vardır” dedi.

 

‘4 bin eserin 2 bini sağlam’

 

Ankara Resim ve Heykel Müzesi’nde Hoca Ali Rıza'nın 13 eserinin kaybolmasıyla 2009 yılında aralarında Prof. Osman Altıntaş’ın da bulunduğu uzman denetim ekibi ilk kez depoyu hallaç pamuğuna çevirmiş, kapsamlı bir sayım gerçekleştirmişti. 2010 yılında kamuoyu ile bir kısmı paylaşılan raporda, 4 bin eserden 2 binin sağlam olduğu, 500 eserde ağır tahrip saptanmıştı. 100 eserinde bilinçsiz restorasyon kurbanı olduğu ortaya çıkmıştı.

 

‘Kayıp tablo 400’den az değil’

 

Müzede, dönemsel yaptırılan tüm denetim raporları dikkate alındığında, kayıp eser sayısının 400’den az olmadığı görülüyor.

 

Polisin hırsızlık operasyonu

 

Ankara Emniyeti, önceki gün 4 ilde yaptığı tablo hırsızlığı operasyonu yapmıştı. Soruşturma kapsamında arasında Cumhuriyet dönemi ressamlarının eserlerinin de olduğu 302 tablonun müzeden çalındığı tespit edildi. Savcılığın yaptığı operasyon kapsamında 60 tablo bulundu. 256 tablo ise halen kayıp. 46 tablonun ise sahtesiyle değiştirildiği belirlendi.

İlgili Haberler