Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, AB-Türkiye mülteci krizinin anlaşmasının ardından gündeme gelen mültecilerin vatandaşlık haklarına ilişkin "Mülteciler konusunda spekülasyonlar yapılıyor. Mültecilerin yerli halk sayılması söz konusu değildir" dedi.
Kurtulmuş, Kilis'in kendi nüfusu kadar göçmene ev sahipliğini yaptığını belirterek "Şanlıurfa 530 bin mülteciye ev sahipliğe yapmaktadır. Bu illerdeki yüklerin hafifletilmesi için geçmişte de destek verildi şimdi de veriliyor. Merkezi hükümet olarak hafifletilebilmesi için çalışmaları sürdürüyoruz. Bu mültecilerin yerli vatandaşlar gibi sayılacak tamamen spekülasyondur" dedi.
Kurtulumş, Mavi Maramara'da 10 Türk vatandaşının öldürülmesinden sonra İsrail'le bozulan ilişkilerin normalleşme çabalarına ilişkin "İsraille anlaşma konusunda Türkiye 3 konuyu gündeme getirmiştir. Arkasında duruyoruz bunların. Birisi özür dilenmesi, diğeri ambargonun hafifletilmesi, diğeriyse Mavi Marmara şehitlerine tazminat ödenmesi. Büyük bir mesafe alındı. Bütünüyle yerine getirilmeden anlaşmanın olmadığını söylemek istiyorum" dedi.
Bakanlar Kurulu, Başbakan Ahmet Davutoğlu başkanlığında Şanlıurfa'da bir araya geldi. Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, toplantının ardından açıklamalarda bulundu.
Numan Kurtulmuş'un konuşmasından satır başları şöyle:
Şanlıurfa'ya İstiklal Madalyası
"Geç kalmış ödülü Şanlıurfa ile paylaştık.
"GAP'a verilen önem herkesin gözü önündedir. Sadece ana sulama kanalları ile 800 kilometre AK Parti zamanında yapılmıştır. Bu bölgede yapılan duble yollar 7 kat arttırılmıştır. Bu süre içinde yatırım bakımından kendisinden önceki 12 yıl boyunca kıyaslandığında 2 kat arttırılmıştır. Yeni projelerle hükümetimiz yoluna devam edecektir."
Beş ilde mülteciler için çalışma
"Suriyeli sığınmacılar meselesi ikinci ele aldığımız konudur. İnsan hayatını ilgilendiren genel konuların dışında sığınmacıların sosyal entegrasyonu ile ilgili konular üzerinde de durulmuştur. Özellikle beş ilimizde yapılacak çalışmalar ayrı bir perspektifle ele alınmıştır."
Kişisel verilerin korunması
"Kişisel verilerin korunması ile ilgili Nüfus ve Göç İdaresi Başkanlığı ilgilileri tarafından bilgiler verilmiştir ve gerekli çalışmalar gözden geçirilmiştir."
İsrail ile normalleşme
"İsraille anlaşma konusunda Türkiye 3 konuyu gündeme getirmiştir. Arkasında duruyoruz bunların. Birisi özür dilenmesi, diğeri ambargonun hafifletilmesi, diğeriyse Mavi Marmara şehitlerine tazminat ödenmesi. Büyük bir mesafe alındı. Bütünüyle yerine getirilmeden anlaşmanın olmadığını söylemek istiyorum.
"Türkiye, Suriye’deki gelişmelerin tamamı Türkiye’yi birebir ilgilendiriyor. Oradaki sadece mülteciler meselesi, halkın göçleriyle ortaya çıkan sorunlar değil, Suriye’de siyasi olarak atılacak her adım Türkiye'yi etkilemektedir. Türkiye’nin öte tarafındaki gelişmelere kayıtsız kalamayız. Biz bu anlamda, özellikle Türkiye’nin içerisinde Suriye’nin kuzeyinde terör örgütlerine destek anlamına gelebilecek bir şeyi kabul etmemiz mümkün değil. Bu anlamda ortak noktaya gelene kadar da dostlarımızın da bize saygı göstermelerini, dikkate almalarını ifade ediyoruz."
"Şu anda siyasi anlamda bir çok oyunun oynandığı Suriye satrancında görüyoruz. Suriye’de nasıl bir çözüm olacağının birinci dereceden muhattabı Suriye halkıdır. Halkın istemediği hiçbir çözüm dayatılamaz. 5 yılda büyük bedeller ödemiş, aileleri perişan olmuş, 8 milyon Suriyeli göç etmiş, büyük acılar yaşamış olan yaklaşık yarım milyon insanı ölmüş milletten bahsediyoruz. Suriye’nin siyasi geleceğinin ne olacağına bırakın da halkın kendisi cevap versin."
