Gündem

KESK: 'Türkiye Tipi Toplu Sözleşme Sistemi' iflas etti

"KESK'i sadece masada değil, işyerlerinden, alanlardan uzak tutmak için her türlü hukuksuzluk devreye sokuldu"

24 Ağustos 2017 00:52

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), İstanbul Şubeler Platformu üyesi bir grup Hükümet ile sendikalar arasında yapılan toplu sözleşme görüşmelerine yönelik bir basın açıklaması yaptı. Galatasaray Meydanı'nda yapılan açıklamada, "Bu ülkenin kamu emekçileri, emeklileri sadaka değil, emeğinin karşılığında onurlu bir ücret, onurlu bir yaşam talep etmektedir" denilen açıklamada "Türkiye Tipi Toplu Sözleşme Sistemi'nin' iflas ettiğini bir kez daha ispatlamıştır" diye devam edildi.

KESK, İstanbul Şubeler Platformu geçtiğimiz gün Hükümet ile sendikalar arasında imzalanan ve kamu çalışanları ile memur emeklilerinin maaşlarına 2018 yılının ilk 6 ayı için yüzde 4, ikinci 6 ayı için yüzde 3,5; 2019 yılının ilk 6 ayı için yüzde 4, ikinci 6 ayı için yüzde 5 zam yapılmasını içeren anlaşmayı protesto etti. Platform üyesi bir grup 18.00'de Galatasaray Meydanı'nda toplanarak bir basın açıklaması yaptı. KESK Şubeler Platformu dönem sözcüsü Özlem Tolu'nun okuduğu metinde şu ifadeler yer aldı, "KESK'i sadece masada değil, işyerlerinden, alanlardan uzak tutmak için her türlü hukuksuzluğun devreye sokulduğu bu son toplu sözleşme sürecinde, sendika olmanın asgari koşullarını dahi taşımayanların kamu emekçilerinin temel sorunlarına çözüm üretmekten ne kadar uzak olduğu bir kez daha teyit edilmiştir. Bu süreç KESK olarak en başından beri karşı çıktığımız, gerçek evrensel toplu sözleşme sistemi ile uzaktan yakından ilgisi olmayan, tekli sendikal rejimin ve siyasal iktidarın son sözü söylemesinin dayatıldığı, 'Türkiye Tipi Toplu Sözleşme Sistemi'nin' iflas ettiğini bir kez daha ispatlamıştır."

Açıklama şöyle devam etti, " Ülkenin kamu emekçilerinin ve emeklilerinin grev hakkının yasal güvence altına alındığı, sendikal hak ve özgürlüklerin önünü açan, konfederasyon ve sendikaların demokratik bir şekilde temsiline imkan tanıyan evrensel gerçek toplu sözleşme sistemine olan ihtiyacının yakıcılığını ortaya çıkarmıştır. Bu ülkenin kamu emekçileri, emeklileri sadaka değil, emeğinin karşılığında onurlu bir ücret, onurlu bir yaşam talep etmektedir. Yoksulluk sınırına uzak, açlık sınırına yakın bir yaşam mücadelesi, sürdürmeye terk edilen kamu emekçileri ve emekliler kimseden sadaka ya da fedakarlık değil, hakkı olanı istemektedir."