Gündem

Muharrem İnce: Hiç kimsenin sesi çıkmıyor, hiç kimseden itiraz yükselmiyor

"Ülkemizde ölüm sessizliği var"

21 Temmuz 2018 17:08

24 Haziran seçimlerinde CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı olan ve seçim sonrasında parti içi tartışmalarla gündeme gelen Muharrem İnce, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlarda "Hiç kimsenin sesi çıkmıyor, hiç kimseden itiraz yükselmiyor. Gelenekten ve gelenekçilikten söz edenler, neredesiniz?  Ülkemizde ölüm sessizliği var. Bir şey, her şeye hâkim olmuş" dedi.

Kişisel Twitter hesabı üzerinden yaptığı paylaşımlarla hükümeti ve yeni Cumhurbaşkanlığı sistemini eleştiren İnce, "Ülkemizde ölüm sessizliği var. Bir şey, her şeye hâkim olmuş. Devlet sistemini alt üst eden düzenlemeler tek imzalı 'fermannamelerle' yapılıyor" ifadelerini kullandı.

Başbakanlık sisteminin kaldırılmasını da yıkım' olarak nitelendiren İnce, "Bunların içinden sadece Başbakanlık kurumunu ortadan kaldıran uygulama bile başlı başına bir yıkımdır. Türk tarihinin hiçbir döneminde devlet idaresinin tepesindeki iki yetki bir kişide toplanmamıştır" dedi.

​"Mutlakiyet dönemlerinde Han ya da Sultan, Cumhuriyet döneminde Cumhurbaşkanı, hepsinin yetkilerini paylaşan ikinci adamlar ve meclisler olmuştur" diyen İnce, tarihteki ikinci adamlardan örnekler verdi ve "1300 yıllık 2. adam geleneği, ne olduğu belli olmayan bir sistem dayatılarak yıkıldı. Tarih boyunca çeşitli adlar altında devlet geleneğini sürdüren bir makam yok edildi" ifadelerini kullandı.

Öte yandan İnce, yeni duruma kimsenin 'ses çıkarmadığını' belirtti ve "Hiç kimsenin sesi çıkmıyor, hiç kimseden itiraz yükselmiyor. Gelenekten ve gelenekçilikten söz edenler, neredesiniz? Çok önemli bir devlet geleneğinin yerle bir edilmesine neden itiraz etmiyorsunuz? Topluma tarihin ışığını tutmakla görevli olan Tarihçiler, neredesiniz?" ifadelerini kullandı.

Siyasetçilere ve aydınlara da seslenen İnce, paylaşımlarının devamında ise şunları söyledi:

"Demokrasinin ve parlamenter rejimin ürünü olan siyasetçiler, neredesiniz? Devlet ve toplum hayatının kurumlara ve kurumların korunmasına dayalı olduğunu bilmesi gereken aydınlar, neredesiniz? Muhafaza edilmesi şart olan değerleri yok etmenin, yıkıcılık olduğunu ileri süren muhafazakarlar, neredesiniz?

Biz, tarihimizin biriktirdiği demokratik kazanımların korunmasından yanayız ve tecrübelerden süzülüp gelmiş kurumların tahrip edilmesine karşı çıkıyoruz. Değişmesi şart olanların ise, milletimiz tarafından çok kısa süre içinde tasfiye edileceğine inanıyoruz"