Gündem

Milli Gazete: AKP'nin cemaatleri fişleme belgelerini biz zaten yayımlamıştık

Milli Gazete: Hükümeti övmek isteyen çevreler, bin yıl süreceği söylenen 28 Şubat sürecinin 11 yılda bittiği propagandasını yaparken, uygulamalar ise tam tersini söylüyor

06 Aralık 2013 17:04

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile AKP'yi kuran çekirdek kadronun da içinde yetiştiği Milli Görüş geleneği ve Saadet Partisi'nin yayın organı Milli Gazete, AKP’nin İslami grup ve cemaatleri terör örgütü kapsamında fişlediğini yazdı.

28 Şubat sürecinde İslami grup ve cemaatlerin fişlenmesi uygulamasının bugün AKP tarafından terör örgütü kapsamında yapıldığını, bugün (6 Aralık) manşetten yayımlayan Milli Gazete, haberde “Fişleme belgelerini 25 Aralık 2012’de yayımlamıştık” görüşüne yer verdi.

Milli Gazete’nin “Son bulsun artık!” başlığıyla yayımlanan haberi şöyle:

Kimsenin görmek istemediği ama bugün çıkar çatışmasıyla üzerinde fırtınalar koparılan fişleme gerçeğini Milli Gazete 1 yıl önce Çok özel fişleme başlığıyla manşete taşımıştı. Fişleme belgelerini de yayımlayan Milli Gazete yine büyük bir gazetecilik başarısına imza atmıştı.

Hükümeti övmek isteyen çevreler, bin yıl süreceği söylenen 28 Şubat sürecinin 11 yılda bittiği propagandasını yaparken, uygulamalar ise tam tersini söylüyor. Siyasi tarihin en karanlık dönemi olan 28 Şubat sürecinde “fişlenen” İslami grup ve cemaatler, bugün de aynı muameleye maruz bırakılıyor. AKP-Cemaat kavgasıyla yeniden gündeme gelen İslami grupların ve cemaatlerin fişlendiği iddialarını medyada ilk kez Millî Gazete, hiç kimsenin ilgi göstermediği bir dönemde, 25 Aralık 2012’de manşetine çekmiş ve bu fişlemelerin terör örgütü kapsamında yapıldığını ifşa etmişti.

 

AKP topu taca attı

 

Başbakan Erdoğan, 15 Ağustos 2013’teki konuşmasında, “Bizim fişleme gibi bir sanatımız yok. Böyle bir derdimiz de yok. Ben fişlendiğimi biliyorum; arkadaşlarımın fişlendiğini biliyorum ama biz böyle bir yola hiçbir zaman tevessül etmedik. Bunlara tamamıyla karşıyız” derken, fişlemelerin MİT eliyle halen sürmesi Başbakan’ı tekzip ediyor. Ayrıca AKP sözcüsü Hüseyin Çelik’in, “Kamuda gizlilik derecesi olan makamlara, mevkilere ve bazı kurumlara eleman alınırken, güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılır” sözleri ve bunu da 2001’deki Anasol-M hükümetinde çıkarılan yönetmeliğe bağlaması, 28 Şubat uygulamalarını sürdürdüklerinin teyidi gibi gözüküyor.

 

‘Fişleme Yok’ deseler de

 

AKP-Cemaat kavgasıyla birlikte yeniden alevlenen fişleme tartışmasını kimsenin gündeminde yokken 25 Aralık 2012 tarihinde belgeleriyle kamuoyuna ilan eden Milli Gazete, birçok tarikat, cemaat, sohbet halkaları, vakıf ve İslami derneklerin hâlâ “terör örgütü” kapsamında değerlendirildiğini ortaya çıkarmıştı. 28 Şubat sürecini bitirdiğini iddia eden AKP’nin, fişleme yapılmadığını açıkça söyleyemeyip lafı dolandırması ve ortaya çıkan belgeler de bu durumun teyidi olarak görünüyor. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın, 12 Eylül 2010’daki, “Fişleme kepazeliği yok bundan sonra” sözleri ise yaşanan acziyetin tezahürüne bir örnek gibi. Yapılan fişlemelerde, bu milletin selameti için çalışan ve hiçbir çıkar grubuyla bağı olmayan Milli Görüş bile “dini motifli siyasal grup” ve “radikal dini örgüt” olarak yaftalanmıştı.