"Hiç kimse nasılsa masada eli zayıftır diyerek Suriye halkının kabul etmeyeceği görüşü dayatmaya kalkmasın. Uygulanabilir kalıcı bir barış bizim temennimizdir.
"Şimdi önce şunu söyleyeyim, mülteciler konusunda spekülasyonlar yapılıyor. Şöyle olacak, böyle olacak diye. Mültecilerin yerli halk sayılması söz konusu değildir. Kilis, kendi nüfusu kadar göçmene sahip. Şanlıurfa 530 bin mülteciye ev sahipliğe yapmaktadır. Bu illerdeki yüklerin hafifletilmesi için geçmişte de destek verildi şimdi de veriliyor. Merkezi hükümet olarak hafifletilebilmesi için çalışmaları sürdürüyoruz. Bu mültecilerin yerli vatandaşlar gibi sayılacak tamamen spekülasyondur.
"Son sızmalar resmi kaynaklardan olmadığı, başka bir şekilde ortaya çıktığı anlaşılıyor. Tedbirler alındığı gibi bu süreçle ilgili soruşturmalar yürütülüyor."
"Bir program yapacaksak, resmi ilan edilmemiş bir program değildir. Sayın Merkel, başka liderler, figürler biliyorsunuz Türkiye’ye gelmişlerdir. Hangi program nasıl icra edilecek, kamuoyuyla paylaşılır.
Özgecan'ın katillerinin vurulması
"Özgecan’ın katilleriyle ilgili konu bakanlar kurulunda paylaşıldı. Katili olan kişi cezaevinde silahla vurularak önce ağır yaralandı sonra öldüğü bilgisi bize ulaştı. Babasının da hayati tehlikesinin olmadığı ama yarasının olduğu bilgisi var. Cezaevinde kim olursa olsun, birisinin öldürülmüş olması asla kabul edilemez. Burada kimin ne şekilde ihmali varsa ortaya çıkarılacaktır. Adalet Bakanımız müfettiş görevlendirmesi yaparak konunun detaylarıyla sonuçlandırılması, olay nasıl gerçekleşti ortaya çıkartılacaktır.
"Cumhurbaşkanı'na hakaretten yargılanmalı"
"Arkadaşlar, basın özgürlüğü fikir özgürlüğü eyvallah. En aykırı fikri söylesin. Ama hiç kimse, hele halkın oyuyla seçilmiş Cumhurbaşkanı için ağza alınmayacak bir şekilde hakaretler etmesi, saydırması kabul edilemez. Hiçbir şekilde basın özgürlüğüyle açıklanamaz. Açık bir şekilde ağır bir hakarettir. 78 milyon vatandaşa hakaret anlamına gelir. Türkiye olarak bu edepsiz derhal bir Cumhurbaşkanına hakaretten yargılanmasını isteriz. Asla bir siyasi baskı ortaya koyuyor değiliz. Dolayısıyla evet bu kişi ağır bir insanlık suçu işlemiştir. Edepsizliğin bütün sınırlarını aşmıştır.
"PYD'nin Türkiye'deki terör örgütlerini desteklemesini onaylayacak değiliz"
"Kuzey Irak’ta olduğu gibi, Kuzey Suriye’de de İran’da da 4 ülkede yaşayan Kürt kardeşlerimiz var. Kuzey Suriye’deki Kürt kardeşlerimizle de herhangi bir problemimiz yok. Herhangi bir şekilde Suriye’nin kuzeyinde orada yeni bir siyaset alanı oluşturulmasına karşı olduğumuzu belirtiyoruz.
"Karşı çıktığımız başka bir önemli konu da Türkiye’deki terör örgütüne desteğe dönmemesini istiyoruz. Beka sorunuyla karşı karşıya Türkiye. Cinayet şebekeleriyle mücadele ediyor. Bir siyasi desteğin, Türkiye’deki teröre destek anlamı taşıdığını ifade ediyoruz. Kürt kardeşlerimizin varlığından rahatsız olduğumuz iddia edilemez.
"PYD’nin örgütsel bir grup olarak Türkiye’nin içerisindeki terör gruplarıyla destek olmasını onaylayacak değiliz. Suriye’de Türkmenler, Sünniler, Kürtlerle bütün insanlar yüzlerce senedir burada yaşıyorlar, barış içinde yaşasınlar. Bizim hassas olduğumuz nokta budur."
13 yıl sonra bir ilk
Bakanlar Kurulu, 13 yıl aradan sonra ilk kez Ankara dışında toplandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Başbakanlık yaptığı dönemde, 4 Eylül 2003'te, Sivas Kongresi'nin yıl dönümü dolayısıyla Sivas'ta, Bakanlar Kurulu toplantısı yapılmıştı.